Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/852 E. 2021/527 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/852
KARAR NO : 2021/527

DAVA : Tasfiye memuru atanması.
DAVA TARİHİ : 01/12/2020
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2021

Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan feshedildiğinin tespiti ile müvekkilin davalı şirketten olan işçilik alacaklarının tahsili amacıyla 03.01.2019 tarihinde davacı olarak Bakırköy ……. İş Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası ile davalı Tasfiye Halinde …… Tekstil İnşaat Maden Turizm Ticaret Ve Sanayi Ltd. Şti. aleyhinde alacak davası açıldığını, davanın derdest olduğunu, davalı aleyhine açtıkları Bakırköy ……. İş Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyasında yapılan yargılama devam etmekte iken davalı şirketin tasfiye haline geçtiğini, 17.03.2020 tarihinde bu durumun ticaret siciline tescil edildiğini, Tasfiye sürecini yönetmek için tasfiye memuru olarak şirket ortaklarından …’ın genel kurul kararı ile seçildiğini, tasfiye memuru …’ın (T.C. Kimlik No: …… ) Mayıs 2020’de vefat ettiğini, davalı şirketin buna rağmen usulüne uygun olarak yeni bir tasfiye memuru atamadıklarını, davalı şirket tasfiyeye geçmiş olduğundan davalı şirketin Bakırköy …… İş Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasında yapılan yargılamada temsil edilebilmesi için tasfiye memuruna tebligat yapılarması zorunluluğunun ortaya çıktığını, fakat davalı şirketin Tasfiye Memuru …’ın Mayıs 2020’de vefat etmiş olması ve davalı şirketin buna rağmen iş bu davanın açıldığı tarihe dek usulüne uygun olarak yeni bir tasfiye memuru atamamış olması sebebiyle şirketin temsilcisiz bir konumda bulunduğunu, başta kendileri olmak üzere şirket alacaklılarını mağdur ettiklerini, yine davalı şirket yetkilileri kanun ile tanımlanmış tasfiye usullerini alacaklıların zararına olacak şekilde sürüncemede bırakarak şirket alacaklılarının zararına olacak şekilde hareket ettiklerini, tasfiye sırasında alacaklıların korunmasına yönelik olarak getirilmiş bulunan TTK m. 541 hükmü davalı yanca herhangi bir tasfiye memuru atanmamış olması sebebiyle işlevsiz hale geldiğinden bahisle davalı şirkete yönetim kayyımı atanarak tasfiye işlemlerinin kayyımca yerine getirilmesini, işbu talepleri uygun görülmez ise huzurdaki davanın görüm ve çözümü için TMK m. 426 gereği davalı yanın yasal temsilcisi tasfiye memuru …’ın vefat etmiş olduğu için görevi yerine getiremediğinden davanın görüm ve çözümü için temsil kayyımı atanmasına, tasfiyeye girmiş olması sebebiyle yasal temsilcisi tasfiye memuru … olan davalı şirketin, yasal temsilci tasfiye memuru …’ın ölmesi nedeniyle şirket temsilcisiz kaldığından davacının ölen tasfiye memuru yerine yeni bir tasfiye memuru atanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete Tebligat Kanununun 35.maddesi uyarınca tebligat yapılmıştır.
DELİLLER:
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı, UYAP’tan alınan …’a ait vukuatlı nüfus kayıt örneği, Bakırköy …… İş Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasının UYAP üzerinden gönderilen örneği.
GEREKÇE:
Dava, tasfiye halindeki davalı şirkete tasfiye memuru atanması.
Davalı şirketin çıkartılan ticari kayıtlarında üç ortaklı olduğu, …’ın tasfiye memuru olduğu, şirketin tasfiye halinde olduğu, merkezinin Zeytinburnu olduğu ve tasfiyeye 01/03/2020 tarihinde karar verildiği, 17/03/2020 tarihinde de tescil edildiği, Uyap’tan alınan tasfiye memuru …’ın vukuatlı nüfus kaydında evli ve 2 çocuklu olup vefat ettiği, Bakırköy ……. İş Mahkemesinin …… esas sayılı dosyasında 6 ve 7 nolu celselerinde dosyanın sonucunun beklenilmesine karar verildiği ve tasfiye memuru atanması konusunda davacı vekiline süre verildiği anlaşılmıştır.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
Davacı tarafın iddiası, Bakırköy …. İş Mahkemesinin …… esas sayılı dosyası, ticaret sicil kaydı, Uyap’tan alınan tasfiye memuru …’ın vukuatlı nüfus kaydı ve tüm dosya kapsamına binaen; davalı şirketin tasfiyesine 01/03/2020 tarihinde karar verildiği, 17/03/2020 tarihinde de tescil edildiği, şirketin üç ortaklı olduğu, …’ın tasfiye memuru olduğu, 24/05/2020 tarihinde vefat ettiği, davacının, davalı şirketten olan işçilik alacaklarının tahsili amacıyla 03.01.2019 tarihinde davacı olarak Bakırköy ….. İş Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası ile davalı Tasfiye Halinde …… Tekstil İnşaat Maden Turizm Ticaret Ve Sanayi Ltd. Şti. aleyhinde alacak davası açıldığını, davanın derdest olduğunu, söz konusu şirketin tasfiyeye 01/03/2020 tarihinde karar verildiği, 17/03/2020 tarihinde de tescil edildiği, davalı şirketin tasfiye memuru …’ın vefat etmesi ve yerine yeni bir tasfiye memuru atanmaması nedeniyle alacak davasında taraf teşkilinin sağlanamadığı anlaşılmıştır.
Limited şirket ortak kurulu vefat eden ortağın mirasçıları ve diğer ortaklar toplanarak vefat eden ortağın payının mirasçılık payına göre, mirasçılara intikal ettiğine ve intikal sonucunda şirketteki sermaye yapısını belirleyen karar alınarak ticaret sicile tescil edilir. Ardından ortaklar kurulunun toplanarak yeni temsilci tayini yapılması gerekir. Bu işlem sırasında eş kendi adına asaleten, çocuklar adına velayeten kararları imzalayabilir.
Oysa ki bu davanın varlığı karşısında tasfiyenin gerçek anlamda tamamlandığı ve tasfiyenin hukuken sonuçlandırıldığının kabul edilemeyeceği anlaşılmakla aşağıdaki şekilde haklı olan davanın kabulüne karar verilmiş,
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün …… sicil numaralı …’ne Bakırköy ……. İş Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyasına özgü olarak vefat eden tek tasfiye memuru … yerine şirket ortaklığı tarafından yeni bir tasfiye memuru atanana kadar mali müşavir …’un tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin tescil ve ilanına,
2-Atanan tasfiye memuruna 3.000,00 TL ücret takdirine,
3-Tasfiye memuruna takdir edilen 3.000,00 TL ücret ile tasfiye için gerekli giderleri karşılamak üzere daha sonra şirketten tahsil edilmek üzere davacı tarafça mahkememiz dosyasına depo edilmesine, depo edildiğinde tasfiye memurunun göreve başlaması için bildirim yapılmasına,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harç peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 47,00 TL posta masrafı ile toplam harç gideri 116,60 TL ki toplam 163,60 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/05/2021

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)