Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/567 E. 2022/59 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/567
KARAR NO : 2022/59

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2020
KARAR TARİHİ : 21/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında cari hesap ilişkisi bulunduğunu, müvekkili şirketin, davalı şirketin dava dışı şirket olan ………’ den aldığı siparişlerin dikimini yaparak davalı şirkete teslim ettiklerini, müvekkili şirketin davalı müvekkil şirkete fason üretim gerçekleştirdiğini ve söz konusu malları ayıpsız bir şekilde teslim ettiğini, bu mal teslimlerinin fatura ile birlikte gerçekleştiğini, satış faturalarının davalı tarafın ticari defterlerine de işlenmiş olduğunu, davalının ticari defterlerinin sayın mahkemece celp edilmesi halinde satışa konu 2 adet faturanın ve cari ilişkinin davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun görüleceğini, davalı şirketin 18.03.2019 tarih 162.788,60 TL bedelli 06.04.2019 tarih 87.870,64 TL bedelli 2 adet faturaya ilişkin bakiyenin 163.859,24 TL’lik borcunu müvekkili şirketin iyi niyetli görüşmelerine rağmen ödemediğini, ekte sunulan cari hesap özeti ile sabit olduğunu, davalı şirketin müvekkili şirkete cari hesap borçlarını ödememesi üzerine taraflarınca 29.08.2019 tarihinde Bakırköy ……… İcra dairesinin …….. esas sayılı dosyası ile 163.859,24 TL cari hesap alacağının davalıdan tahsili için talep edildiğini, davalının tebliğ edilen ödeme emrine itiraz ederek icra takibinin durduğunu, davalı borçlu tarafından 24.01.2020 tarihinde davacı müvekkile 73.577 TL bir ödeme yaptığını geri kalan kısmın ise şifahen yapılan görüşmelerde ödeneceği taahhüdünde bulunduğunu, kalan kısım için bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıklanan ve resen dikkate alınacak nedenler ile davalı borçlu tarafından yapılmış olan haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olmasından dolayı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, davacı müvekkilinin toplam 163.859,24 TL’lik alacağının 24.01.2020 tarihindeki 73.577,00 TL’lik ödemenin mahsup edilerek takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiştir.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davacının, cari hesap alacağından kaynaklanan alacağın tahsili talebiyle başlatılan Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün ……… E. sayılı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü’nün …….. E. sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 90.282,24 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 17/05/2021 havale tarihli raporunda; Davacı ikinci sınıf işletmenin bilanço usulüne tabii defter mükellefi olduğu, 30.06.2019 tarihi itibariyle vergi mükellefiyetini sona erdiği, 30.06.2019 tarihinden itibaren ticari defter tutmadıkları, 2019 yılının Haziran ayına sonuna kadar ticari defterlerini fiziki ortamda tuttukları, 6102 sayılı T.T.K nın 64/3 maddesi hükümleri gereği açılış tasdiklerini kanuni süresinde yaptırdıkları, yine aynı madde hükmüne istinaden yapılması zorunlu Yevmiye Defteri Kapanış tasdikini de kanuni süresinde yaptırdıkları, muhasebe ilkelerine uygun olarak ticari defterlerini tuttukları, davacı ikinci sınıf işletmenin 30.06.2019 tarihine kadar ticari defterlerinin 6102 sayılı T.T.K. hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu (H.M.K. md.222/2, davacı ikinci sınıf işletmenin 01.07.2019 tarihinden itibaren vergi mükellefi olmadığı, davacı taraf ile davalı şirket arasında 2019 yılının Mart ayında başlayan ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı tarafın icra takibine konu ettiği 18.03.2019 tarih ……. seri ve sıra numaralı 162.788,60 TL’lık , 06.04.2019 tarihli …….. seri ve sıra numaralı 87.870,64 TL’lık faturalar ile 03.04.2019 tarihinde davalı şirket tarafından davacı tarafa 70.000 TL tutarında yapılan ödemeyi ticari defterlerine usulüne uygun olarak kayıt ettikleri, davacı tarafın bu kayıtlardan sonra 30.06.2019 tarihinde vergi mükellefiyetinin sona erdiği, 30.06.2019 tarihinde ticari defterlerinden Yevmiye Defteri kapanış tasdikini yaptırdıkları, 30.06.2019 tarihinde Yevmiye Defteri kapanış maddesi kayıtlarında davalı şirketin 2 adet fatura ve 1 adet ödeme sonrası ((162.788,604-87.870,64) – (70.000.