Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/694 E. 2023/705 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/694 Esas
KARAR NO : 2023/705

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 13/10/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2023
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle;
müvekkilinin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde … numara ile kayıtlı davalı … Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin %50 hissedarı olduğunu, Şirketin diğer ortağı
… davacı ile İstanbul Anadolu …. aile mahkemesinin … esas ve … numaralı kararıyla evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşandıklarını, Davacının şirketin işleyişi ve üçüncü kişilerle olan ticari işleri ile ilgili bilgilendirilmediğini, Davalı Şirket ortağı ve şirket müdürü olarak davacıya şirketin mali tablolarını ve Şirket bilançoları hakkında davacının çeşitli zamanlardaki taleplerine rağmen bugüne kadar hiçbir bilgi vermediğini, bu durumun %50 ortak olan Davacı şahsın ortaklık haklarının açıkça ihlal edildiğinin göstergesi olduğunu, Davalı ortağın Davacı şahsın taleplerine rağmen şirketin iç ve dış işleyişi hakkında, şirketin kar ve zarar durumuna ilişkin ve şirketin mal varlığına ilişkin hiçbir bilgi vermediğini, ayrıca davacının ortaklıktan doğan alacaklarını da ödemediğini, Davalı şahsın İstanbul ticaret siciline … numara ile kayıtlı … isimli bir başka Limited şirketin ortağı ve müdürü olduğu bu durumun TTK madde 626/2 hükmüne göre şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse müdürler şirket ve rekabet oluşturan bir faaliyette bulunamazlar maddesine aykırılık teşkil ettiğini, Davalı …’ın Davalı şirket … isimli ortağı olduğu şirkete mal varlığı ve müşteri portföyünü geçirerek davalı şirketin kayda değer bir aktifinin kalmadığı usulsüz bir şekilde bu şirketin içini boşaltarak yeni ortak olduğu şirkete aktardığı bu şekilde davacı ile birlikte ortak oldukları medtem şirketinin zarara uğratmış olduğunu beyan ederek medtem temizlik isimli şirkete dava süresince denetim ve onay kayyım atanmasını,… isimli şirketin haklı sebeple Fesih ile tasfiye edilmesini,
tasfiye payı olarak davacıya ödenmesi gereken miktarın belirlenmesi ve davalılardan tahsiline karar verilmesini, Davalı …’ın şirkete verdiği zararın karşılığı olarak şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın TTK kapsamında şirkete iade edilmesini, Davalı …’ın davacıdan habersiz ve onun haklarını gasp edercesine yaptığı işlemleri sebebiyle 20.000 TL manevi tazminat tutarının alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı … dava dilekçesinde iddia ettiği hususların gerçeği yansıtmadığını, davalının 2015 tarihinden itibaren mağdur edildiğini ve taraflar arasında hala devam etmekte olan nafaka ve tazminat konulu boşanma davası dışında … Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne dair yönetici kayyım atanması ve davalı …’ın ortaklıktan
çıkarılması konulu Bakırköy .. Asliye Ticaret Mahkemesi … esas … karar sayılı dava ikame edildiğini, devamında davalı …’a karşı nafakanın artırılması ve davalı şirkete karşı genel kurul kararı iptali davaları ikame edildiğini, bu davaların derdest olduğunu, Davacı şirkete ortak olduğu tarihten itibaren para çekmeye başladığını, aylık ortalama 20 bin TL’ye ulaşan bu meblağlar şirketin likidite para sirkülasyonunu zorladığını ve Finansal nedenlerle bu miktarın aylık 4000 TL olarak boşanma davasının açılma tarihi ile birlikte sınırlandığnıı, … tarihinde taraflar arasındaki hukuki ihtilaflardan kaynaklı şirketin zarar görmemesi hukuka ve kanuna uygun olarak şirketin tasfiye edilmesi ve ortakların haklarının zayi olmaması amacıyla … tarihli Beyoğlu … noterliği … numaralı ihtarname keşide edildiğini, davacının davalı şirkete Mizan borcu olduğu ve talep edebileceği ortaklık Payı alacağının bulunmadığını, bu durumun tespiti için şirketin banka hesap hareketleri celb edilmesini ve bilirkişi raporunun banka hesap hareketleri ile şirket defterlerinin incelemesi neticesinde tanzim edilmesini talep ettiklerini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER:Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi ilanları, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Şirketin feshi ve tasfiyesi veya davacının payının hesaplanarak davacıya ödenmesi ile davacının ortaklıktan çıkarılması, kayyım atanması ve maddi ve manevi tazminat istemlerinden ibarettir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce 25/07/2022 tarihli bilirkişi raporundaki tespitin olayın oluş şekline uygun görülmesi nedeniyle bilimsel veri ve içeriğe sahip denetime elverişli kabul edilmiş, hükme esas alınmıştır.
Mahkememizin 08/04/2022 tarihli ara kararı ile yönetim kayyımı atanarak, kayyım raporları alınmıştır.
6102 sayılı TTK.’nun 630/2. maddesi uyarınca limited şirketlerde her ortak haklı sebeplerin varlığı halinde yöneticilerin yöneticilik hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını mahkemeden isteyebilir. Aynı kanunun 636/3. maddesi uyarınca da haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme istem yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir.
TTK. Madde 636-(1) Limited şirket aşağıdaki hâllerde sona erer: a)Şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesiyle. b) Genel kurul kararı ile. c) İflasın açılması ile. d) Kanunda öngörülen diğer sona erme hâllerinde. (2) Uzun süreden beri şirketin kanunen gerekli organlarından biri mevcut değilse veya genel kurul toplanamıyorsa, ortaklardan veya şirket alacaklılarından birinin şirketin feshini istemesi üzerine şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi, müdürleri dinleyerek şirketin, durumunu Kanuna uygun hâle getirmesi için bir süre belirler, buna rağmen durum düzeltilmezse, şirketin feshine karar verir.(3) Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir. (4) Fesih davası açıldığında mahkeme taraflardan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alabilir.(5) Sona ermenin sonuçlarına anonim şirketlere ilişkin hükümler uygulanır.
HMK’nun 310.maddesi uyarınca, feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Aynı Kanun’un 311.maddesi uyarınca da feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.
Somut olayda, davacı vekili 07/04/2022 tarihli celsede, Fesih ve tasfiye taleplerinden feragat ettiği dikkate alınarak bu talepler yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, celp edilen bilgi ve belgeler, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; davacı …’in davalı şirkette %50 hisse sahibi olduğu, davalı …’ın %50 hisseye sahip olduğu, tarafların İstanbul Anadolu … Aile Mahkemesinin … esas ve … karar ile evlilik birliğinin sona erdiği, şirketin 2017 yılından itibare faaliyetsiz pasif kaldığının mali veriler ile tespit edildiği, mahkememizce alınan ve itibar edilen bilirkişi raporunun mali incelemeler kısmında, şirketin son 6 yıldır sadece 1 yıl kar elde ettiği, 2016-2017-2018-2019-2020 yıllarını zararla
kapattığı, şirketin son 4 yıldır faaliyet gelirinin dahi
Bulunmadığı, ilgili yıllarda şirket faaliyetsiz ve sürekli zarar eder konumda olduğunun tespit edildiği, davalılardan …’ın dava dışı … Hizmetleri Ltd. Şti.’nde kurucu
ortak olmasının, Türk Ticaret Kanunu’nun “Özen ve bağlılık yükümü, rekabet yasağı” başlıklı 626.maddesine aykırı olduğu, dava dışı … Hizmetleri Peyzaj İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Davalı … tarafından 2016 yılında tek ortaklı olarak kurulduğu ve Ticari faaliyetlerinin tamamının faaliyeti durdurulan davalı … Ltd. Şti.nin müşteri portföyünden devam ettiği, Şirketin karlılık ve yatırımları yıllar itibariyle sürekli artarak devam etmekte olduğu, şirkete kayıtlı makine ve demirbaşlar ile taşıtlar kullanılmamaları ve atıl durumda olduklarından değer kaybına uğradığından davalı …’ın görev süresinin 26/04/2020 tarihinde bittiği, mahkememizce 08/04/2022 tarihli yönetim kayyımı atanması yoluna gidildiği, yapılan tespitte …’in şirkete 134.542,19 TL borcunun olduğu, TTK 642.maddesi gereği çıkma için aranan haklı sebep ortağın bizzat kendisinden ortaklığın iç işleyişinden ya da ortaklar arası ilişkilerden kaynaklanabilir. Ortağın tamamen ya da büyük ölçüde kendi kusurundan doğan bir sebebe dayanarak çıkma talep etmesi mümkün değildir. Mahkemece yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde … Temizlik Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti’nin 2016 yılında davacının katılımının olmamasından dolayı karar alınamadığı, yetkisiz kalması nedeniyle mevcut işlerin devam edebilmesinin tamamen müşterilerle yeni yıl sözleşmesi yapılabilmesi için … Temizlik şirketinin 2016 yılında kurulduğu, … Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti’nin personel devri aşaması … Temizlik Hizmetleri Ltd.Şti tarafından müşterilere verilen temizlik hizmetinin … Temizlik Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti’nin personeli ile yapıldığı, bu durumun ortaklar arasındaki aile içi uyuşmazlığın şirkete yansıması neticesinde gerçekleştiği, bu nedenle de şirketin zarar ettiği, davacının şirketteki pay oranı ve bu payın nominal değeri dikkate alındığından şirketten çıkmasının şirketin mali durumu ve şirkete karşı olan borcu ve davacının şirket feshi talebinden feragat ettiği dikkate alındığında şirketin mali durumunu olumsuz etkileyebileceği, aile içi anlaşmazlıkların şirketin gayri faal haline gelmesine neden olduğu, davacının katılım yapmamasından dolayı karar alınamamasından davacının da kusurunun bulunduğu, şirketteki mal varlıklarının da aile hakimliğince belirlenen maddi ve manevi tazminatta da dikkate alınabileceği, davalıların da şirketin feshedilmesini talep ettiği, bu durumda tarafların tasfiye ile şirketin devam ya da faaliyeti konusunda karar alabilecekleri, şirketin zararı bakımından davalı …’ın yetkili olarak çalıştığı dönemler itibari ile de şirkete borcu olduğu ve dava dışı … Hizmetleri Ltd.Şti’nin kurucu ortağı olması TTK’nun özen bağlılık yükümü, rekabet yasağına aykırı olarak TTK 626.maddesine aykırı olarak hareket ederek şirketin zararına yol açtığı, taleple bağlı kalınarak şirket zararından sorumlu olduğu, davalıların şirketin feshini talep ettikleri, ancak karşı dava açarak ileri sürmedikleri, asıl olanın şirketin devamlılığı olduğu, manevi tazminat talebi bakımından ise, manevi zarar, hukuka aykırı eylem sonucu kişisel değerlerde meydana gelen eksilmedir. Kişisel değerlerin soyut niteliği nedeniyle meydana gelen eksilmenin rakamsal karşılığını parasal değerini ifade etmek mümkün değildir. Bununla birlikte kişisel değerlere yapılan saldırı neticesi ruhsal dengenin bozulması yaşama sevincinin eksilmesi kaçınılmaz olduğunda, hukuk manevi zararı giderim yükümlülüğü dışında tutmamış, genel değer ölçüsü olması nedeniyle, belli bir miktar paranın verilmesi suretiyle zarar görenin tatmin edilmesini amaçlamıştır. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hâkimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüş, davacının iddiası, davalıların savunması, bilirkişi raporları, kayyım raporları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, manevi tazminatın zenginleşmeye veya yoksullaşmaya neden olmaması temel ilkesi, davacının elem ve ızdırap çektiğine ilişkin delil bulunmadığı, manevi tazminat talebinin aile mahkemesinde değerlendirilmesi gerektiği dikkate alınarak manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
a)08/04/2021 tarihli ara karar gereği verilen yönetim kayyımının görevinin karar kesinleşinceye kadar devamına, aylık 5.000,00 TL ücret takdirine, ücretin şirket kasasından karşılanmak üzere yönetici kayyımına ödenmesine,
b)Fesih ve tasfiye taleplerinin duruşmadaki imzalı beyan dikkate alınarak feragat nedeniyle reddine,
c)Şirket zararı talebinin taleple bağlı kalınarak kabulü ile 10.000,00 TL şirket zararının dava tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte davalı …’tan tahsili ile diğer davalı … Tekstil San. Ve Tic. Ltd.Şti’ne TTK 553 maddesi uyarınca ödenmesine, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına,
ç)Davacının ayrılma akçesi taleplerinin yasal şartları oluşmadığından reddine,
d)Manevi tazminat taleplerinin yasal şartları oluşmadığından reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 683,10 TL harçtan peşin olarak yatırılan 54,40 TL harç + 5.448,67 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 4.819,57 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan 20.444,00 TL (bilirkişi ücreti, kayyım ücreti, ptt gideri) yargılama gideri + 683,10 TL harç masrafı ki toplam 21.127,10 TL.yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Maddi tazminat bakımından, Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 9.200,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır