Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/192 Esas
KARAR NO : 2020/311
DAVA :Genel kurulların yapılabilmesi ve bu hususta gerekli işlemlerin yapılması hususunda izin ve yetki verilmesi.
DAVA TARİHİ : 02/03/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/03/2020
Davacı tarafından açılan mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili özetle; müvekkilinin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde …. sicil numarada kayıtlı, …. Mersis nolu, merkezi …. Mah. ….Sokak No:…. …./…. adresi olan ….. Sağlık Hizmetleri A.Ş’nin pay sahibi olduğunu, belirtilen 5000 paylı şirkette 4900 paya sahip olduğnuu, başka bir ifade ile şirketteki pay oranı %98 olduğunu, müvekkilin pay sahibi olduğu ….. Sağlık Hizmetleri A.Ş’nin yönetim kuruluna tek kişi olarak ….. münferiden yetkili olmak üzere atandığını, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na göre anonim şirket genel kurulunu toplantıya çağırmaya yönetim kurulu, azlık, mahkeme ve tasfiye halinde tasfiye kurulunun yetkili olduğunu, genel kurulu toplantıya davet etme görev ve yetkisi kural olarak anonim şirket yönetim kuruluna ait olduğunu, yönetim kurulunun devamlı olarak toplanamaması veya toplantı nisabının oluşmasına imkan bulunmaması yahut mevcut olmaması durumlarında ise, pay sahiplerinden biri mahkemeye müracaat edip izin almak suretiyle genel kurulu toplantıya çağırabileceğini, müvekkilinin pay sahibi olduğu şirketin yönetim kurulunu oluşturan tek kişi …..’in (TC:….) 14/08/2016 tarihinde vefat ettiğni, vefat sebebi ile şirket yönetim kurulunun iş yapamaz hale geldiğini hatta ortadan kalktığnıı, şirkette yönetim kurulunun mevcut olmadığını, yönetim kurulu, genel kurul tarafından atanacağından genel kurul işlemlerinin de yönetim kurulu tarafından yapılması gerektiğinden şirkette yönetim kurulu mevcut olmadığı için genel kurul işlemlerinin yapılamadığını ve şirkete yeni yönetim kurulu atanamadığını, şirketin 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019 genel kurullarının yapılamadığından bahisle müvekkili şirketin pay sahibi olduğu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde …. sicil numarada kayıtlı, …. Mersis nolu … Mah. …. Sokak no:…. …. … adresinde faaliyet gösteren ….. Sağlık Hizmetleri A.Ş’nin yönetim kurulunun mevcut olmaması sebebi ile TTK md 410/II ve Genel Kurul Yönetmeliği m. 9/II uyarınca müvekkili …’a 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019 geçmiş yıllar genel kurullarının yapılabilmesi, genel kurulca şirkete yeni yönetim kurulu atanabilmesi, finansal tablo ve bilanço ve gelir tablosunun genel kurul onayına sunulması, eski yönetimin ibrasının genel kurula sunulması, şirket iç yönergesinin genel kurul onayına sunulması ve gerekli diğer işlemler gündemli olarak genel kurullarının yapılabilmesi ve genel kurulu toplantıya çağırabilmek ve genel kurul işlemlerini yürütebilmek için izin ve yetki verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
Davanın TTK 617/3 yollaması ile TTK 412.maddeye göre genel kurulun toplantıya çağırılması talebi olduğu, bu talebin şirket hasım gösterilerek şirket aleyhine açılması gerektiği, HMK 114.maddesinin “dava şartları” başlığı altındaki 1.fıkrası (d) bendinde “tarafların,…” ibaresi ile hasımlı davada davacı ve davalı sıfatıyla iki tarafın yer alması gerektiği görülmekle, somut olayda ise şirketin hasım gösterilmediği görülmüştür.
Bilindiği üzere, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi (davanın mesmu, yani dinlenebilir olabilmesi) bazı şartların tahakkukuna bağlı olup bunlara dava şartları denir. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil davanın esasını girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
Mahkeme, hem davanın açıldığı günde hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar var olmalıdır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkeme davanın mesmu (dinlenebilir) olmadığından reddetmesi gerekir.
Dava dilekçesinin ekinde ibraz edilen Bakırköy ….Sulh Hukuk Mahkemesinin …. esas … karar sayılı mirasçılık belgesi istemli davada; muris …’in 14/08/2016 tarihinde ölümü ile miras meselesi 4 pay olarak kabul edildiği, 1 payın … ve ….’den olma, 15/04/1968 d.lu ….’e, 1 payın …. ve ….’den olma, 19/03/1995 d.lu, ….’e, 1 payın …..’den olma, 24/08/1997 d.lu, ….’e, 1 payın …. ve …..’den olma, 23/09/1999 d.lu, ….’e aidiyetine, verasetin bu şekilde sübutuna karar verildiği, pay sahiplerinin haklarının devri tescilinin ticaret sicil yönetmeliğinde belirtildiği, ortaklar kurulu vefat eden ortağın mirasçıları ve diğer çoğunluk ortağın toplanarak, vefat eden ortağın payının mirasçılık payına göre mirasçılara intikal ettirilerek intikal sonucunda şirketteki sermaye yapısını belirleyici alınarak ticaret sicile tescilinin yapılması, ardından ortaklar kurulu toplanarak yeni temsilci tayini yapılması gerekmekte olup aralarındaki bu durumun çözüldükten sonra davacının çoğunluk hakkı dikkate alınarak azınlık hakkı pay sahiplerinde genel kurula nasıl davet edileceği, ticaret sicil yönetmeliğinde açıkça belirtildiği de dikkate alınarak belirtilen nedenle HMK 114/1-d bendi ve 115/1 fıkrası kapsamında (hasımlı açılması gerekli davanın hasımsız açılması nedeniyle) dava şartı yokluğundan davanın aşağıdaki şekilde reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 114/1-d, 115/1.maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair, HMK 320/1. maddesi gereğince tarafların yokluğunda evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 2 haftalık yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak dilekçe ile Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.09/03/2020
Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)