Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/579 E. 2021/881 K. 11.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/579 Esas
KARAR NO : 2021/881

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ : 11/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, ……. plakalı ……. şasi numaralı, 2013 model …… marka E250 tipi binek otomobili, 01/03/2018 tarihinde, ……. numaralı fatura karşılığında “…… Tekstil Aksesuar Ürünleri & İthalat …” şirketinden, Bakırköy ……. Noterliğinin 01/03/2018 tarihli …… yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile satın aldığını, konu araç ile ilgili olarak, Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü tarafından 08/02/2019 tarihinde ……. numaralı, (7) nolu kararı ile “..Türkiye’ye girişi öncesinde yurtdışında trafik tescil kaydının bulunduğu tespit edilmiştir” gerekçesine dayalı olarak Gümrük Kanunu 235/1-235/4 ve 95/7606 sayılı İthalat Rejimi Kararının (7.) maddesi gereğince aracın trafik kaydına satılamaz şerhi işlenmesine, el konulmasına ve son olarak mülkiyetinin kamuya geçmesine karar verildiğini, Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü tarafından 08/02/2019 tarihinde ……. numaralı, (7) nolu kararı ile söz konusu araç hakkında mülkiyetin kamuya geçirilmesine karar verildiği, söz konusu karar neticesinde doğacak zararların tazmin edileceği davalıya ihtaren bildirildiğini, Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü tarafından müvekkili şirket adına kayıtlı araç hakkında mülkiyetin kamuya geçmesine dair karar verildikten sonra 09/08/2019 tarihinde 7186 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun (14). Maddesi ile “Gümrük Kanununa Göre Mülkiyetin Kamuya Geçmesi Kararına Konu Kara Taşıtlarının Sahiplerine İadesi Hakkında Yönetmelik” yayınlandığını, ÖTV bedelinin %25’ine isabet eden tutarın ödenmesi durumunda söz konusu araçlar hakkında mülkiyetin kamuya geçmesine dair karar verilemeyeceği hüküm altına alınmış olduğunu, Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü tarafından 08/02/2019 tarihinde müvekkili şirkete ait ……. plakalı, ……. şasi numaralı araç hakkında mülkiyetin kamuya geçmesine dair karar verilmiş olması nedeni ile müvekkil şirket tarafından “Gümrük Kanununa Göre Mülkiyetin Kamuya Geçmesi Kararına Konu Kara Taşıtlarının Sahiplerine İadesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerden yararlanmak amacı ile 20/11/2019 tarihinde 33.21,00.-TL ödeme yaptığını, müvekkili şirket tarafından ödenmiş olan 33.021,00TL’nin davalıdan tahsili amacı ile Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ……. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, söz konusu icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, müvekkili şirkete satılan aracın hukuki ayıplı olduğunu, müvekkili şirketin zararının davalı tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkili şirkete satılan aracın, Gümrük Kanunu 235/1-235/4 maddelerine aykırı olarak ithal edildiğini, 7186 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 14. maddesi ile haklarında mülkiyetin kamuya geçmesi kararı verilmiş olan araçlar için getirilen haktan yararlanmak amacı ile müvekkili şirket 33.021,00-TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, müvekkil şirket tarafından satın alınan ……. plakalı araç hukuki ayıplı olmasaydı, yurtdışından ithali Gümrük Kanununun ilgili maddelerine uygun olarak gerçekleştirilmiş olsa idi; müvekkili şirketin fazladan 33.021,00-TL ödeme yapmak zorunda kalmayacağını, davaya konu aracın satın alındığı …… Teks. Aksesuar Ürünleri & İth. … aracın hukuki ayıplı olarak ithal edilmesi ile bundan kaynaklanan zarardan sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin zararını hukuken karşılaması gerektiğini, sonuç olarak davanın kabulü ile