Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/846 E. 2021/377 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/846 Esas
KARAR NO : 2021/377

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2020
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında düzenlenen yapı denetim hizmet sözleşmesindeki sorumlulukların müvekkili tarafından yerine getirildiğini, yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu alacağın 26/03/2009 tarihli sözleşmeye dayalı olduğunu ve zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 21.175,98 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için sözleşmeye dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı hakkında yaptırılan tacir araştırması nedeniyle İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve İstanbul Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevaplarında davalı …’nin gerçek kişi ticari işletmesi kaydı bulunmadığı, Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevabında davalının potansiyel mükellef(vergiye tabi kazanç elde etmeyen Vergi Kimlik numarası kullanımına zorunluluğu nedeniyle ön görülen mükellefiyet türü) olup, herhangi bir ortaklık ve yöneticiliğinin bulunmadığını bildirilmiş olduğu görüldü.
TTK’nun 4/1 maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına da bakılmaksızın aynı maddenin alt bentlerinde yazılı istisna hallerin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olduğu hüküm altına alınmıştır. Söz konusu yasa maddesine göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte sayılabilmesi için her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi ya da söz konusu maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Açılan dava mutlak ticari dava niteliğini taşımamaktadır. Dava TTK’nun 4/1 bendinde yazılı davalardan olmadığı gibi aynı maddenin alt bentlerinde yazılı istisnalar kapsamında da bulunmamaktadır. Somut olaydaki uyuşmazlık, davacı ile davalı arasındaki yapı denetim hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkin olup, yapı denetim hizmet sözleşmesinin 6502 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği 25/04/2014 tarihinden önce yapılmış olduğu ve tüketici sıfatına sahip olmayan davalı ile tacir olan davacı arasındaki davanın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-HMK 20. Maddesi gereğince süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde iki hafta içinde mahkememize müracaat ile dosyanın görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, başvurulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …

Hakim …