-TL)] = 180.659,24 TL tutarında davalı şirketten alacaklı göründükleri, dosya içeriğinde – davacı tarafın kabul ettiği – ticari defterler olmadan-kayıt dışı-davalı şirketin davacı tarafa 05.07.2019 tarihinde 16.800 TL, 24.01.2020 tarihinde ise 73.577,00 TL tutarında ödemeler yaptığı, davacı tarafın 30.06.2019 tarihinde mükellefiyetinin sona ermesinden kaynaklı olarak ticari defterleri olmadığından bu ödemeleri ticari defterlerine kaydedemedikleri, davalı şirketçe yapılan bu ödemeleri dosyaya sunmak kaydıyla belgelendirdikleri, ( icra takip dosyasında sunulu cari hesap ekstresi ile dava dosyası ekinde sunulu davalıı şirketin ödeme yaptığı banka dekontu) 30.06.2019 tarihli bakiye olan 180.659,24 TL’sından davalı tarafça yapılan, davalı tarafça kayıt altına alınamayan ödemelerin tenzil edilmesiyle [180.659,24 – ( 16.800 + 73,577)] – 90.282,24 TL tutarında davacı tarafın alacak bakiyesinin oluştuğu, davalı şirketin Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’ne yaptıkları itirazlarında takip alacaklısına herhangi bir borçlarının bulunmadığı iddialarına istinaden, davacı tarafın işini terk etmesinden, ticari defterlerinin olmamasından kaynaklı olarak, davacı taraf hesaplarında görünen alacak bakiyesi olan 90.282,24 TL tutarı kadar davacı tarafa ödeme yaptıklarına dair belge sunmaları gerektiği, dosyaya sunulu davalı şirkete ait Atışalanı Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 10.09.2020 tarihli ……… sayılı yazıları mahkemeye sunulan 2019 yılı Ba ve Bs formlarının incelenmesinde; Davalı şirketin davacı tarafa 5 adet belge karşılığı KDV hariç 47.715 TL tutarında mal veya hizmet satışında bulunduğu taraflarca düzenlenen faturaların tevkifatlı fatura olarak düzenlendiği varsayıldığında davalı şirketin davacı tarafa 96 5/10 Tevkifat oranı dikkate alındığında KDV dahil tahmini tutarın 49.623,60 TL olacağı, bu faturanın hangi tarihte düzenlendiğinin bilinemediği, davacı tarafa tebliği edildiğine dair bir bilgiye rastlanmadığı, davacı tarafın kapanış tarihi olan 30.06.2019 tarihinden sonra düzenlenmiş olması ihtimalinin göz ardı edilemeyeceği, davalı şirketin Ba formlarının incelenmesinde ise davalı tarafça düzenlenen 2 adet belge karşılığı olarak düzenlenen KDV hariç 241.018 TL tutarındaki faturaları ilgili vergi dairesine beyan ettiği, dosyaya sunulu davacı tarafa ait Atışalanı Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün ………. sayılı yazıları ile mahkemeye sunulan 2019 yılı Bs formlarının incelenmesinde; Davacı tarafın davalı şirket adına düzenlemiş olduğu 2 adet belge karşılığı 241.018 TL tutarındaki mal veya hizmet satışlarına ait faturaları bağlı bulunduğu ilgili vergi dairesine Bs formu ile beyan ettikleri, davalı şirket ile birbirilerini teyit ettikleri, davacı tarafa ait Ba formu sunulmadığından 7. Maddenin (a) bendindeki davalı şirket tarafından beyan edilen 5 adet belge karşılığı KDV hariç 47.715 TL tutarındaki beyan hakkında kanaat sahibi olunamadığı, tüm bu inceleme sonuçlarından sonra davacı tarafın ticari defter kayıtlarına ve kayıt dışı belgelere göre davacı şirketten 90.282,24 TL tutarında alacaklı göründükleri, davalı şirket tarafından 5 adet belge karşılığı olarak beyan edilen KDV dahil tutar olarak hesaplanan 49.623,60 TL’sının dikkate alınması gerektiği, davalı şirket tarafından düzenlenen ve BS formu ile beyan edilen 5 adet belgenin dikkate alınması halinde davalı şirketin davacı tarafa 90.282,24 – 49.623,60 TL = 40.658,64 TL tutarında borçlu olması gerektiği bildirilmiştir.
