Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/419 E. 2021/553 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/419 Esas
KARAR NO : 2021/553

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/07/2020
KARAR TARİHİ : 26/05/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı ……… arasında düzenlenen 27/04/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’ne diğer davalı ………’ın kefil olarak imza attığını, kredilerin taksitlerinin vadesinde ödenmemesi nedeniyle borçlulara ihtar gönderildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağının tahsili amacıyla davalılara karşı Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalıların dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalıların %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ……… açısından banka kayıtları celbedilip inceleme yapıldığında, borçlu olmadığının anlaşılacağını, müvekkili ……… hakkında ise müvekkilinin kredi borcu ve kefaletinin söz konusu olmadığını, geçerli bir kefalet akdi olmadan takip yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, 27/04/2016 düzenleme tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nde müvekkilinin kendi el yazısının olmadığını, yalnızca imzasının bulunduğunu, bu nedenle yasanın amir hükümlerine uygun kefalet akdi bulunmadığından davanın her iki müvekkili yönünden de reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacının, davalı ………’ın borçlu olarak ………’ın kefil olarak imzalamış oldukları genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili talebiyle başlatılan takibe vaki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ………. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalılar aleyhinde dayanak 129.441,47 TL asıl alacak, 8.593,08 TL işlemiş temerrüt faizi, 709,14 TL bsmv, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 139.153,67 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 19/04/2021 havale tarihli raporunda; davacı banka ile davalı asıl kredi borçlusu/kredi lehtarr ………-Reklam ve Yayıncılık şahıs firması arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedildiği, işbu sözleşmeyi davalı/kefîlinde müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle, davacı bankanın davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu kanaati edinildiği, davalı/kefilin sorumluluğu, davalı kefilin kefalet sözleşmesinde gösterilen kefalet limitleri toplamının 275.000,00 TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan asıl borç toplamının 129.441,47 TL olduğu, dolayısıyla hesaplanan asıl borcun kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefilin hem kendi ve hem de davalı kredi lehtarı şahıs firmasının temerrüdü ve bunun hukuki sonuçlarından defayı kefalet limitiyle sınırlı olmaksızın borcun tamamrndan müteselsilerı sorumlu olduklarının düşünülebileceği(Lütfen bkz: TBK 589 m. mülga B.K 490.m nın sayın yargı makamınca değerlendirilebilineceği), takif tarihi itibariyle yapilan hesaplama da 129.441,47 TL asıl alacak, 8.593,08 TL işlemiş faiz, 513,12 TL BSMV, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 139.153,67 TL olduğunu, mahkemece raporun benimsenmesi halinde; fazlaya ilişkin 196,02 TL il39,349.69 – 139.153 67 =0 reddi durumunda, takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı 129.441,47 TL’si tamamen ödeninceye kadar yıllık %27,30 oranında sözleşmesel temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği, davalı kefilin TBK’nun 584 m. hükmü uyarınca evli mi ya da bekar mı olduğunun açıklanmaya muhtaç olduğu düşünülmekte olduğunu, davalı vekili borcun ödendiğini her ne kadar iddia etmekte ise de borcun ödendiğini tevsik eden herhangi bir delil sunulmamış olduğu için, davacı bankanın ekstra ve kayıtlarına İtibar edilmek durumunda olunduğu, …….. Fonu A.Ş. kefaleten tazmin ettiği bedel yönünden; Kredi garanti fonunun kefaletiyle kullandırılan kredi borcuna karşılık anılan kurum (KGF) tarafından davacı bankaya dava tarihinden (10.07.2020) sonra olmak üzere 20.01.2021 tarihinde 52.456,13 TL ve 16.02.2021 tarihinde 47,638,29 TL olmak üzere davacı bankaya toplam 100.094,42 TL tazminat ödemesi yapıldığını, davacı banka kefalet protokolü kapsamında, tazmin edilen işbu bedelin davalılardan tahsil edilmesinde sözleşmesel olarak yetkili ve sorumlu pozisyonunda bulunduğu, yani davacı banka tazmin edilen bedel bakımından takibe aynen devam etme yükümlülüğünün bulunduğunu, dolayısıyla gerek kefalet protokolü ve gerekse de Bakanlar Kurulu Karan çerçevesinde davacı bankanın takibe devam etme hak ve yetkisi bulunmakta olduğunu bildirmiştir,
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporları, içeriğine göre; davacı banka ile davalı ……… şahıs firması arasında 250.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalı ………’ın 275.000,00 TL kefalet limiti kapsamında müteselsil kefil sıfatıyla imzasının olduğu görülmüştür. Davalı tarafça kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğu ve ikinci bir sözleşme bulunduğu belirtilmekle birlikte dosyada bulunan kefalet sözleşmesindeki imzanın inkar edilmediği, davalı tarafça sonradan yeni bir kefalet sözleşmesi düzenlendiğine ilişkin iddialarda bulunulmuş ise de banka kayıtları üzerinde inceleme yetkisi verilen bilirkişi tarafından yapılan incelemede ayrı bir kefalet sözleşmesi olduğu yönünde bir tespitin yapılmadığı, bahse konu sözleşmenin davalı ……… tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı bildirilmiştir.
Davalı kefil imzaya itiraz etmemiş olup, ayrı bir sözleşme imzalandığı iddiasını da ispat edememiştir. Davalı sözleşmenin düzenlendiği tarihte, uyaptan alınan nüfus kaydına göre bekar olup, eş rıza beyanına gerek olmadığı, TBK 583.maddesinde düzenlenen kefaletin şartlarının somut olay yönünden yerinde olduğu, bankadan temin edilen hesap ekstrelerine ve ödeme planlarına göre ödenmeyen ana para tutarları ile alacak kalemlerinin banka kayıtlarıyla uyumlu olduğu, kat ihtarnamesiyle talep edilen alacak kalemlerinin yerinde olduğu yaptırılan bilirkişi incelemesiyle tespit edilmiş olup, mahkememizce istinaf denetimine elverişli olup, mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen miktarlar uyarınca davacının davasında haklı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü 129.441,47 TL asıl alacak, 8.593,08 TL işlemiş temerrüt faizi, 513,12 TL bsmv, 606,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti olmak üzere toplam 139.153,67 TL yönünden davalıların Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin hükmedilen alacak yönünden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 27.830,73 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 9.505,58 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.682,79 TL harcın mahsubuyla bakiye 7.822,79 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 1.682,79 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.737,19 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 991,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 990,23 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 17.169,60 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 178,28 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili, davalı vekili ve davalı asil ………’ın yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/05/2021

Katip …….

Hakim ……….