Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/793 E. 2021/512 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/793
KARAR NO : 2021/512

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 12/11/2020
KARAR TARİHİ : 29/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/05/2021
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; Müvekkili tarafından Tasfiye Halinde …… Elektronik Makina İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş hakkında Bakırköy ….. İş Mahkemesi …… esas sayılı dosya ile dava açıldığını ve halen derdest olduğunu, davanın devam edebilmesi ve taraf ehliyetinin sağlanması amacıyla ilgili şirketin tasfiye haline dönüşmesi ve tüzel kişiliğinin ihyası için işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, bu nedenlerle Bakırköy …… İş Mahkemesinin ……. esas sayılı dosya ve alacağın icrası bağlamında ilgili şirketin ihyası ile sicile yeniden tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Dosya içerisinde bulunan Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısında; ihyası istenen şirketin ticaret sicil kaydının 6102 sayılı TTK.’nun geçici 7. maddesi uyarınca 30/12/2019 tarihinde re’sen terkin edildiği anlaşılmaktadır.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
Davacının iddiaları, ticaret sicil kaydı ve tüm dosya kapsamına binaen; Müvekkili tarafından Tasfiye Halinde ……. Lojistik Elektronik Makina İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş hakkında Bakırköy ….. İş Mahkemesi …… esas sayılı dosya ile dava açıldığını ve halen derdest olduğunu, davanın devam edebilmesi ve taraf ehliyetinin sağlanması amacıyla ilgili şirketin tasfiye haline dönüşmesi ve tüzel kişiliğinin ihyası için işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu ve bu dosyada Tasfiye Halinde ……. Lojistik Elektronik Makina İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin 30/12/2019 tarihinde terkin edildiğini, oysa ki bu davanın varlığı karşısında tasfiyenin gerçek anlamda tamamlandığı ve tasfiyenin hukuken sonuçlandırıldığının kabul edilemeyeceği anlaşılmakla haklı olan davanın kabulüne karar verilmiş, davada davalı … sicil müdürlüğünün yasal hasım olması ve davanın açılmasına sebebiyet vermemesi karşısında aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; 30/12/2009 tarihinde resen sicilden terkin edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün ….. sicil nolu TASFİYE HALİNDE ……. LOJİSTİK ELEKTRONİK MAKİNA İMALAT İTHALAT İHRACAT SANAYİ VE TİCARET A.Ş’nin Bakırköy ….. İş Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyasına özgü olarak İHYASINA, kararın bir örneğinin İstabul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tevdiine,
2-Keyfiyetin tescil ve gazete ile ilanına, ilan masraflarının davacı vekili tarafından karşılanmasına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harcın davalı …’dan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 63,00 TL yargılama giderinin davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/04/2021

Başkan …
(e-imzalıdır)
Üye …
(e-imzalıdır)
Üye …
(e-imzalıdır)
Katip …
(e-imzalıdır)