Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/328 E. 2021/422 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/328
KARAR NO : 2021/422

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2020
KARAR TARİHİ : 02/04/2021
GEREKÇELİ KARAR YAZILMA TARİHİ : 06/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalı şirkete verilen servis hizmeti karşılığında servis bedeli olarak 31.05.2019 tarihli …… seri numaralı 97.940,00 TL tutarında açık fatura kesildiğini, davalı şirket tarafından 8 gün içinde faturaya itiraz edilmediğini ve faturayı ticari defterlerine işleyerek Mayıs 2019 dönemi KDV beyannamesi ile 2019-05 Ba bildirimi ile faturayı vergi dairesine bildirerek indirim konusu yaptığını, 24.07.2019 tarihinde İstanbul …… İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı icra dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalı-borçlu şirketin icra dairesinin yetkisinde ve borca itiraz ederek takibi durdurduğu, icra takibinin yetkili yer olan Büyükçekmece…… İcra Müdürlüğü ….. esas sayılı dosyasına taşındığını, ancak davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu, 24.07.2019 tarihinde başlatılan icra takibinden 2 hafta sonra 07.08.2019 tarihinde muhasebe elemanının faturayı sehven kayda aldığını iddia ederek vergi dairesine başvurduğunu ve faturanın beyannameden çıkartılarak düzeltme verildiğini, faturayı iade ettiğini 09.08.2019 tarihli 30332 yevmiye numaralı Büyükçekmece ….. Noterliği ihtarnamesi ile bildirdiğini, davalı şirkete faturaya 8 gün içerisinde itiraz etmediklerini ve iade süresinin geçtiğini, iadeyi kabul etmediklerini belirterek fatura bedelinin ödenmesi gerektiğini içerir Beşiktaş …… Noterliği ….. yevmiye numaralı 26.08.2019 tarihli ihtarname ile cevap verdiklerini iddia ederek ve fazlaya dair haklarını saklı tutarak, şimdilik 10.000 TL lik kısmının davalıdan alınıp davacıya verilmesini, ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 30.07.2019 tarihinden itibaren en yüksek ticari avans faizinin uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından davalı şirkete servis hizmeti verilmediğini, iddia edilen şekilde bir ödeme konuşmasının asla olmadığını, davalı şirkete herhangi bir servis hizmeti satışı olamadığı halde Asil …. ve Dan.Hiz.Ltd.Şti. adına 31.05.2019 tarih ….. numaralı Kdv dahil 97.940,00 TL olarak düzenlenen faturanın davalı şirket muhasebe kayıtlarına tamamen sehven kayıtlara girdiğini, bu durumun şirket müdürü tarafından fark edilmesi ile kayıtların düzeltilerek davacıya iade edildiğini, gönderilen faturanın şirket yetkilileri olmadığı anda geldiğini ve toplu olarak alınan faturalar arasında olan bu faturanın sehven 2019 Mayıs dönemi KDV1 beyannamesine dahil edilerek beyan edildiğini, ….. bildirim formuna sehven işlenerek vergi dairesine bildirildiğini, tespit edilen fatura ile ilgili …. ile ….. için vergi dairesine düzeltme verildiğini, gerçeğe aykırı olarak düzenlenen faturanın davalı şirket tarafından kayıtlara alınmadan önce iade edildiğini, fakat davacı şirket tarafından Beşiktaş ….. Noterliği 26.08.2019 tarih …… yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kabul edilmediğini, bu nedenle savcılığa şikayet zorunluluğunun hasıl olduğunu, taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunmadığını, davalı şirketin servis hizmet alımını …… Turizmden yaptığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı alacak talebine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
14/12/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin 2019 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığını, davalı şirketin 2019 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre, davalı taraftan alacağa konu 1 adet fatura ile 97.940,00 TL alacaklı olabileceğini, davalı tarafın kendi ticari defterlerine göre 1 adet faturayı kayıt altına almadığı dolayısı ile borçlu olmadığını, faturaların içeriği servis bedeli oluştuğunu, servis bedelinin verildiğine dair dosyada bilgi belge olmadığından ispata muhtaç olduğunu, davacı yan tarafından BS formunda bildirimde bulunduğunu, davalı yan BA bildirim formuna göre sehven bildiren faturanın düzeltme BA bildirim formu kayıtlardan çıkarıldığını, bu bağlamda iş bu 1 adet faturanın davalı bilgisi dahilinde olduğunu, ayrıca davalı yan BS bildirimin davacı yana 2019 yılında 1 adet KDV Hariç 83.000,00 TL bedelli faturaların davalı tarafından Maliyeye bildirimde bulunulduğunu, davacı tarafın dava tarihi olan 11.06.2020 tarihinden itibaren değişen oranlarda faiz talep edebileceğini bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacının davalıya servis hizmeti sunduğu, bu nedenle 31/05/2019 tarih, ….. numaralı, 97.940,00 TL tutarlı faturayı düzenlediği, tarafların incelenen ticari defterlerinde dava konusu faturanın usulüne uygun tutulmayan davacı ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, davalının usulüne uygun tutulmuş ticari kayıtlarında ise yer almadığı tespit edilmiştir. Davalı tarafından dava konusu yapılan fatura 25/06/2019 tarihinde Beylikdüzü Vergi Dairesine BA formu ile bildirildiği, davalı şirketin 07/08/2019 tarihinde ise ilgili faturaya ilişkin düzeltme beyanı verdiği ve Büyükçekmece ….. Noterliğinin 09/08/2019 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile faturaya itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Davacı ticari defterleri usulüne uygun tutulmamış, davalı yan akdi ilişkiyi, dava ve takip dayanağı faturayı kabul etmemiş ve ticari defterlerine işlememiş ise de, BA formunda mal ve hizmet alımı beyan edildiğinden, akdi ilişkinin varlığı ile davalının BA formunda belirtilen tutar kadar davacıdan mal ve hizmet aldığı karine olarak kabul edilmiştir. Davalı tarafın resmi bir kuruma dava konusu malları teslim aldığına yönelik beyanı kendisini bağlar. Davalı taraf, akdi ilişkinin bulunmadığını ya da aldığı mal ya da hizmetin bedelini ödediğini ispata yarar delil sunmamıştır. (Gaziantep BAM 11. H.D. 2020/310 E – 2020/1182 K.)
Bu nedenle, fatura düzenlenmiş olması tek başına hizmetin verilmiş olduğu anlamına gelmiyor ise de, basiretli bir tacir gibi davranması gereken davalının faturayı Ba formu ile bildirmesinin aradaki ticari ilişkiyi kanıtladığı, davalı bu bildirim için düzeltme beyanı vermiş ise de, düzeltme beyanının ödeme emrinin tebliğinden sonra verildiği ve faturaya itirazın ödeme emrinin tebliğinden sonra yapıldığı konusunda bir ihtilaf bulunmadığı, düzeltme beyannamesinin tarihinin icra takibinden sonra yapılmış olması dikkate alındığında, bu beyannamenin borçlar kurtulmak amacıyla verildiği ve geçerli kabul edilmemesi gerektiği, (“Öte yandan bu faturaların Ba formu ile Maliye’ye bildirildiği de tespit edilmiştir. Bu forma yönelik düzeltme beyanı verilmesi sonuca etkili değildir.” Yargıtay 19. HD. 05/07/2017 tarih, 2016/9749 E. 2017/5608 K.), davacının davasını ispatladığı kanaatine varılmakla, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kabulü ile; 10.000,00 TL ‘nin ödeme emrinin tebliği tarihi olan 30/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına,
2-Alınması gerekli 683,10 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 170,78 TL harcın mahsubuyla bakiye 512,32 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 170,78 TL peşin harç olmak üzere toplam 225,18 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 829,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır