Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/877 E. 2022/354 K. 01.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/877
KARAR NO : 2022/354

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2020
KARAR TARİHİ : 01/04/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine fatura alacağından kaynaklı ilamsız takiplerde haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından borca ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, itirazın haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli olarak yapıldığını beyanla borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında tedarikçi araç kiralama sözleşmesinin akdedildiğini, davalı tarafın davacı taraftan alacağının bulunduğunu, sözleşmenin sona erme tarihinin 24/12/2020 olduğunu, davacı tarafın sözleşme süresi içinde herhangi bir haklı neden bildirmeksizin eylemli olarak işe gelmediğini ve davalı tarafın taşıma işini bıraktığı ….. Hastanesinin taşıma işini alan dava dışı şirket ile davacı tarafın sözleşme gereği davacı tarafa 50.000,00 TL cezai şart faturası düzenlediklerini, ayrıca davacı tarafın kendisine yapılan havale ödemelerini ve yakıt ödemelerini alacağından mahsup etmediğini belirterek davanın reddine, davacının %20 kötüniyet tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, tedarikçi araç kiralama sözleşmesi kapsamında servis hizmeti veren davacının, faturadan kaynaklanan alacağının tahsili talebiyle giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında müvekkilinin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 7.844,86 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 07/06/2021 havale tarihli raporunda; Davacı tarafın 2019-2020 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı tarafın 2019-2020 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı tarafın davalı tarafa 2019 yılında takibe konu olan toplam 2 adet ve KDV dahil 7.844.86 TL tutarlı fatura düzenlediği, faturaların davacı ve davalı tarafın yasal defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği, 30.11.2019 tarihli …… seri ve sıra numaralı faturanın, KDV dâhil 3.999,34 TL tutarlı olduğu, açıklama olarak personel taşıma bedeli diye yazıldığı, teslim eden ile teslim alan kısımlarının bulunmadığı, imza karşılığı teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, 31.12.2019 tarihli …… seri ve sıra numaralı faturanın, KDV dâhil 3.845,52 TL tutarlı olduğu, açıklama olarak yolcu taşıma bedeli diye yazıldığı, teslim eden ile teslim alan kısımlarının bulunmadığı, imza karşılığı teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, davalı tarafın iş bu faturalara itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında herhangi bir tevsik edici belgeye rastlanılmadığını, “Türk Ticaret Kanununun MADDE 21-(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazdu bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” ifadesinin yer aldığını, davacı tarafın takibe konu ettiği 2 adet faturanın (11. Ve 12. Ay) ilgili oldukları dönemlerde/aylarda BS-BA formu yaşal beyan sınırının altında kaldığından beyan edilemediği/edilmediği, davacı tarafın ticari defterlerinin 2019-2020 yılında işletme defteri olduğu, işletme defterinin sadece gelir ve gider kısımlarından ibaret olduğu, hesap bazlı bakiye borç alacak ilişkisinin tespit edilmesinin mümkün olmadığı, davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu 2019-2020 yılı cari hesap ekstresinde, 2019 yılı: Davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 15.01.2019 tarihli 349,96 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı,19.11.2019 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 2.295,37 TL borçlu olduğu, 31/12/2019 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 5.844,98 TL borçlu olduğu,2020 yılı: 01.01.2020 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 5.844,98 TL borçlu olduğu,31.01.2020 tarihli 50.000,00 TL tutarlı kayıt işlemi ile davalı tarafın davacı taraftan 44.155,02 TL alacaklı duruma geçtiği, 31.12.2020 tarihinde davalı tarafın davacı taraftan 44.155,02 TL alacaklı olduğu, davacı tarafın ticari defterlerinin işletme defteri olması ve cari hesap bazlı tutulamadığından davacı tarafın alacak talebinin davalı tarafın ticari defter ve kayıtları ile taraflardan talep edilen belgeler üzerinden karşılaştırma yapmak suretiyle tespit edildiği, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında 30.11.2019-31.12.2019 tarihleri arasında yapılan işlemlerle birlikte 31.12.2019 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 5.844,98 TL borçlu olduğu, iş bu işlemler irdelendiğinde,3.999,34 TL 4 3,.845,52 TL tutarlı kayıtların, takibe konu olan 2 adet faturaya ait olduğu, faturaların davacı tarafın işletme defteri gelir kısmında da kayıtlı olduğu,700,00TL+ 699,94 TL+ 349,94 TL tutarlı kayıtların, davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu yakıt alım listesinde yer alan tutarlar olduğu, ilgili tutarlara ait belgelerin davacı taraftan da talep edildiği, davacı tarafın ilgili tutarlara ilişkin yakıt fişlerini sunduğu ve tutarların davacı tarafın işletme defteri gider kısmında 2019 yılı 11. ve 12 aylarında kayıtlı olduğu, 2.545,37 TL tutarlı kaydın, davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu 1 adet dekont olduğu, dekontta gönderen bilgilerinde davalı tarafın, alıcı bilgilerinde davacı tarafın bilgilerinin yer aldığı, açıklama olarak fatura ödemesi yazıldığı, iş bu tutarın davacı tarafın defterinin işletme esasına göre tutulduğundan kaydının mümkün olmadığı, 30.11.2019-31.12.2019 tarihleri arasında yapılan işlemler neticesinde, 31.12.2019 tarihinde davalı tarafın davacı tarafa 5.844,98 TL borçlu olduğu, davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarında 31.01.2020 tarihli olarak yer alan 50.000,00 TL tutarlı kayıt işleminin, davalı tarafın davacı tarafa düzenlediği 31.01.2020 tarihli ……. numaralı KDV dâhil 50.000,00 TL tutarlı fatura olduğu, açıklama kısmına sözleşme madd. Gereğince cezai şart bedeli diye yazıldığı, faturanın e-fatura olduğu, teslim eden ile teslim alan kısımlarının bulunmadığı, imza karşılığı teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, iş bu faturanın davalı tarafın defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı tarafın defterlerinde kayıtlı olmadığı,“Türk Ticaret Kanununun MADDE 21-(2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.”ifadesinin yer aldığını, davacı tarafın iş bu faturayı Bakırköy …… Noterliğinin …. yevmiye madde numaralı,21.02.2020 tarihli ihtarnamede, 17.02.2020 tarihinde tebliğ aldığını beyan ederek, iş bu faturaya itiraz ettiği ve iade ettiğini bildirdiği, davalı tarafın sözleşme madd. gereğince cezai şart bedeli açıklamalı olarak düzenlediği 50.000,00 TL tutarlı faturanın içeriğinin veya gerekçesinin ispata muhtaç olduğu, neticeten ticari defter ve kayıtlar ile dosya muhteviyatında bulunan ve taraflardan talep edilen belgeler ışığında davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 5.844,98 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne-düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatına tevsik edici bir belge olmadığı, davacı tarafın takip tarihi itibariyle 5.844,98 TL tutara yıllık %13,75 oranında avans faizi talep edebileceği, tarafların tazminat, muhakeme masrafları ve benzeri taleplerinin, mahkemenin takdirlerine ait olduğu, sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalı vekili dosyaya sunmuş olduğu 19/01/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında “Tederikçi Araç Kiralama Sözleşmesi” bulunduğunu, ihtilafın iş bu sözleşmeden kaynaklandığını beyan etmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında düzenlenen ve inkar edilmeyen 24/12/2018 tarihli “Tedarikçi Araç Kiralama Sözleşmesinin” bulunduğu, ihtilafın da iş bu sözleşmenin uygulanmasından kaynaklandığı, kira sözleşmesinden kaynaklı ihtilaflarda münhasıran HMK 4/1-a maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu (Yargıtay 3.HD 2017/2106-7547 EK sayılı; İBAM 13.HD 2017/780-733 EK sayılı ve İstanbul BAM 13.HD nin 2021/577 esas-2021/643 karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere), bu bağlamda taraflar arasındaki ihtilafın kira ilişkisinden kaynaklanıyor olması nedeniyle davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olması nedeniyle mahkememiz nezdinde açılan davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-HMK 20. Maddesi gereğince süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde iki hafta içinde mahkememize müracaat ile dosyanın görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır