Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/158 E. 2021/915 K. 18.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/158 Esas
KARAR NO : 2021/915

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 20/02/2020
KARAR TARİHİ : 18/10/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı – müvekkili ile davalı – borçlunun uzun süredir ticari ilişki içinde olduklarını, bu ticari ilişki neticesinde muhtelif tarih ve numaralı faturalardan kaynaklanan cari hesap borçlarının bir kısmı davalı tarafça ödenmişse de bakiye 20.375,81-USD tutarında borcun müvekkiline ödenmediğini, yapılan şifahi görüşmeler sonucunda da mevcut bakiye borcun ödenmeyeceğinin anlaşıldığını, bu nedenle de borçlu aleyhine faturalardan kaynaklı cari hesap alacağından dolayı taraflarınca Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, ancak davalı – borçlunun, haksız ve kötü niyetli olarak işbu takipte yer alan borca ve faize itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi ile haklılığının sabit hale geleceğini, davalı – borçlunun her ne kadar borca itiraz etmişse de davacı ile aralarındaki ticari ilişkiyi inkâr etmediğini, takibe dayanak faturalardan da davacı aralarındaki ticari ilişkinin sabit olduğunu, takip konusu alacağın ticari nitelikte olması ve tarafların tacir olması sebebiyle taraflarınca T.T.K. madde 5/A uyarınca arabulucuya başvurulmuş olduğunu, davalı – borçlu tarafla ticari uyuşmazlık konusunda yapılan arabuluculuk görüşmeleri neticesinde anlaşmaya varılamadığını, alacağın gerçek ve miktarı itibariyle likit alacak olduğunu, borçlu tarafından gerçek alacak miktarının belirlenebilmesi için tüm unsurları bilinebilir durumda bulunduğunu, borçlunun yaptığı haksız itiraz ile icra takibinin durmasına sebep olduğunu ve kötü niyetli olarak alacaklarına kavuşmalarının engellenmesi söz konusu olduğunu, bu nedenlerle borçludan %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesine, davalı – borçlunun icra takibine yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, takibin devamına, yapılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz eden davalı – borçlunun takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı – borçlu tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLER : Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece …. İcra Dairesi ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 20.375,81.-USD asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren %6 USD faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi …… 18/05/2021 tarihli raporunda özetle; davacının 2018 ve 2019 yılı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığını ve sahibi lehine delil vasfına sahip olduğunu, davalının kendi iktidarında bulunmasına rağmen defterlerini ibraz külfetini yerine getirmediğini, bu davranışın yasal sonuçlarını belirlemenin münhasıran Sayın Mahkeme’nin takdirinde ve görev alanı içinde bulunduğu, tamamıyla davacı yanın sunduğu açık cari hesap ilişkisinden hareketle, davacı ve davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, aralarında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, açık cari hesap şeklinde çalıştıklarını, davacının davalıdan, rapor muhteviyatındaki açıklamalar ışığında (tamamıyla davacı yanın sunduğu açık cari hesap ilişkisinden hareketle) …. numaralı …… Dış Tic.Ltd.Şti. hesabında takip tarihi itibariyle açık cari hesap bakiyesi tutarı olan 20.375,82 TL kadar alacaklı gözüktüğünü, dava konusu asıl alacak miktarının takip talebi ve ödeme emrinde 20.375,81 USD olarak gösterildiğini, davacı tarafından düzenlenen faturaların davacı tarafından davalıya tebliğ edilip edilmediğinin görülemediğini, davalı taraf vekilinin icra takibine itiraz dilekçesinde faturaların içeriğine yasal sürede itiraz ettikleri yönünde bir savunma getirmediğini, faturaların davacının yaptığı mal teslimlerinin karşılığı olmadığına dair bir itirazda bulunmadığını, Sayın Mahkemenin alacağa hükmetmesi durumunda, davacı alacaklının asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari işlerdeki avans oranında faiz isteyebileceğini, faizin infaz aşamasında hesaplanması gerektiğini, takdirinin ise Sayın Mahkeme’ye ait olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi ……. 14/08/2021 tarihli ek raporunda özetle; Davacının davalıdan, takip tarihi itibariyle açık cari hesap bakiyesi tutarı olan 20.375,82 TL kadar alacaklı gözüktüğünü, Dava dosyasına taraflar arasında mevcut yazılı bir sözleşme sunulmamakla birlikte, faturalarda satış bedelinin döviz bedelli gösterildiğini, taraflar arasında yabancı para birimine endeksli ticari ilişki bulunduğunu, Davacı yanın davalı unvanına düzenlediği 8 adet faturaların toplam tutarının 12.508,16.-USD (Amerikan Doları) olduğunu, Davacı yanca düzenlenen 12.508,16 USD (Amerikan Doları) bedelli faturaların Türk Lirası karşılığının faturalarda belirtilen kur üzerinden 72.524,49 Türk Lirası olarak gösterildiğini, Davalı tarafın döviz cinsinden faturalara banka hesabından 50.000,00 Türk Lirası ödeme yaptığını, davacının Türk Lirası yapılan ödemeleri ödeme vadesindeki kurdan dövize çevirmeden, doğrudan Türk Lirası olarak mahsup ettiğini belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında açık cari hesap ilişkisi bulunduğu, davacı şirketin 2018-2019 yıllarına ilişkin davalı firmayla ilgili fatura belgelerinin muhasebe teknik ve usullere uygun olarak defter kayıtlarına işlendiği bu nedenle davacı lehine delil niteliği taşıdığı, davalı tarafça davaya cevap verilmediği, defter ve belgelerin ibraz edilmediği, faturalarda satış bedelinin döviz cinsinden gösterildiği ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin döviz endeksli olduğu olduğu, davacı tarafça düzenlenen 8 adet faturanın toplam tutarının 12.508,16.-USD ve faturalarla belirtilen kur üzerinden 72.524,49.-TL karşılığının olduğu, davalı tarafça davacı hesabına yapılan 50.000.-TL’nin mahsubu ile davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 20.375,82.-TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının kısmen iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek, davanın kısmen kabul kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile davalının Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 20.375,82 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davacı lehine 4.075,16 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, belirtilen değerin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.526,36.-TL peşin harçtan alınması gerekli 1.391,87.-TL karar ve ilam harcının mahsubu ile hazineye irat kaydına, bakiye 134,48.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvurma harcı ve alınması gerekli 1.391,87.-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.446,27.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta/ tebligat/ bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 965-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı üzerinden takdiren 159,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 217,50-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.102,50-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
9-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 18/10/2021

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)