Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/853 E. 2022/1017 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/853 Esas
KARAR NO : 2022/1017

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2020
KARAR TARİHİ : 03/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 2013 senesinde, daha önceden birlikte çalıştığı … ile ortak iş yapmayı planlayarak ortak olma konusunda görüşmelerini devam ettirdikleri sırada, … ile ismini daha sonra öğrendiği kişi ( … olarak bildiği) müvekkilin iş yerine geldiklerini, Müvekkili ile iş konuştuktan sonra, müvekkilinin iş yerindeki mutfağa doğru gittiği esnada müvekkile ait kaşeyi, ellerinde bulunan çeke / boş kağıda basarak hızlıca kaçtıklarını, ( Müvekkil tarafından uzaktan görüldüğünü) Daha sonrasında ise kaşe bilgileri alınması Üzerine , herhangi bir kırtasiyede dahi çok cuzi miktarlara sahte olarak yaptırılabilecek olan kaşenin , müvekkilinih bilgileri ile yaptırıldığını ve müvekkiline ait olmayan imzanın kaşe üzerine atıldığını , akabinde ise bir kaç ciranta tarafından ciro edildikten sonra Bakırköy …. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile ; icra takibine konulduğunu, Müvekkil işlerinin kötü gitmesi sebebiyle iflas ettiğini , ekonomik olarak zor günler geçirdiği dönemde hakkında işbu icra takibi ile birlikte bir çok icra takibi başlatıldığını, müvekkilin psikolojisinin de normal olmadığı bu dönemde, hakkında başlatılan icra takiplerini takip edemediğini, yine de kendisine gelen ödeme emrine karşı Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosyasına imzanın kendisine ait olmadığına yönelik itirazda bulunduğunu, kaşesinin bilgisi ve rızası dışında kullanıldığını imzanın kendisine ait olmadığını belirttiğini, Müvekkilinin ilk duruşmaya katıldığını ancak diğer duruşmaya katılamaması sebebiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, Müvekkilinin iflas etme sürecinden sonra Uzunca bir süre toparlanamadığını , dosyanın kapandığını düşündüğünü ancak devam ettiği bilgisini alınca ise işbu davayı açma zaruriyeti hasıl olduğunu, Bakırköy … İcra Dairesi … Esas numaralı dosyasından başlatılan takibin müvekkilinin ekonomik olarak oldukça zor durumda olması sebebiyle teminatsız olarak durdurulmasını, İşbu taleplerinin reddi halinde tedbir talebinin kabulü ile; alacağın %15’i nakit teminat karşılığında icra veznesine yatacak paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verilmesine, Bakırköy …. İcra Dairesi tarafından başlatılan … Esas ve yenilenme ile …. Esas numarası alan icra dosyasının müvekkili tarafından iptaline, Alacaklısı … olan 30.03.2013 tarihli 38.000 TL bedelli çek sebebi ile müvekkilin borçlu olmadığının tespitine, Davalının açıkça kötü niyetli hareket ettiğinin sabit olması sebebiyle %20 oranın da kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini saygıyla talep etmiştir.
DELİLLER : Bakırköy … İcra Dairesi tarafından başlatılan …. esas sayılı dosyası, ATK raporu, imza incelemesine yönelik evrak asılları, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, Bakırköy … İcra Dairesi tarafından başlatılan …. esas sayılı takip dosyasına konu çekten kaynaklı davacının borçlu olunmadığının tespitine yönelik olduğu tespit olundu.
Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 36.955,00 TL asıl alacak, 136,68 TL işlemiş faiz, 3.800,00 TL Çek Tazminatı, 114,00 TL Çek Komisyonu olmak üzere toplam 41.005,68 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren %13,50 reeskont avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış dava konusu çek üzerinde imzanın incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından dosyaya ibraz edilen ……. tarih ……. sayılı bilirkişi raporunda; ”İnceleme konusu çekteki … ciro imzası ile …’ın mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’ın eli ürünü olmadığı” kanaatini bildirmiştir.
Davacı dayanak çeklerdeki imzanın sahteliğini ileri sürmekte olup dava İİK. 72 maddesinden kaynaklanmaktadır.
Esasen çekteki imzanın sahte olduğunun açıklanmış olması imza atfedilen kişi tarafından ileri sürülen bir def’i niteliğindedir. Bu def’inin niteliği ve imzanın sahte olmasına dayanılmış olması, bu def’in herkese karşı ileri sürülmesini mümkün kılmaktadır. Nitekim doktrinde dahi kambiyo evrakı niteliğindeki belgede yer alan imzanın sahte olması halinde ileri sürülen definin herkese karşı ileri sürülebilen bir defi olduğu kabul edilmektedir.
Açıklanan durum karşında davalı şahsın iyi niyetli olması dahi herhangi bir önem arzetmeyecek olup bu def’inin adı geçen davalıya karşı ileri sürülmesi de yasal olarak mümkün olacaktır.
6100 sayılı HMK çerçevesinde imzaya itiraz olunması durumunda, öncelikle inkar eden tarafın dinlenmesi, kanaat oluşmamış ise kişiye örnek imzaların attırılması sureti ile elde edilen belge ve delillerin değerlendirilmesi esastır. Dava dosyası kapsamındaki davacıya ait alınan imza örnekleri, mukayese belgelerindeki imzalar gözetildiğinde, davacıya atfedilen imzanın, davacıya ait olmadığı uzman bilirkişi marifetiyle tespit edilmiştir.
Toplanan deliller ve yapılan açıklamalar gözetildiğinde, davacının, Bakırköy …. İcra Dairesi’nin… sayılı takip dosyasına konu 30/03/2013 keşide tarihli, …. seri numaralı 38.000,00 TL bedelli çek yönünden borçlu olmadığının tespitine yönelik iş bu davada yapılan bilirkişi incelemesi denetime elverişli ve uyuşmazlığı çözümünde hükme esas alınabilir nitelikte olduğu kanaati ile yeniden rapor alınmasına gerek görülmeyerek, dava konusu edilen çekin davacıya ait olmadığı sabit görülerek davanın kabulüne karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile;
2-Davanın kabulü ile ….bank A.Ş. …. …. Şubesi’ne ait,… seri nolu keşidecisinin …. Şirketi olduğu, lehtarının … (….) olduğu, 30/03/2013 keşide tarihli, 38.000,00 TL bedelli çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, takibin davacı yönünden iptaline
3-Davacının kötüniyet tazminat talebinin kabulüne, 7.600,00 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 2.595,78 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 700,28 TL harcın mahsubuyla bakiye 1895,50 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 700,28 TL peşin harç olmak üzere toplam 744,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 833,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-A
AÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/11/2022

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)