Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/584 E. 2021/570 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/584
KARAR NO : 2021/570

DAVA : İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2020
KARAR TARİHİ : 28/05/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında davalı tarafça Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve müvekkiline hukuk dışı borç yüklendiğini ve zorla ödettirildiğini, davalı tarafın takibin kesinleşmesine müteakip kötü niyetli olarak ve müvekkilini ödemeye mecbur bırakmak maksadıyla hesaplarına haciz koydurduğunu, konulan bu haczin müvekkilinin tüm işlerini olumsuz etkilediğini ve davalı taraf ile hiçbir alacak verecek ilişkisi yokken işbu parayı haciz tehdidi altında ödemek zorunda kaldığını, sözleşmenin şirket yetkilisin şahsı ile yapıldığını, müvekkili firmanın tüzel kişilik olarak bu sözleşmede herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, davacının bu parayı davalı …… ’den tahsil etmesi gerekirken yasal olmayan ve kötü niyetli bir şekilde takibe giriştiğini ve  neticede bu dosyadan parayı tahsil ettiğini, icra dosyası incelendiğinde tebligatların usulsüz şekilde muhtara yapılarak takibin kesinleştiğini, kesinleşen icra dosyasında haciz baskısı altında müvekkili firmanın davalı tarafa 7.000 TL ödeme yaptığını, bu nedenlerle davanın kabülü ile müvekkilinin borçlu olmadığı halde ödemek zorunda kaldığı 7.000 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte istirdatına, müvekkili firmanın borcunun olmadığının tespitine, Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün ……. E. sayılı dosyasının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin usulüne uygun olarak kesinleştiğini, Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’ nün …… Esas sayılı dosyasından başlatılan takipte ödeme emri ve takip dayanaklarının, usulüne uygun olarak Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebliğ edildiğini davacı tarafından takibe itiraz edilmediğini, neticede takibin kesinleştiğini, davacının cebri icra tehdidi altında borcunu ödediği iddiasının kabul edilemeyeceğini, borcunu kanıksayan ve 09.09.2017 tebliğ tarihinden itibaren 3 yıl boyunca hiçbir itiraz/dava yoluna müracaat etmeyen davacının açtığı davasının reddinin gerektiğini, davacı şirketin tüzel kişiliği tarafından 15.08.2019 tarihinde 2.000-TL, 08.11.2019 tarihinde 2.000-TL, 05.02.2020 tarihinde 3.000-TL haricen ödeme yapıldığını, yapılan ödemelerin icra dosyasına bildirildiğini, borcun ödenmesi esnasında hiçbir şekilde ihtirazi kayıt konulmadığını, davacının kötü niyetle işbu davayı açtığını, müvekkili şirketin gerçek ve tüzel kişilerin programlarının belirlenen şartlara göre hazırlanması, tanıtım ve teknik desteğinin sağlanması ile yapımcı sıfatıyla ….. kanallarda yayınlanması adına hizmet verildiğini, müvekkili ile davacı şirket arasında 10.02.2017 yürürlük tarihli “Türkiye’ nin Enerji Vizyonu Programı Katılım Sözleşmesi” akdedildiğini, sözleşmenin taraflar ve iş yaptıran kısmında şirket unvanı yer aldığını, sözleşmeyi imzalayan da şirketin tek yetkilisi ve temsilcisi olduğunu, müvekkili şirket tarafından davacı şirkete 05.04.2017 tarihli fatura kesildiğini, davacı şirkete ait yayın kaydı, Türkiye’ nin Enerji Vizyonu programının 33. bölümünde yer aldığını, sözleşmenin şirketler arasında akdedildiğini, TMK 2. Md uyarınca davacının kötü niyetli olduğu ve borçtan kaçınmak istediğinini açık olduğunu, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış ve 114/ 2. maddesi gereğince diğer kanunlarda sayılan dava şartlarına da atıfta bulunmuştur. 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir. TTK’nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde getirilen düzenleme ile arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğunu benimsenmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacının 7.000 TL’nin yasal faizi ile birlikte davalıdan istirdadını talep ettiği, bu davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/a maddesine göre, TTK’nın 4. Maddesi gereğince, Arabuluculuğa tabi davalar arasında yer aldığı, davacının arabulucuğa başvurduğuna dair herhangi bir belge sunmadığı, 28/05/2021 tarihli celsede davacı tarafa arabuluculuk son tutanak aslını sunması içen verilen kesin süreye rağmen, arabuluculuk son tutanak aslının sunulmadığı anlaşılmakla, dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın usulden reddine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 201,52 TL harcın mahsubuyla bakiye 142,22 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT 7. maddesi gereğince hesap edilen 1.050,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır