Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/65 E. 2020/785 K. 06.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/65
KARAR NO : 2020/785

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2020
KARAR TARİHİ : 06/11/2020
GEREKÇELİ KARAR YAZILMA TARİHİ : 17/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı hastaneye sağlık hizmeti verdiğini, 2019 Ekim ayı hakediş bedellerine binaen 31/10/2019 tarih ve ….. seri nolu 25.499 TL tutarında fatura tanzim ettiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını,davalı-borçlu şirketin dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanmış olan 10/12/2018 tarihli sözleşmenin 32. maddesi gereğince yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, davacı tarafın sözleşmeye aykırı olarak herhangi bir bildirim yapmadan iş bıraktığını ve doktor bulundurulması gereken kısmın boş bırakılarak müvekkili hastaneyi zarara uğrattığını beyanla yetkisizlik kararı verilmesini, bu talep yerinde görülmediği takdirde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyanın incelenmesinde; Taraflar arasında imzalanan 10/12/2018 sözleşmenin J. maddesinde, “her türlü uyuşmazlık durumunda İstanbul Anadolu Mahkemeleri yetkilidir.” şeklinde düzenleme olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ile İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili kılındığı, davacı ile davalı tarafın tacir oldukları aralarında münasır yetki sözleşmesi bulunduğu, HMK’nun 17. maddesi gereği yetki sözleşmesinin geçerli olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 116. maddesi uyarınca, kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazı bir ilk itirazdır. Yetki itirazı, ancak cevap süresi içinde, esas hakkındaki cevaplarla birlikte ileri sürülebilir (HMK’nun 117. maddesi). Cevap süresi kural olarak iki haftadır. Hakim, şartların gerçekleşmesi halinde davalıya bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek cevap süresi verebilir (HMK 317/2). Bu halde, davalı yetki itirazını hakimin vermiş olduğu bu ek cevap süresi içinde yapabilir. İki haftalık cevap süresi söz konusu ise hakim tarafından uzatılmış olan cevap süresi, ilk itirazlar bakımından hak düşürücü niteliktedir. Bu nedenle, hâkim yetki itirazının (ilk itirazın) süresinde yapılıp yapılmadığını re’sen inceler (Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 25/06/2015 tarih ve 2014/19729 Esas 2015/9448 Karar sayılı ilamı). Davalıya dava dilekçesinin 12/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin 17/02/2020 tarihinde süre uzatım talebinde bulunduğu, 19/02/2020 tarihli ara karar ile cevap verme süresinin yasal cevap verme süresinin bitiminden itibaren 2 hafta süre ile uzatılmasına karar verildiği, davalının yetki ilk itirazını içeren dilekçesini Uyap’tan 11/03/2020 18:16:22’ de sunduğu, davalının cevap dilekçesini süresi içerisinde sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı borçlu, süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Bu durumda davacı alacaklının açtığı itirazın iptali davasında davalının icra dairesinin yetkisiz olduğuna ilişkin itirazları dinlenmez. Ancak icra dairesinin yetkisine itiraz edilmeyerek takipteki yetkinin kesinleşmesi itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edilmesine engel değildir. İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenecektir (Baki Kuru HUMK Cilt 1, 2001 Sayfa 585-586).
Yukarıda açıklandığı üzere, davalının cevap süresi içerisinde yetki itirazını yaptığı, yetki itirazının hakim tarafından uzatılmış cevap süresi söz konusu olduğundan hak düşürücü süre içerisinde yapıldığı, tarafların tacir olduğu ve aralarında yetki sözleşmesi bulunduğu, davaya bakmakta İstanbul Anadolu Mahkemelerinin yetkili olduğunu anlaşılmakla, Mahkememizin yetkisizliğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin yetkili olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(ç) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE;
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Anadolu Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların yetkili mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır