Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/436 E. 2021/406 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/436 Esas
KARAR NO : 2021/406

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/07/2020
KARAR TARİHİ : 31/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; kaçak elektrik faturasından kaynaklı alacağın tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kaçak elektrik kullanmadığını, kaçak elektrik kullanım tutanağında …… ismiyle tutanak tutulup, fatura tahakkuk ettirilmişken 11/09/2018 tarihinde tek taraflı komisyon kararı ile müvekkilinin fiili kullanıcı olduğu iddia edilerek borç tahakkuk ettirildiğini, müvekilinin mahalle hiçbir ilgisinin olmadığını, hiçbir tutanakta isim ve imzasının geçmediğini, müvekkilinin ilgisiyle ilgili herhangi bir delil sunulmadığını, dava dosyasına davacı tarafından …..Tekstil … Ltd. Şti’ne ait vergi levhasının sunulduğunu, müvekkiline yöneltilen kaçak elektrik kullanımı ile ilgili hiçbir hukuki, fiili ve mali bir delil olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, kaçak elektrik borcundan kaynaklanan fatura alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak kaçak elektrik bedeli, gecikmiş gün faizi, faizin KDV’si olmak üzere toplam 101.599,77 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmıştır.
Her ne kadar davalı hakkında 06/07/2018 tarihli tutanağa istinaden kaçak elektrik kullanımı nedeniyle takip başlatılmış ise de, 06/07/2018 tarihli tutanakta kullanıcı olarak ……’ın adının yer aldığı, daha sonra 30/07/2018 tarihli ekip görüşü doğrultusunda davacı kurumun 11/09/2018 tarihli komisyon raporu ile zabıt tanzim edilen ……’ın mal sahibi olduğu, fiili kullanıcının ise … isimli şahıs olduğu tespit edildiğinden zabıttaki kallanıcı adının … olarak düzeltilmesine karar verildiği görülmüştür. Karara dayanak ekip görüşünde “çevre araştırmasında ilgili mahâli …’ın işlettiği tespitine yer verilmiş ise de buna ilişkin araştırmaya dair herhangi bir belge olmadığı, sadece soyut beyan olduğu, çevre araştırmasında kimin beyanının alındığı dahi belirtilmediği, kaldı ki, tutanak tarihinin 06/07/2018 olduğu, ……’a ait …..Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin vergi levhasında işyeri adresi olarak tutanakta belirtilen adresin yer aldığı, işe başlama tarihi olarak 24/07/2018 tarihinin belirtildiği, dosyada celbedilen Ticaret Sicil Müdürlüğü müzekkere cevabında da “Tasfiye Halinde ….. Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait sözleşmenin tescil tarihinin 24/07/2018 olduğunun belirtildiği, vergi levhası, ticaret sicil kaydı bir bütün olarak değerlendirildiğinde davalının, tutanak adresinde resmi kayıtlara göre işe başlama tarihinin 24/07/2018 olduğu, kaçak elektrik tutanak tarihinin ise bu tarihten önceki 06/07/2018 tarihi olduğu, bunun aksinin yani tutanak tarihinde davalının fiili kullanıcı olduğu hususunun davacı tarafça ispat edilemediği anlaşıldığından davanın reddine, davacının takibinde kötü niyetli olduğu davalı tarafça ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Davalının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.227,08 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.167,78 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 13.601,98 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31/03/2021

Katip …

Hakim …