07/09/2021 tarihli Bilirkişi Ek Raporunda; Davalı şirketin faturaları karşı tarafa tebliğ ettiğini belgelemesi, hesap virman mutabakatının tarafların kabulünde sayılması halinde davalı şirketin davacı taraftan 21.774,83 TL tutarında alacaklı olması gerektiği, davalı şirket tarafından faturaların davacı tarafa tebliğ edildiğinin belgelenmemesi halinde hesap virman mutabakatının tarafların kabulünde olduğu gerçeği üzerinden 90.282,24 – 60.354,62 = 29.927,62 TL davacı tarafın davalı taraftan alacaklı olması gerektiği, davalı tarafça faturaların tebliğinin belgelenmemesi, hesap virman mutabakatının davacı tarafça kabul etmemesi bakımından davacı tarafın davalı şirketten 90.282,24 TL tutarında alacaklı olması gerektiği bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında bulunan ticari ilişki neticesinde oluşan cari hesap alacağına dayalı olarak davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalı tarafça itiraz edilmesi ile eldeki itirazın iptali dosyası kapsamında, davacı ve davalının ticari ilişkisinin bulunduğu, bu ilişki sonucu aralarında oluşan cari hesap ve alacak borç ilişkisinin tespiti amaçlı tarafların ticari defterleri ve vergi beyannamelerinin incelenmesi için, bağlı bulundukları vergi dairelerinden ba-bs formaları istenmiş ve taraflara defterlerini bilirkişi incelemesine sunmaları için ihtarlı süre verilmiş ise de, davacının ikinci sınıf işletmenin 30.06.2019 tarihine kadar ticari defterlerinin 6102 sayılı T.T.K. hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu (H.M.K. md.222/2, davacı taraf ile davalı şirket arasında 2019 yılının Mart ayında başlayan ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı tarafın icra takibine dayanak olarak konu ettiği 18.03.2019 tarih ……… seri ve sıra numaralı 162.788,60 TL’lık , 06.04.2019 tarihli ………. seri ve sıra numaralı 87.870,64 TL’lık faturalar ile 03.04.2019 tarihinde davalı şirket tarafından davacı tarafa 70.000 TL tutarında yapılan ödemeyi ticari defterlerine usulüne uygun olarak kayıt ettikleri, davacı tarafın bu kayıtlardan sonra 30.06.2019 tarihinde vergi mükellefiyetinin sona erdiği, 30.06.2019 tarihinde ticari defterlerinden Yevmiye Defteri kapanış tasdikini yaptırdıkları, 30.06.2019 tarihinde Yevmiye Defteri kapanış maddesi kayıtlarında davalı şirketin 2 adet fatura ve 1 adet ödeme sonrası 180.659,24 TL tutarında davalı şirketten alacaklı göründükleri, dosya içeriğinde, tarafların kabulünde olan davalı şirketin davacı tarafa 05.07.2019 tarihinde 16.800 TL, 24.01.2020 tarihinde ise 73.577,00 TL tutarında ödemeler yaptığı, davacı tarafın 30.06.2019 tarihinde mükellefiyetinin sona ermesinden kaynaklı olarak ticari defterleri olmadığından bu ödemeleri ticari defterlerine kaydedemedikleri, davalı şirketçe yapılan bu ödemeleri dosyaya sunmak kaydıyla belgelendirdikleri, 30.06.2019 tarihli bakiye olan 180.659,24 TL’sından davalı tarafça yapılan, davalı tarafça kayıt altına alınamayan ödemelerin tenzil edilmesiyle, 90.282,24 TL tutarında davacı tarafın alacak bakiyesinin oluştuğu, davalı ise her ne kadar ödemede bulunduğunu iddia etmiş ise de, davalı şirkete ait Atışalanı Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 10.09.2020 tarihli 2019 yılı Ba ve Bs formlarının incelenmesinde; davalı şirketin davacı tarafa 5 adet belge karşılığı KDV hariç 47.715 TL tutarında mal veya hizmet satışında bulunduğu ancak bu faturaların hangi tarihte düzenlendiğinin bilinemediği, davacı tarafa tebliği edildiğine dair bir bilgiye rastlanmadığı, davacı tarafın kapanış tarihi olan 30.06.2019 tarihinden sonra düzenlenmiş olması ihtimalinin göz ardı edilemeyeceği, zira bu belgelerin davacının kayıtları ile teyit edilemediği ve yine süresinde ibraz edilmeyen delillere davacı tarafından muvaffakat edilmediği de dikkate alınarak, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 90.282.,24 TL fatura ve bakiye cari hesaba dayalı alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın %20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile 90.282,24 TL asıl alacak yönü ile takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen asıl alacak üzerinden hesap edilen %20 icra inkar tazminatı olarak 18.056,44 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 6.167,17 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 722,50 TL harcın mahsubuyla bakiye 5.444,67 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 722,50 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 784,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 834,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-AAÜT gereğince hesap edilen 12.526,81 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/01/2022

Katip ………
(e-imzalıdır)

Hakim ……….
(e-imzalıdır)