Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/622 E. 2022/535 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/622
KARAR NO : 2022/535

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/05/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın mühendislik ve mimarlık hizmeti veren bir firma olduğunu, davalı borçlu firmanın müvekkili firma ile …. Havalandırma ve tesisat işleri ile alakalı yaptıkları eser sözleşmesi kapsamında müvekkilinin üstlendiği edimi tam ve eksiksiz yerine getirdiğini ve borçlu firmaya 24.01.2019 düzenleme tarihli 225214 sıra no lu KDV dahil
41.300 TL KDV hariç 35.000 TL tutarında fatura tanzim ettiğini, tanzim edilen faturanın borçluya gönderildiğini, davalı firmanın fatura içeriğine itiraz etmediklerini, tarafların KDV hariç , müvekkilinin davalı
firmadan 35.000 TL tutarında alacaklı olduğu konusunda mutabık kaldıklarını, mail ortamında müvekkili şirket çalışanı ……’ un mail hesabına 28.02.2019 tarihinde gönderilen mail ekinde davalı firma tarafından imzalanan Bs bildirim mutabakat formu uyarınca …… İnşaat Tesisat Müh. Firmasının …… Teknolojileri firmasından 35.000 TL tutarında alacaklı olduğuna dair mutabık kaldıklarını, davalı firmanın muaccel olan bakiye 32.300 TL’yi ödemek konusunda müvekkilinin taleplerini sonuçsuz bıraktığını, müvekkilinin , borcun ödenmesine ilişkin yapılan şifahi görüşmelerden sonuç alamadığını, hal böyle olunca müvekkili adına davalı – borçlu ….. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun kısmi itirazda bulunarak, takibin 17.500 TL’sine itiraz ettiğini, itiraz etmediği 14.800 TL’yi ise icra dosyasına ödediklerini, bu sebeple huzurdaki davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu beirterek taleplerinin kabulü ile, davalı borçlunun haksız ve mesnetsiz olarak yaptığı kısmi itirazın iptali ile takibin 17.500 TL üzerinden devamına, kötü
niyetli borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa ikmaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı …. Teknolojiye ait …… Alışveriş merkezinde bulunan ….. isimli spor salonunun havalandırma ve tesisat işleri için davacı şirketten bir dizi hizmet alındığını, bu hizmetlere ilişkin ödemeler, davacının talebi doğrultusunda cari hesaba istinaden banka havalesi yoluyla çekle veya elden ödendiğini, tüm bu ödemelere ilişkin cari hesap dökümünü ekte sundukları, dava dışı ….. Teknolojiye ait …… isimli işyerinin tesisat işlerinin devam ederken, davacı
şirket yetkilisi …’ın müvekkili şirket yetkilisi … ile
olan yazışmalarında da görüleceği üzere acil ödemeye ihtiyacı olduğunu, müvekkili şirket yetkilisinden ödemenin acilen çekilebilmesi amacı ile kendi şahsi hesabına yapılmasını talep ettiğini, 09.03.2018 tarihinde kendi hesap numarasını verdiğini, müvekkili şirket yetkilisinin aynı gün bu hesaba 10.000,00-TL ödeme gönderdiğini, bu hususu da ilgili mesajda ‘’ sana
10.000 TL gönderdim bilgin olsun abi ‘’ şeklinde de belirttiğini, bu ödemeden sonra davacı şirket yetkilisinin 07.12.2018 tarihinde müvekkilini aradığını, yeniden kendi şahsi hesabına yapılan işlerle ilgili acil ödeme istediğini, müvekkilinin aynı gün acele bir şekilde şahsi hesabından davacı şirket yetkilisi …’ın hesabına 7.500 TL ödeme yaptığını, bu süreçte davacı şirket yetkilisinin bir çok kez çalışanını göndererek müvekkilden yapacağı tesisat malzemesi alımları için elden 14.800 TL ödeme aldığını, öyle ki bu elden para talep etme durumuna örnek yine mesaj yazışmalarının olduğunu, dava dışı ……. Teknoloji isimli şirkete ait …… isimli işyerinin tüm işleri tamamlandığında, ……. Teknoloji isimli dava dışı şirketin davacıya sadece bakiye 2.700 TL borcu kaldığını, müvekkili şirket yetkilisinin davacıya elden ödediği 14.800 TL ve davacı şirket yetkilisi ……’ın hesabına gönderdiği dava konusu 17.500 TL’lik ödemeler ve son kalan bakiye 2.700 TL için KDV tutarını da üstlenerek fatura düzenlenmesini istediğini, o günün şartlarında ticari olarak 14.01.2019 tarihinde faturanın müvekkili şirketin adına düzenlendiğini, müvekkilinin hem kalan 2.700 TL’lik borcu, hem de hizmetin 6.300 TL’lik KDV tutarı ile birlikte 22.04.2019 tarihinde müvekkili şirketin hesaplarından davacı şirket hesabına 9.000 TL’lik ödeme gönderdiğini, davacı şirket yetkilisinin de elden aldığı ve şahsi hesabına yatan 32.300TL’lik ödemeyi makbuz düzenleyerek kapatacağını söyleyerek süreci sonlandırdıklarını, bu hususa ilişkin müvekkil şirket yetkilisinin mesajının da ekte olduğunu, davacı şirketin tüm bu sürecin sonra ermesinden 1,5 yıldan uzun bir süre sonunda 30.07.2020 tarihine gelindiğinde, bu süre içinde bir kere dahi ne arayarak ne mesajla ne de bir mail yolu ile müvekkili şirketle hiçbir şekilde iletişim kurmaksızın, herhangi bir talepte bulunmaksızın icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin davacı şirketin yaptığı ticari tuzağa düşürülmeye çalışıldığını bu yolla öğrendiğini, müvekkili şirketin davacının elden aldığı 14.800 TL’lik kısım için henüz delil temin edemediğini, iş bu ödemeyi icra dairesine ihtirazi kayıtlı bir şekilde ödemek zorunda kaldığını, müvekkili şirket yetkilisinin davacı şirket yetkilisinin talebi ile şahsi hesabına ödenen 17.500 TL’lik ödemenin davacı tarafından kötü niyetli bir şekilde mükerrer bir şekilde yeniden talep ettiğinden iş bu hususa taraflarınca itiraz edildiğini, gerçekten alacaklı olduğunu varsayacağımız bir şirketin fatura tarihinden icra takibine kadar geçen 1.5 seneden fazla bu süreç içinde ülkede baş gösteren salgın, ticari zorluklar da düşünüldüğünde 32.300 TL gibi küçümsenemeyecek, unutulmayacak bir bedeli bir kez bile talep etmemesinin olağan hayat akışına aykırı olduğunu, davacının açıkça makbuzla kapatmayı unuttuğu veya kötü niyetli bir şekilde kasten kapatmadığı bu tutarı kendi cari hesap ekstresinden güç alarak yeniden tahsil etme derdine düşmüş kötü niyetli bir tacir olduğunu belirterek kötü niyetli bir şekilde mükerrer tahsilat yapmaya çalışan davacı şirketin haksız ve mesnetsiz
davasının reddi ile takibin iptaline, kötü niyeti açıkça ortada olan davacı şirket aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi 21/05/2021 havale tarihli raporunda; Davalı şirket ortağının şahsi hesabından 2018 yılında iki adet 10.000 TL ve 7.500 TL olmak üzere davacı şirket ortağının şahsi hesabına ödemeler yaptığı, yapılan bu ödemeler toplamının 17.500 TL olduğu, davacı şirketin 21.09.2020 tarihli dava dilekçesindeki harca esas değer olan 17.500 TL tutarla bütünlük sağladığı, davalı şirketin 2018 yılında gerçekleştirdikleri bu ödemeleri 2020 yılı ticari defterlerine kaydettikleri, 2019 yılı sonu itibariyle taraflar ticari defter kayıtlarına göre 32.300 TL alacak/borç tutarlarının birbirini teyit ettiği, dava konusu husumetin davalı şirketin şirket ortağının şahsi hesaplarından davacı şirket ortağının şahsi hesabına yapılan ödemelerin ticari defter kayıtlarına alınmamasından kaynaklandığı, davacı şirket ticari defter kayıtlarına göre davalı şirketten dava tarihi itibari ile 17.500 TL tutarında alacaklı göründüğü, davalı şirket ortağı …’nin şahsi hesabından davacı şirketin ortağı …’ın şahsi hesabına 09.03.2018 tarihinde 10.000 TL, 07.12.2018 tarihinde ise 7.500 TL tutarında toplam 17.500 TL’lık ödemelere ait takdirin Mahkemenin olduğu sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı icra dosyasına yapmış olduğu itirazında müvekkilinin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
Bakırköy ,…. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 32,300,00 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacının davalı hakkında giriştiği icra takibine dayanak fatıranın taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında kesildiği konusunda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı taraf davacı ile olan ticari ilişkileri kapsamında davacının sözleşme gereği edimlerini yerine getirdiği ve buna karşılık tanzim ettiği faturaya yönelik, davacı şirket yetkilisinin şahsi hesabına ödemeler yaptığını ve davacıya icra takibine konu faturadan kaynaklı bir borcunun olmadığını iddia ederek ispat yükünü üzerine almıştır. Dava konusu edilen borcun miktar itibariyle yazılı belge ile ispat edilmesi gerektiği ve ancak davalı tarafından delillerinde bulunan ……. yazışmalarının, kiminle ve hangi hukuki ilişkiye istinaden yapıldığı anlaşılamadığından delil başlangıcı olarak değerlendirilmemesi ile yine davalının iddiası üzerine davacı ve davalı şirket yetkililerinin isticvabına gerek görülerek isticvap edilen yetkililerin beyanları doğrultusunda da, davalının davacı şirket yetkilisinin şahsi hesabına yaptığı ödemelerin davalı şirket adına ve davacı ile olan davaya konu ticari ilişkileri kapsamında yapıldığı davalı tarafça ispat edilemediği, iş bu ödemelerin tarafların defter ve kayıtlarına da alınmadığı hususları birlikte değerlendirilerek, 21/05/2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda netice itibari ile davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 17.500,00 TL’ lik alacağı olduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi bakiye cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile 17.500,00 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin aynı koşullarda devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın kabul miktar yönüyle %20’si üzerinden icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

3-Alınması gerekli 1.195,42 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 137,36 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.058,06 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 137,36 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 199,56 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 858,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,

Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili, davacı şirket yetkilisi, davalı vekili ve davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/05/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır