Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/487 E. 2021/219 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/487 Esas
KARAR NO : 2021/219

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2020
KARAR TARİHİ : 24/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davalı şirket aracılığıyla dava dışı ……. Denizcilik Konteyner Hat İşletmeciliği Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden taşıma hizmeti aldığını, bu hizmete istinaden düzenlenen faturalara ilişkin bedeli davalıya ödediğini, ancak davalı şirketin, dava dışı ……. Denizcilik Konteyner Hat İşletmeciliği Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne olan ödeme borcunu yerine getirmediğini ve dava dışı şirketin söz konusu ödemeyi müvekkili şirketten talep ettiğini, sonrasında müvekkili şirket tarafından dava dışı ……. Denizcilik Konteyner Hat İşletmeciliği Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne mükerrer ödeme yapmak zorunda kalındığını, mükerrer olarak yapılan ödemenin tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalarda kendini vekille temsil ettirmiştir.
Dava, davacının, taşıma sözleşmesi kapsamında mükerrer yapılan ödemeden kaynaklanan alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 48.513,50 USD asıl alacak, 580,17 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 49.093,67 alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 03/02/2021 havale tarihli raporunda; davacının, taşıma işleri organizatörü-davalı ile yaptığı sözleşme gereği, davalının akdi taşıyan sıfatı ile üstlendiği taşımanın tam navlun alacağını ödediğini, davalının navlun sözleşmesi için gerekli konteyner ve hat taşıması işini dava dışı ……. firması ile organize etmesine karşın navlun ve oluşan masrafları ödememesi sebebi ile; davacının “fiili taşıyan” ……. firmasına 48.140,00 USD karşılığı 328.555,50 TL ödemek durumunda kaldığı, davacının ödeme tarihi 28.04.2020 tarihinde 328.555,50 TL karşılığı USD miktarı ise 46.862.19 USD hesaplandığı, icra dosyasında 48.513,50 USD artı 580,17 USD fiili ödeme tarihinden itibaren işlemiş faiz talebinin dosya kapsamına uymadığı, bu çerçevede davacının davalı tarafından üstlenilen taşımada, bunu gereği gibi ifa etmediği için katlandığı tüm ödemeyi davalıya yansıtmakta haklı olduğu, bunun miktarının da protokol tarihine göre 48.140,00 USD, ödeme tarihi kuruna göre 46.862.19 USD hesaplandığı, davacının bu kapsamda talep edebileceği miktarın 48.140,00 USD veya 328.555,50 TL’den fazla olamayacağı, takip konusu alacağın sözleşmeye aykırılık kaynaklı zarar yansıtma sebebine dayandığı, buna göre faiz ve icra inkar tazminatı taleplerinin mahkemece değerlendirilebileceğini bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalının taşıma işleri orginazatörü, davacının taşıtan, dava dışı ……. firmasının fiili taşıyan olduğu taşıma sürecinde fiili taşıyanın hapis hakkını kullanması nedeniyle taşıtan olan davacının daha önce davalıya 6 adet fatura bedelini ödemiş olmasına rağmen mükerrer olarak tekrardan ödeme yapmak durumunda kaldığı, dosyaya sunulan konşimentonun örnekleri incelendiğinde navlun sorumluluğunun taşıtana ait olduğu anlaşılmıştır. Dava dışı ……. firmasının karşısında akdi olarak konşimentolara göre ödeme yükümlülüğü davacı üzerinde olup, davacı, dava dışı taşıma işleri organizatörüne navlunu tam ödemiş ise iade talebi yerinde olacaktır. Davalı sadece aracılık işi için komisyon ücretine hak kazanmış olacaktır. Davacı ve davalının BA – BS formları ve dosyaya ibraz edilen ödeme kayıtları dikkate alındığında davacının fatura karşılığı davalı firmaya navlun dahil taşıma işleri bedelini ödediği ancak davalı tarafça, dava dışı …….’a ödeme yapılmadığından davacının aynı iş için tekrardan 48.140,00 USD ödemek durumunda kaldığı, ödenen bu bedelin davalının sözleşmeye aykırı davranmasının sonucunda ortaya çıkan zarar olup, davacının, davalıdan tahsil talebinde haklı bulunduğu kanaatine varılarak 48.140,00 USD asıl alacak yönünden ve dava dışı …….’a 28/04/2020 tarihinde yapılan ödeme ile takip tarihi olan 19/06/2020 tarihi arasındaki 50 günlük süre yönünden davacının işlemiş faiz talebi de yerinde olduğu anlaşılmakla davacının yıllık %4,5 USD olarak talep etmiş olduğu işlemiş faiz mahkememizce resen hesaplanarak 308,62 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 48.448,62 USD yönünden davalının, takibe itirazının iptali ile takibin hükmedilen alacak yönünden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dava, İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi mükerrer yapılan ödemeden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 48.140,00 USD asıl alacak, 308,62 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 48.448,62 USD yönünden davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin hükmedilen alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca en yüksek temerrüd faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 65.114,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 22.240,10 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 4.129,21 TL harcın mahsubuyla bakiye 18.110,79 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 4.129,21 TL peşin harç olmak üzere toplam 4.183,61 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 897,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 858,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 31.240,23 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/02/2021

Katip …

Hakim …