Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/623 E. 2021/238 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/623
KARAR NO : 2021/238

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 13/07/2020
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 18/03/2021
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; ihyası talep olunan …… Reklam İnş. Mak. San ve Tic. Ltd. Şti. Aleyhine, müvekkili tarafından Bodrum …… İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, dosya borçlusu …… …… İnş. Mak. San ve Tic. Ltd. Şti. Müdürünün mal beyanını bildirmesi üzerine …… İnş. Mak. San. Ve Tic. Ltd. Şti’den olan alacağının tahsili amacıyla, icra dairesinden alınan yetki ile Milas …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nden 23/05/2011 tarihinde …… İnş. Mak. San. Ve Tic. Ltd. Şti’ye karşı dava açıldığını, ihtilafın çözümü için ……. İnş. Mak. San ve Tic. Ltd. Şti.’nin defterlerinin incelenmesi için İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazıldığnıı, müdürlükçe verilen cevabi yazıda şirketin 18/02/2015 tarihinde resen terkin edildiğinin bildirildiğini, Milas …… Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından …… İnş. Mak. San ve Tic. Ltd. Şti.’nin ihya edilmesine ilişkin dava açmaları için dört hafta kesin süre verildiğini beyan ederek …… İnş. Mak. San ve Tic. Ltd. Şti.nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı … vekili özetle; işlemin mevzuata ve hukuka uygun yapıldığını, davada yasal hasım olduklarını ve davanın açılmasına neden olmadıklarından aleyhlerine yargılama giderine hükmedilmemesini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, sicilden terkin edilen şirketin ihyası talebine ilişkindir.
Dosya içerisinde bulunan Ticaret Sicil Müdürlüğü yazısında; ihyası istenen şirketin ticaret sicil kaydının 6102 sayılı TTK.’nun geçici 7. maddesi uyarınca 18/02/2015 tarihinde re’sen terkin edildiği anlaşılmaktadır.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, Milas ……. Asliye Hukuk Mahkemesinin …… esas sayılı dosyası, Ticaret sicil kaydı, vergi kaydı ve tüm dosya kapsamına binaen; davacı tarafından sicilden terkin edilen şirket aleyhine Bodrum …… İcra Müdürlüğü ……. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, borçlu …… …… İnş. Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti. Müdürü …… icra dosyasına mal beyanı olarak …… İnş. Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alacağını beyan ettiğinden Milas ……. Asliye Hukuk Mahkemesinin ……. esas sayılı dosyası ile, dava dışı taşerondan alacaklı olan kişi tarafından İİK’nın 120/2. maddesi gereğince alacak davası açıldığı, alacak davasının varlığına rağmen ……. İnş. Mak. San. ve Tic. Ltd. Şti.nin tasfiyesinin tamamlanıp şirketin 18/02/2015 tarihinde resen terkin edildiği, oysa ki bu davanın varlığı karşısında tasfiyenin gerçek anlamda tamamlandığı ve tasfiyenin hukuken sonuçlandırıldığının kabul edilemeyeceği anlaşılmakla haklı olan davanın kabulüne karar verilmiş, davada davalı … müdürlüğünün yasal hasım olması ve davanın açılmasına sebebiyet vermemesi karşısında aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile 6102 sayılı yasanın geçici 7. maddesi uyarınca resen sicilden terkin edilen İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …… sicil nolu ……. İNŞAAT VE TAAHHÜT TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin Milas ……. Asliye Hukuk Mahkemesinin ……. esas sayılı özgü olarak İHYASINA, kararın bir örneğinin İstabul Ticaret Sicil Müdürlüğüne tevdiine,
2-Keyfiyetin tescil ve gazete ile ilanına, masrafın davacı vekili tarafından karşılanmasına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davanın mahiyeti gereği kendi üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2021

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)