davalı – borçlu şirketin Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı icra takibine vaki itirazının iptaline, icra takibinin devamına, icra takibine haksız yere itiraz eden davalı borçlu şirketin % 20 oranında icra inkâr tazminatına mahküm edilmesine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı borçlu şirkete tahmil kılınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ……. plakalı, ……. şasi numaralı aracı 01/04/2015 tarihinde …… isimli şahıstan ikinci el olarak satın aldığını, davalının aracın ithalatçısı değil ikinci el alıcısı olduğunu, müvekkilinin bilahare ……. plakalı aracı 01/03/2018 tarih ve …….. seri nolu fatura ile 236.000,00-TL bedel ile davacı … Ltd. Şti.’ye sattığını, davacı vekilince, ……. plakalı araç, ………. Gümrük Müşavirliği’nin mülkiyetinde iken Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü’nce aracın Türkiye’ye girişinden önce yurt dışında tescil kaydının bulunduğundan bahisle araca el konularak mülkiyetinin kamuya geçirildiği, davacı tarafından, 7146 sayılı Kanun ve bu Kanun uyarınca çıkarılan yönetmelik uyarınca ÖTV bedelinin %25’i olan 33.021,00-TL ödenmek suretiyle aracın geri alındığını, davacı vekilince araçta hukuki ayıp bulunduğundan bahisle Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ………. Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, icra takibine davalı müvekkil tarafından itiraz edilmesi üzerine de görülmekte olan itirazın iptali davası açıldığını, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nun “vergi mükellefi ve sorumlusu” başlıklı 3. Maddesinde, “Özel tüketim vergisinin mükellefinin, bu Kanuna ekli; a) (1), (III) ve (IV) sayılı listelerdeki mallar ile (DD) sayılı listedeki mallardan kayıt ve tescile tâbi olmayanları imal, inşa veya ithal edenler ile bu malların müzayede yoluyla satışını gerçekleştirenler,” olduğu düzenlemesine yer verildiğini, davacının talep ettiği tutarın araca el konulması nedeniyle ödenmek zorunda kalınan 33.021,00-TL tutarındaki özel tüketim vergisi olduğunu, müvekkilinin ……. plakalı, ……. şasi numaralı aracı 01/04/2015 tarihinde …… isimli şahıstan ikinci el olarak satın almış olduğunu, müvekkilinin aracın ithalatçısı olmadığını, davalı müvekkilinin ithalatçı ile de resmi ya da fili ortaklık ve ilişkisi de bulunmadığını, bu nedenle gümrükte ödenmesi gereken özel tüketim vergisinin mükellefi ve muhatabı olmadığını, davacı vekilince de dava dilekçesinin 3. sayfasının 3- başlıklı kısmında, “…….. plakalı aracın yurt dışından ithali gümrük kanununun ilgili maddelerine uygun olarak gerçekleştirilmiş olsa idi, müvekkil şirket fazladan 33.021,00-TL ödeme yapmak zorunda kalmayacaktı. Davaya konu aracın satın alındığı ……… aracın hukuki ayıplı olarak ithal edilmesi ile bundan kaynaklanan zarardan sorumludur.” ifadesine yer verildiğini, görüleceği üzere davacı vekilince de davaya konu zararın ithalat anında ödenmeyen özel tüketim vergisinden kaynaklandığının açıkça ifade edildiğini, ancak aracın ithalatçısının davalı müvekkili olmadığı hususu gözden kaçırıldığını, belirtilen sebeple davanın reddi gerektiğini, davacı vekili tarafından, ……. plakalı aracın zapt edildiğinden bahisle 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 219 – 231 maddelerine dayanarak dava açılmış ise de, söz konusu aracın davacı tarafından 7186 sayılı Kanun ve bu Kanun uyarınca çıkarılan yönetmelik uyarınca özel tüketim vergisi ödenmek suretiyle geri alındığını, bu haliyle ortada zarar halinin varlığından söz edilemeyeceğinden davanın bu yönüyle de reddedilmesi gerektiğini, sonuç olarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, davanın reddine karar verilmesinin, haksız icra takibi nedeniyle davacı aleyhine takibin %20 si oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmektedir.
