Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/227 E. 2020/729 K. 19.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/227 Esas
KARAR NO : 2020/729

DAVA : İtirazın İptali – Yargılamanın İadesi
DAVA TARİHİ : 11/03/2020
KARAR TARİHİ : 19/10/2020
KARAR YAZILMA TARİHİ : 05/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İade-i Muhakeme talep eden Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalının şirketinden bir kısım kozmetik ürün sipariş edip, bu ürünleri kendisine gönderdiğini, bu satışa ilişkin 02.05.2015 tarihli, ……. nolu fatura düzenlendiğini, ancak davalının aldığı ürünlerin bedellerini ödemediğini, buna ilişkin açmış oldukları itirazın iptali davasının Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. E. – …… K. sayılı dosyası ile görülerek davanın reddine karar verildiğini, dosyanın istinaf talebinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesi’nin ….. E. – ……. K. Sayılı 30/01/2020 tarihli ilamı ile reddedildiğini, HMK 374/ç,f,g,ğ,h ile 380/1. Maddeleri gereği yargılamanın yenilenmesi gerektiğini, mahkemece 03/08/2016 tarihli gerçeğe aykırı bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın reddi kararı verildiğini, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince istinaf nedenlerinin inceleme dışı bırakıldığını, mahkeme kararının davalı yanın haksız olarak zenginleşmesine neden olduğunu, davalı yanın hile ve desise içinde olduğunu, davalı yanın irsaliyeyi sakladığını ve inkar ettiğini, davalı yanın yemin defi ile doğruyu söyleyeceğinin mümkün olmadığını, bu nedenle yemin define karşılık tanık dinlenilmesinin uygun olacağını, şirketine ait olan uluslararası değerler ihtiva eden portföylerinin çalınması amaçlı İstanbul Barosu …… sicilli Av. …..’ın suç işlediğini, yargı yerlerini kasten iğfal ederek batırılmasına yol açtığını belirterek yargılamanın iadesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davalı taraf yargılamanın iadesi dilekçesine sunmuş olduğu cevabında ilgili mahkeme kararının 30/01/2020 tarihinde kesinleştiğini, yargılamanın yenilenmesi isteminin koşullarının oluşmadığını, davacının dosyaya sunmuş olduğu delilleri somutlaştırmadığını, faturanın ve sevk irsaliyesinin aslını sunmada ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını, müvekkilinin karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmasının mümkün olmadığını, başvuru sebeplerinin hiç birinin bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; yargılamanın iadesine yöneliktir.
Davacı vekilinin iade-i mukame talebine konu ettiği davanın Mahkememizin …… E- ….. K sayılı dosyası olduğu, davacısının iade-i muhakeme talep eden, davalısının da bu davanın davalısı olduğu, yapılan yargılama sonucunda 15/05/2017 tarihli hüküm ile davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesi’nin ….. E. – …… K. Sayılı 30/01/2020 tarihli ilamı ile davacı yanın istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine kesin olarak karar vermiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere yargılamanın yenilenmesi HMK 374 vd. maddelerinde düzenlenmektedir. HMK 374. maddesine göre yargılamanın iadesi, kesin olarak verilen veya kesinlemiş olan hükümlere karşı istenebilir. Yargılamanın yenilenmesine konu mahkememiz kararının temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşıldığından bu koşul yerine gelmiştir. Yine HMK 375.maddesi ise yargılamanın iadesi nedenlerini saymıştır. Bu sayılan nedenler sınırlı sayı ilkesi ile sayılmış olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilmesi mümkün değildir.
Davacı vekilinin gerek dava dilekçesindeki anlatımından gerekse ön inceleme duruşmasındaki beyanından yargılamanın yenilenmesi nedeni olarak ” sağlam, bilimsel ve hukuki olarak hazırlanmış bilirkişi raporunun hükme esas alınmaması, neden olarak gösterdiği anlaşılmaktadır. Ancak davacı vekilinin yargılamanın yenilenmesi için gösterdiği nedenler HMK 375. maddesinde belirtilen yargılamanın iadesi nedenlerinden biri değildir.
Her ne kadar davacı vekili, HMK 375/1-f maddesinde yer alan ” bilirkişi veya tercümanın hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı bulunduğunun sabit olması” ifadesinin mefhumu muhalifinden ” sağlam, bilimsel ve hukuki olarak hazırlanmış bilirkişi raporunun hükme esas alınmamasının” kendilerine yargılamanın yenilenmesi hakkını verdiğini savunmuş ise de az yukarıda belirtildiği gibi, MK 375.maddesinde sayılan yargılamanın iadesi nedenlerinin sınırlı sayı ilkesi ile sayılmış olması ve kıyas veya yorum yolu ile genişletilmesinin mümkün olmaması karşısında dinlenilmesine imkan bulunmaktadır.
Diğer yandan HMK 377. maddesinde yargılamanın iadesini talep süreleri belirlenmiş olup, belirtilen nedenlere göre talep süresi değişmektedir. Davacı vekilinin yargılamanın iadesi nedeni olarak gösterdiği nedenler HMK 375. maddesinde belirtilen yargılamanın iadesi nedenlerinden biri olmadığından süre yönünden ayrıca incelenmesine gerek görülmemiştir.
Yine yargılamanın iadesi talepli davalarda yargılamanın iadesinin yanı sıra önceki hükmün iptali ile önceki davadaki talebin neticei talep olarak belirtilmesi gerekli ise de varılan sonuç itibariyle bu durumun belirtilmesi ile yetinilmiştir.
Hal böyle olunca davacının yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yargılamanın yenilenmesi talebinin REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile hazineye irat kaydına, bakiyesinin davacıya iadesine,
3-Yürülükteki AAÜT gereğince hesap edilen 8.120,79 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,

4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstanbul BAM …… Hukuk Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı asil ve davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır