Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/381 E. 2022/614 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/381 Esas
KARAR NO : 2022/614

DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 18/06/2020
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
KARARINYAZILDIĞI TARİH : 04/07/2022
Mahkememize tevzi edilen davanın dosya üzerinde yapılan incelenmesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ağırlık olarak servis taşımacılığı sektöründe faaliyet gösterdiğini, keşideci ……. Taşımacılık Otobüs Terminal İşletmeciliği Otomotiv ve İnş San. Tic. Ltd. Şti’nin ticari ilişkileri kapsamında düzenleyip müvekkiline vermiş olduğu …… Bankası’nın ….. şubesinden …… numaralı sıralı olarak tanzim edilip verilen toplam 7 adet çek yaprağının bulunduğunu, bir kamu ihalesini alan müvekkili şirketin, henüz vadeleri gelmeyen bu çekleri ödeme aracı kullanacak şekilde araç kiralama işi ile ilgili pek çok firma ile görüşmeler yapıldığı, bu nedenle de çeklerin güveniliği ve karşılığını teyit etmelerini sağlamak amacıyla da fotokopilerini çekerek görüşme yaptıkları firmalarla paylaştıklarını, çeklerin toplam değerinin 1.750.000,00-TL olduğunu, görüşme yaptıkları firmalardan birinin davalılardan ……. Ltd. Şti olduğunu, davalı bu şirketle yapılan yüz yüze görüşmelerde belli şartlarda anlaşmaya varıldığını, sözleşmenin (4.1) maddesine göre işe başlama tarihi 10.11.2019 olup, bitim tarihinin 10.02.2020 olduğunu, ayrıca (4.2) maddesine göre “iş bitiminde yüklenici tarafından düzenlenecek faturaya istinaden 4.3 maddesinde yer alan ödeme şekli ile hizmet bedeli ödenecektir.” hükmünün yer aldığını, bu ödemelerin iş bitiminden sonra yukarıda yazılı çeklerle yapılacağının kararlaştırıldığını, ancak davalı ……. Ltd. Şti’nin işbu sözleşme ile yüklendiği hizmeti yerine getirmediğini ve işi hiç başlatmadığını, bu nedenle çeklerin işbu davalı firmaya teslim edilmediğini, zaten basiretli tacir olarak sözleşmede açıkça yazılı olduğu halde buna aykırı olarak bu kadar yüksek tutarlı çeklerin teslim edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalı ……., sözleşme gereği edimini yerine getirmeyince müvekkili şirketin mağduriyetini giderebilmek adına başka kanallarla araç temin ettiğini, bu ödemeleri işbu çeklerle yapmak istediğinde çeklerin şirket merkezinde olmadığının tespit edildiğini, çalınmış olacağı ihtimaliyle Bandırma …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açtığını ve teminat karşılığında ödeme yasağı tedbiri alındığını, gelinen noktada müvekkil şirketin davalı ……. firması tarafından nasıl zarara uğratılmaya çalışıldığı, çeklerin müvekkili şirketin iradesi dışında elde ederek cirolamak suretiyle başka kişilere devrettiğinin bu şekilde ortaya çıktığını, çek iptali dosyasına sunulan müvekkili şirkete kesilmiş görünen faturadan da müvekkili şirketin mahkemeye sunulduğunda haberdar olduğunu, müvekkili şirkete gönderilmemiş ve ayrıca zaten bir karşılığı olmayan bu faturanın müvekkili şirket tarafından kabul edilmediğini, davalı ……. firmasının müvekkili şirketten diğer davalılara devredebileceği hiçbir alacağı olmadığını, diğer davalılar vekilleri aracılığıyla Bandırma ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyaya müdahale talebinde bulunarak müvekkilinin kaybettiği (çaldırdığı) çeklerin davalı …… Petrol Ltd. Şti’de olduğunu beyan ettiklerini, bu sebeplerle müvekkili şirketin davalılara borçlu olmadığının tespiti ile iradesi dışında elinden çıkan 25.03.2020 keşide tarihli …… 23.05.2020 keşide tarihli …… numaralı, 28.05.2020 tarihli ….. numaralı, 27.04.2020 tarihli …. numaralı, 24.06.2020 tarihli …… numaralı ve 27.07.2020 tarihli …… numaralı çeklerin müvekkil şirkete iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 25/09/2020 tarihli cevaba cevap dilekçesinde, davalı …’nin yetki itirazına bir diyeceklerinin olmadığını, davalıların birden fazla olması itibariyle İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu hususunun doğru olduğunu ve takdirin mahkemede olduğunu belirtmiş olup, bu beyanını 16/06/2022 tarihli celsede de tekrar etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar …… Petrol İnşaat Taahhüt Pazarlama Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal süresi içerisinde açılmadığını, davanın, dava şartı olan arabuluculuk başvurusu yapılmaksızın açıldığını, mahkemenin yetkisiz olduğunu ve davanın İstanbul Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, müvekkillerinin iyi niyetli 3.kişi hamil durumunda olduğunu, müvekkillerine herhangi bir husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının, dava konusu çeklerin müvekkili eline usulsüz bir şekilde geçtiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin dava konusu çekleri ciro yoluyla iktisap ettiğini, dava konusu çeklerin veriliş nedeni olan sözleşme hükümlerinin eksiksiz ifa edildiğini, söz konusu iddiaların müvekkili yönünden herhangi bir bağlayıcılığı olmadığını, iş bu davanın müvekkilinin alacaklarını sürüncemede bırakmak amacıyla açıldığını ve davanın yetkisiz mahkemede açıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının rıza hilafına elden çıktığı iddia olunan çeklerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti ile çeklerin iadesi istemlerine ilişkindir.
Bilindiği üzere, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi (davanın mesmu, yani dinlenebilir olabilmesi) bazı şartların tahakkukuna bağlı olup bunlara dava şartları denir. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil davanın esasını girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
Mahkeme, hem davanın açıldığı günde hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar var olmalıdır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkeme davanın mesmu (dinlenebilir) olmadığından reddetmesi gerekir.
Yetkinin kesin olduğu hallerde kamu düzeninden olması nedeniyle dava şartları arasında sayılmıştır. (HMK 114/1-ç)
Mahkememizin yetkisine yapılan itirazın değerlendirilmesinde ise taraflar arasında akdedilen 01/11/2019 tarihli sözleşmenin 7.1.maddesi ile İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığı belirtilmiş olup HMK’nun 17. Maddesinde tacirler ve kamu tüzel kişilerinin aralarında doğmuş ve doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında sözleşme ile mahkemeleri yetkili kılabilecekleri aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşme ile belirtilen mahkemede açılacağı, olayda tarafların tacir olduğu, sözleşme ile İstanbul Mahkemeleri’nin yetkili kılındığı ve davacı vekilince de gerek sunduğu cevaba cevap dilekçesi, gerek 16/06/2022 tarihli celsedeki beyanından da anlaşıldığı üzere yetki itirazı hususunu mahkemenin takdirine bıraktıkları anlaşılmakla, mahkememizin yetkisizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin yetkisizliğine dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle iki hafta içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevdiine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
2-HMK’nun 20. ve 331/2. maddeleri uyarınca iş bu kararın kesinleşmesine müteakip yasal süresi içerisinde talep üzerine dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemece hükmedilmesine,
3-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere yukarıda isimleri yazılı taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/06/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır