Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/283 E. 2021/896 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/283 Esas
KARAR NO : 2021/896

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 09/06/2017
KARAR TARİHİ : 13/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan olan cari hesap alacağının tahsili için icra takibi başlattığını, takibin yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış olduğunu, yetki itirazının hukuka aykırı olduğunu, takibe konu alacağın ticari hesap alacağı olduğunu, ticari ilişki kapsamında kesilen faturaların ödenmediğini, takibe konu borcun esasen para borcu niteliğinde olup, TBK 89 gereği para borçlarının götürecek borçlardan olduğunu, davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmaya katılmamıştır.
Dava, davacının, cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün ………. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 4.148,60 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 29/12/2020 havale tarihli raporunda; davacının ticari defter, kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde, davacı ile davalı arasında akdedilen sözleşme ve bu sözleşme kapsamında tanzim edilen irsaliyeli fatura, defter kayıtlarına göre davalı şirket ile davacı arasında kredili mal satışından kaynaklı ( 2016 yılına ilişkin 10 adet faturanın ödenmemesi nedeniyle) takip tarihi itibariyle bakiye 4.148,60 TL alacağının bulunduğunun tespit edildiği, aksi davalı tarafça ispat edilmediği sürece, davacının icra takibinde talep edebileceği tutarın 4.148,60 TL’den ibaret olduğunu bildirmiştir.
Taraflar arasında çeşitli tarihlerde mal alım satımına ilişkin ticaret bulunduğu, davaya konu cari hesabın yaptırılan bilirkişi incelemesinde tespit edildiği üzere 2016 yılına ait 10 adet faturadan kaynaklı olduğu, faturaların irsaliyelerinde teslim alan imzalarının bulunduğu anlaşılmış olup, irsaliye faturasında ismi geçen kişilerin davalı çalışanı olup olmadığı, hususunda SGK’na müzekkere yazıldığı ve ……… ile ……….. ‘in davalı çalışanı olduğunun bildirildiği görülmüştür.
İmzalı irsaliyeli faturalardan bahisle davalı şirket yetkilisinin isticvabına karar verilmiş ve isticvab için yazılan talimata davalı tarafça icabet edilmemiştir.
İncelemeye sunulan defter ve belgeler ile tüm dosya kapsamına göre, davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 4.148,60 TL faturaya dayalı hesap alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 4.148,60 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün ……… esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 829,72‬ TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 283,39 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 70,85 TL harcın mahsubuyla bakiye 212,54 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 31,40 TL başvurma harcı, 70,85 TL peşin harç olmak üzere toplam 102,25 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.202,25 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/10/2021Katip …….

Hakim ……..