DELİLLER : Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı dosyası, faturalar, Bakırköy …….. Noterliğinin 01/03/2018 tarihli ……. yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi, Beyoğlu …….. Noterliğinin 27/03/2019 tarihli …….. yevmiye numaralı ihtarnamesi, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, satım sözleşmesine konu araçta bulunan hukuki ayıp nedeniyle davacının ödemek zorunda kaldığı özel tüketim vergisinin davalıdan tahsiline yönelik başlatılan Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü’nün ……. sayılı icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 33.021,00.-TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 avans faizi ile birlikte tahsili ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan gümrük alanında uzman bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi ……….. 15/03/2021 havale tarihli raporunda; davaya konu aracın ithaline konu verilen beyanın Gümrük Yönetmeliğinin 113 madde hükmü kapsamında, beyanın bağlayıcılığı ilkesi ile; gümrük kanununun 3. Maddesi 8/b fıkrası ile “Gümrük yükümlüsünün” ve 17 fıkrası ile “Beyan sahibinin” ithalatçı dava dışı ………. olduğu, noksan alınan vergiler nedeniyle ÖTV yönünden tahsili cihetine gidilmiş olduğundan, ÖTV mevzuatı gereği aracın ilk satışı ile iktisap sahibinin sorumlu olması gerektiği, dolayısıyla noksan alındığı tespit edilen vergilere karşı, gümrük mevzuatının uygulanması bakımından, ………. Gümrük Müşavirliği Ltd. Şti ve davalı … Dantel Teks. Aksesuar Ürünleri & İth. …’ün sorumlu ve de yükümlü olmadığı, Gümrük idaresince eksik ödendiği tespiti ile tahakkuk ve tahsil olunan 33.021,00 TL verginin aslen aracın ilk iktisap sahibinden tahsilinin gerektiği, davacı yan bu tutarı talep etmekte haklı gözükmekle birlikte, talep ettiği kişinin de iyiniyetli üçüncü kişi olduğu, oluşan mağduriyet bakımından zincirlemeye gidilecek olduğunda, davacı yanın davalıya, davalı yanın …’e, …’ün ……’e şeklinde bir zincir oluştuğu, somut uyuşmazlıkta; taraflar bakımından hukuki değerleme gerektiren bir durum mevcut olup, konu hakkında nihai değerlendirmenin mahkemenin takdirlerinde olduğunu bildirmiştir.
Borçlar Kanunu 219. maddesi ”Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.” şeklindedir.

Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafça ……. plakalı ……. şasi numaralı, 2013 model ……. marka E250 tipi binek aracın satımına ilişkin doğmuş bulunan özel tüketim vergisinin davalıdan tahsiline yönelik başlatılan Bakırköy ………. İcra Müdürlüğü’nün ……… sayılı icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep edildiği, aracın davalı tarafından davacıya satıldığı ve Yeşilköy Gümrük Müdürlüğü tarafından 08/02/2019 tarihinde ……. numaralı, (7) nolu kararı ile “..Türkiye’ye girişi öncesinde yurtdışında trafik tescil kaydının bulunduğu tespit edilmiştir” gerekçesine dayalı olarak Gümrük Kanunu 235/1-235/4 ve 95/7606 sayılı İthalat Rejimi Kararının (7.) maddesi gereğince aracın trafik kaydına satılamaz şerhi işlenmesine, el konulmasına ve son olarak mülkiyetinin kamuya geçmesine karar verildiği, 7146 sayılı Kanun ve bu Kanun uyarınca çıkarılan yönetmelik uyarınca ÖTV bedelinin %25’i olan 33.021,00-TL davacı tarafından ödenmek suretiyle aracın geri alındığı hususlarında ihtilaf bulunmadığı, davalı satıcının satılan ürünlerini Borçlar Kanunu 214 ve devamı maddeleri gereğince zapta karşı alıcıya karşı sorumluluğunun bulunduğu, dava konusu aracın davalıdan satın alınmış olması nedeniyle satıcının üründe bulunan ayıpların varlığından haberdar olmasa bile sorumlu olduğu, dava konusu aracın ithalat aşamasındaki sorunları nedeniyle el konulmasından bu nedenle davalının sorumlu olduğu, zapta karşı tekeffül hükümleri doğrultusunda davacının kendinden önceki satıcıya müracaat hakkı olduğu anlaşılmakla davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 33.021,00.-TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline (Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi 2015/16980 Esas – 20165042 Karar) (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi 2018/2432 Esas – 2021/266 Karar), davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının Bakırköy ……… İcra Müdürlüğünün ……… esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2-Davacı lehine 6.604,20 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, belirtilen bedelin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 2.255,66.-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 398,82.-TL harcın mahsubuyla bakiye 1.856,84.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40.-TL başvurma harcı, 398,82.-TL peşin harç olmak üzere toplam 453,22.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta/ tebligat/ bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 859,00.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 4.953,00.-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00.-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır