Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/212 E. 2022/79 K. 28.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/212
KARAR NO : 2022/79

DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 04/12/2014
KARAR TARİHİ : 28/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 31/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan 26/02/2014 tarihinde 164.800 TL bedelle 2014 model ……. marka ……. tipi otobüsü sıfır km olarak satın aldığını, araç satın aldıktan sonra yağışlı havada içine tavan bölümünden su girdiğini, serviste tamir edildikten sonra yine yağışlı havada araç içine su girdğini, aracın değişimi için ihrarname gönderdiklerini, Bakırköy …… Sulh Hukuk Mahkemesinin …… D.iş sayılı dosyasıyla delil tespiti yaptırdıkları ve otobüste meydana gelen tavan sacı çatlamasının ve içeriye su dolmasının imalat aşamasında yapılan kaynak, izolasyon ve boyama hatası olduğunun tespit edildiğini, ayrıca fren balata ışığının uyarı verip devamlı yandığını ayıplı aracın misli ile sıfır km değiştirilmesini mümkün olmaması halinde araç bedelinin ticari faiz ile beraber iadesini talep etmiştir.
Davalı ……. vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın su alma şikayetiyle bir başvurusu diğer şikayet konusu olan fren ikaz lambası ile ilgili olarak onarım yapılarak aracın davacıya teslim edildiğini, servis kayıtlarında aynı şikayetle 10 gün ara ile servise başvurulmadığını tavan çatlağı için bir kez başvurduğunu ve aracın sorunsuz olarak teslim edildiğini araçta bir üretim hatası olmadığını beyan etmiştir.
Davalı … … Ltd. Şti. davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, araç alımından kaynaklanan aracın misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi istemine ilişkin alacak davasıdır.
Mahkememizin 25/09/2017 tarih ……. esas …… karar sayılı dosyası İstanbul BAM …… Hukuk Dairesinin 23/01/2020 tarih ….. esas …… karar sayılı ilamı ile kaldırılmakla mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 15/04/2021 tarihli raporunda; İstinaf makamının, içtihadında, TBK md. 227 bünyesinde yer alan “.. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması halinde, durum bunu haklı göstermiyorsa, hâkim satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir…” hükmüne nazaran karar oluşturduğu anlaşılmaktadır. Bu hüküm, “Netice-i Talep İle Bağlılık İlkesi”nin özünden farklılaşmış olan ve kanunla, hâkime, somut duruma uygun karar oluşturma imkânı veren özellikli bir hükümdür. Esasen, sayın Bidayet Mahkemesinin daha önce verdiği ve İstinaf makamı huzuruna giden kararında, somut çekişmenin teknik yönünün gözetilerek kapsamlı bir karar verildiği anlaşılmaktadır. Ancak İstinaf makamının kararındarı sonra, yargılama usulüne dair gereklerin somut çekişme bakımından ne yönde işleyeceği Mahkemeye ait bir yön olmakla, İstinaf makamının işaret ettiği yönle ilgili olarak (…ve serdedilecek mütalaa yönünden, takyit edici olma vasfını haiz olmayan…) bir durumun üzerinde durulması gerektiği anlaşılmaktadır. Asli takdir tamamen Mahkemeye ait olmak kaydı ile ifade edilmek gündeme gelebilir ki; hadisenin ortaya çıktığı ve davanın ikame edildiği tarih ile bunun yanısıra “tavandan su sızmaya dair” anlatım yönünden servis kayıtlarına nazaran yukarıdaki anlatım göz önüne alınınca, artık burada, / bu durumda, daha evvel dosyaya sunulmuş tespit raporu ve yargılama esnasında alınan bilirkişi heyeti (kök ve ek) raporları ile sınırlı bir değerlendirme yapılabilinmesi ve ona göre bir seçenek sunulması gündeme gelebilecektir. Buna nazaran dâ, mezkur raporlar esas alınacak olursa, çekişmede temel olan üretim ayıbının/gizli ayıp olarak tavsif edilen soruna dair işin, dava tarihi itibariyle 11.335 TL civarında bir bedelle giderilebileceğinin düşünülebileceği bildirmiştir.
Bilirkişi 16/07/2021 tarihli ve 19/10/2021 tarihli ek raporlarında; kök raporda ve 1. Ek raporda sunulmuş olan bilirkişi görüş ve kanaatinde herhangi bir değişiklik olmadığı bildirilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, İstanbul BAM …… H.D’nin 23/01/2020 tarih …… esas …… karar sayılı ilamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi kök ve ek raporları içeriğine göre; dava, davacı tarafından davalıdan satın alınan ticari nitelikteki aracın TBK md.227 de hüküm altına alınan seçimlik haklarına dayalı olarak açılan ve öncelikle aracın misli ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi istemi talepli alacak davası olarak ikame edilmiştir. Davanın dayanağı olan TBK 227. Maddesi;
”Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere
satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın
tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı
göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden
dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.” şeklinde düzenlenmiş olup, BAM kararı doğrultusunda yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporuna göre, değer kaybı ve onarım bedeli hesaplanmış olup, ilgili maddede geçen seçimlik haklardan dava her ne kadar öncelikle aracın misli ile değiştirilmesi talebinde bulunmuş ise de, anılan hükmün son fıkrası gereği, aracın değerindeki eksiklik satış bedeline yakın olmadığından aracın ayıpsız bir benzeriyle değişmesi talebinin reddine karar vermek gerekmiş olup, davacının değişim olmadığı takdirde bedel iadesine ilişkin talebi yönüyle yapılan değerlendirmede ise, her ne kadar bilirkişi raporunda aracın dava konusu ayıp nedeniyle uğradığı değer kaybı ve onarım bedeli hesap edilmiş ise de, yukarıda bahsi geçen kanun maddesinde değer kaybının hüküm altına alınmadığı ve ancak 3. Fıkra gereğince, bütün masrafların satıcıya ait olması ile onarım bedelini isteme hakkı bulunmakta ve mahkememizce de dosya kapsamına göre makul görülmekle, aracın KDV dahil onarım bedeli yönüyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; onarım bedeli olarak KDV dahil 3.835,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli 261,96 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 2.814,40 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.552,44 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 25,20 TL başvurma harcı, 2.814,40 TL peşin harç, 3,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.843,40 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.867,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 56,01 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-AAÜT gereğince hesap edilen 3.835,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 19.241,68 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davalılar tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalılara iadesine,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/01/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)