Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/359 E. 2022/26 K. 14.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/359
KARAR NO : 2022/26

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2020
KARAR TARİHİ : 14/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ……. no’lu …… Sigorta Poliçesi ile sigortalı …….’ün kullanımındaki ……. Mah. …… Sok. No: ….. D: …. Bahçelievler/ İstanbul adresindeki mahalde ……. marka su arıtım cihazının, kaçak yaptığı sonucunda da sigortalı dairede maddi hasar meydan geldiği, ekspertiz raporuna göre hasarın meydana gelmesinde sigortalı mahaldeki mutfak tezgahın altındaki ……. marka su arıtma cihazının patlaması sonucu zarar meydan geldiği, bu nedenle sigortalı mahalde meydana gelen zarardan davalının sorumlu olduğu, meydana gelen zarar nedeniyle 04/10/2018 tarihinde 5.430,00 TL ödeme yapıldığı, müvekkil şirketin sigortalısının hakları nedeniyle halef olduğunu, ödenen tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle rücüen tahsili için İstanbul ……. İcra Müdürlüğüne ……. E. Sayılı dosya ile borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın itiraz ettiğini, yapılan itirazın iptaline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesin arz ve talep etmektedirler.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket sigortalısı olan …….’ün evinde su basması sonucu oluşan hasarın, müvekkil şirketin su arıtma cihazından kaynaklanmadığını, davacı şirket iddialarını herhangi bir somut delile dayandırmadığını, cihazın montajında veyahut bakımlarında müvekkil şirketlerin herhangi bir kusuru bulunmadığını, su arıtma cihazı sahibi olan müvekkil şirket müşterilerinin cihaz bakımları periyodik olarak yapıldığını, olay sonrası düzenlenmiş olan görgü tespit tutanağında yer alan ifadelerin kesin bir sonuç çıkarılmayacak kadar muğlak ve yoruma açık olduğunu, servis hizmetinin hatalı olduğu iddiasında bulunan sigorta şirketinin bu iddiasını şüpheye mahal bırakmayacak şekilde ispatlaması gerektiği, su basması olayının hangi sebepten kaynaklı olduğu sunulan delillerden net olarak anlaşılamadığı, davaya konu olaydaki su basmasının sigortalının su tesisatındaki bir problemden veyahut suyun basıncının yükselmiş olmasından kaynaklanmış olması ihtimali yüksek olduğu, bu durumda malik sıfatıyla sigortalı ……. bu sebepten kaynaklı hasardan kusursuz sorumlu olduğu, müvekkil şirketin kusuru oranında sorumlu tutulabileceği, kusursuz sorumlu olmadığı, sunulan montaj ve servis hizmetinin hatalı olup olmadığının servis fişlerinin ve sair delillerin incelenerek belirlenmesi gerektiği, su basmasının müvekkil şirketlere ait su arıtma cihazından kaynaklanmamış olması sebebiyle davanın reddine, kötü niyetle, hiçbir somut delile dayanmadan, sırf haksız çıkar sağlamak amacıyla icra takibi başlatmış olan davacı şirketten, asıl alacağın yüzde 20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı alınarak müvekkil şirkete verilmesine, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmektedirler.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, davalı firmaya ait su arıtma cihazının patlaması sonucu davacı … şirketinin sigortalısına ödediği hasar bedelinin rücuen tahsili talebiyle başlatılan İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı icra takibine vaki itirazın iptali iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
İstanbul ……. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 5.812,82 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili için poliçeye dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak bilirkişi incelemesi ve keşif deliline dayandıklarından bilirkişi heyeti marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi heyetinin 13/10/2021 havale tarihli raporunda; 06/07/2018-06/07/2019 başlangıç ve bitiş tarihli; davacı …… tarafından düzenlenen …… Sigorta Poliçesi ile davadışı sigortalı: …….; taşınmazının sigortalandığı ve 30/08/2018 rapor tarihli Hasar Ekspertiz Raporu incelendiğinde; günümüzden takribi 3 sene önce 20/07/2018 hasar tarihli olarak “sigortalı dairenin aura marka su arıtma cihazının kaçak yaptığı ve konuta yayılan suların hasar meydana getirdiği beyan edildiği” şeklinde ifade edildiği; dava konusu dahili su hasarının ( 20.07.2018 ) poliçe vadesi içinde gerçekleştiği ve Yangın Sigortası genel şartları kapsamına göre teminat kapsamında yer aldığının görüldüğü, dava konusu su arıtma sisteminin dava dışı sigortalı tarafından ne zaman alındığına dair dosyada faturanın bulunmadığı, yetkili servis tarafından ne zaman devreye alındığına dair servis kaydı bulunmadığı, senelik bakımlarının yapılıp yapılmadığına dair belge bulunmadığı, garanti kapsamında mı hasarın meydana geldiğinin anlaşılamadığı, dosyada bulunan fotoğraflardan mutfak lavabosu ve bulaşık makinesi giderlerinin bir arada bulunduğu, su tesisatlarının da yer aldığı bir konumda ekspertiz raporunda arıtma cihazından bahsedilmesine karşın; diğer gidere bağlanan kısımlardan da meydana gelebileceği ve ekspertizin teknik olarak cihaza giriş mi yoksa çıkış taraflarından hasarın meydana geldiğinin net belirtilmemesi ve bu cihazların evde uzun süre bulunulmadığı durumlarda kesme vanası ile kapatılması gerektiği, yeni alınan cihazda da arka kısma erişmenin mümkün olmadığı, önceki cihazda da benzeri bir durum olabileceği; keşif sırasında sigortalı tarafından cihazın 10 yıllık olduğunun beyan edildiği, yıllık servis bakımlarının yapılıp yapılmadığı hakkında belge bulunmadığı, beyana göre 10 yıllık ekonomik ömrünü dolduran cihazlarda su akıtma durumlarının normal olabileceği; tüm bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda dava konusu hasarın kullanıcı kaynaklı olabileceği; Heyetimizin teknik görüşü olarak yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı … şirketinin sigortalısına yaptığı tazminat ödemesini, davalı yana rücu etme hakkı bulunmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; her ne kadar davacı, …… Sigorta Poliçesi ile sigortalısı olan …….’ ün ikametinde kullandığı, davalı markaya ait su arıtma cihazının su sızdırması sebebiyle uğradığı zararı ekspertiz raporuna göre 04/10/2018 tarihinde 5.430,00 TL olarak tazmin ettiği, dolayısıyla sigortalının haklarına halef olduğu sebeplerine dayanarak, meydana gelen zararın sorumlusu olarak davalıya karşı eldeki davayı ikame etmiş ise de; hasar meydana getiren olayın; davacının sigorta poliçesi ek sözleşme ile kapsamında bulunduğu ve ancak hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, olayın vukuu bulmasında davalının kusurlu olduğuna dair bir tespit yapılamadığı anlaşılmakla, dosya kapsamında, söz konusu su arıtma cihazının dava dışı sigortalı tarafından ne zaman alındığına dair bir fatura sunulmadığı, senelik bakımlarının yapılıp yapılmadığına ilişkin de bir belge bulunmadığı, sigortalının beyanına göre cihazın 10 yıldır kullanıldığı ve bu cihazların 10 yıllık ekonomik ömrünü doldurduktan sonra su akıtması yapabileceği hususları bilirkişi heyetince tespit edilmiş olduğundan, davacı vekilinin yeni bilirkişi raporun talebinin, mevcut rapordaki, hasarın cihazın gidere bağlanan kısımlarından meydana gelebileceği, ekspertiz raporuna göre hasarın, cihazın giriş çıkış noktalarından hangisinden kaynaklı meydana geldiğinin belirtilmediği ve yukarıda değinildiği raporda da açıklandığı üzere söz konusu cihazın kaç yıldır kullanıldığı, bakımlarının yapılıp yapılmadığına dair herhangi bir belge sunulmamış olmasından kaynaklı tespit yapılamadığı, yine bu aşamada daha önce sunulmamış belgelerin basit yargılama usulü gereğince dosyaya sunulamayacağı hususları neticesinde, dosyanın bu haline göre ek rapor ile de yeni bir değerlendirme yapılamayacağından bahisle reddine karar verilerek, alınan raporun hüküm kurmaya elverişli olduğuna kanaat getirilerek, dava konusu takibe dayanak olan hasarın dava dışı sigortalının kullanımı sonucu meydana gelmiş olabileceği ve hasarın davalının üretimi kaynaklı olduğunun tespit edilememesi sebepleriyle davanın reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiş ancak her ne kadar davalı tarafından kötüniyet tazminatı talebinde bulunulmuş, sehven bu talebine ilişkin hüküm kurulmamış ve talebinin, davacının davayı açarken kötüniyetli olduğuna dair dosya kapsamında bir delil bulunmaması sebebiyle reddi gerekmiş ise de, verilen hüküm kısmının değiştirilemeyeceğinden bahisle hükme müdahale edilemediğinden gerekçede açıklamayla yetinilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 70,21 TL harcın mahsubuyla bakiye 10,91 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/01/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)