Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/136 E. 2021/1072 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/136
KARAR NO : 2021/1072

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2020
KARAR TARİHİ : 03/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan alacağının tahsili talebi ile Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğinden icra takibinin durduğunu, müvekkilinin alacağının faturaya dayanmakta olduğunu, borçlunun itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, borçlunun itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı aleyhine %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin karşı tarafın iddialarının aksine davalı şirket ile bahse konu fatura alacağına ilişkin herhangi bir ticari faaliyet yürütmemiş olduğunu, davacı tarafın tüm bu husustaki iddialarının haksız, mesnetsiz, ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, müvekkili şirketin davacıya yönelik işbu faturaya konu herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkili şirket ile davacı şirketin geçmişte ticari faaliyetler yürütmüş olduğunu, şimdiye kadar müvekkiline ibraz edilen tüm faturalara dair borçların davacıya gününde ödendiğini, bu durumun müvekkili şirketin ticari defterlerinde de açıkça görüleceğini fakat işbu davaya konu faturaya konu edilen mal / hizmet’in müvekkili şirkete hiç sunulmadığını, faturaların ibraz ve tebliğ edilmediğini, müvekkilinin icra takibi ile işbu faturalardan haberdar olduğunu, ticari defterlerinde bu faturaya yönelik bir kaydın da bulunmadığını, davacı tarafın davasına dayanak olan faturaya ait mal ve hizmet verdiğinin ispat yükü altında olduğunu, ibraz edilmeyen faturadan müvekkili şirketin sorumlu olamayacağını ve faturaya ilişkin faizin de işletilemeyeceğini bilindiği üzere söz konusu faturanın borçluya usulüne uygun ibraz edilmesi ve içeriğine itiraz edilmemiş olması gerektiğini, davacı tarafın iddialarının aksine bir borç ilişkisi olmadığı gibi olmayan bir borçtan dolayı da müvekkili şirkete de faturanın ibraz edilmediğini, bu durumunda müvekkili şirketin ticari defterlerinde de açıkça görüleceği, bu nedenler ile, fazlaya dair dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydı ile haksız ve mesnetsiz dayanaktan yoksun davanın reddinin gerektiğini, icra takibinin iptali ile kötü niyetli alacaklının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
08/04/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Davacı şirketin 2019 yılında ticari defterlerini fiziki ortamda tuttukları, 6102 sayılı T.T.K.’nın 64/3 maddesi hükümleri gereği açılış tasdiklerini kanuni süresinde yaptırdıkları, yine aynı madde hükmüne istinaden yapılması zorunlu Yevmiye Defteri Kapanış tasdikini de kanuni süresinde yaptırdıkları, dava konusu ile ilgili tüm fatura ve ödemeleri muhasebe ilkelerine uygun olarak ticari defterlerinde kayıt altına aldıkları, davacı şirkete ait ticari defterlerinin 6102 sayılı T.T.K. hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davalı şirketin 2019 yılında ticari defterlerini fiziki ortamda tuttukları, 6102 sayılı TTK’nın 64/3 maddesi ( Ek cümle: 15/2/2018- 7099/22 md.) Ancak anonim ve limited şirketlerin ticaret siciline tescili sırasında defterlerin açılış onayları ticaret sicili müdürlükleri tarafından yapılır) hükümleri gereği açılış tasdiklerini 2019 yılında yeni tescil edilen şirket olduklarından 23.01.2019 tarihinde kanuni süresinde İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından yapıldığı, yine aynı madde hükmüne istinaden yapılması zorunlu Yevmiye Defteri Kapanış tasdikini de kanuni süresinde yaptırdıkları, davalı şirkete ait ticari defterlerinin 6102 sayılı T.T.K. hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, tarafların incelenen ticari defterlerine göre aralarında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davalı şirket ticari defter kayıtlarına göre davacı şirkete 287,70 TL borçlu göründükleri, davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre davalı şirketten 55.506,98 TL tutarında alacaklı göründükleri, tarafların ticari İlişki durumları, alacak ve borçluluk durumlarının tespiti bölümünde detaylandırılan ve açıklanan gerekçelerle davacı şirketin davalı şirketten icra ve takip konusu olan ve talebe bağlılık ilkesi çerçevesinde 2 adet fatura bedeli olan 55.219,28 TL tutarında alacaklı oldukları, davacı şirketin 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun Hükümleri gereğince davalı şirketten faiz talep edebilecekleri, 3095 sayılı yasa hükmüne istinaden hazırlanan avans faiz tablosunda belirtildiği üzere tespit edilen hususlara binaen davacı şirketin davalı şirketten icra takip tarihine kadar 55.219,28 TL Asıl Alacak + 1.945,53 TL faiz olmak üzere toplam 57.164,81 TL tutarında alacaklı oldukları kanaatine varılmıştır.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, alacağın tahsili talebiyle davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğü ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhine iki adet faturaya dayalı alacağına ilişkin takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında bir ticari ilişkinin bulunduğu, davacı şirketin davaya ve icra takibine dayanak olarak sunulan 05.09.2019 tarihli faturaların muhasebe teknik ve usullere uygun olarak defter kayıtlarına işlendiği bu nedenle davacı lehine delil niteliği taşıdığı, iş bu faturaların, davalının genel kabul görmüş muhasebe standartları ve genel tebliğ hükümlerine uygun olarak tuttuğu ticari defterine kaydetmediği, ancak her ne kadar düzeltme işlemi sonrası kayıtlarından çıkarmış ise de davalının Eylül 2019 tarihli beyannamesinde önce söz konusu faturaları kayıtlarına aldığı, belge sayısı ve bedel itibariyle de davacının beyannameleri ile birbirini teyit ettikleri ve buna ilişkin olarak taraflar arasında 30.09.2019 tarihli ”mutabakat mektubu” imzalandığı ve davalı tarafından bu mektupta bulunan imzaya yönelik açık bir itirazının safahatta yer almadığı hususları birlikte değerlendirilerek, davacının ticari defter ve kayıtları, BA – BS formları, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 05.09.2019 tarihli iki adet faturaya dayalı alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın %20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; Küçükçekmece ….. . İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline,
2-Asıl alacak üzerinden %20’si oranında hesap edilecek tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.772,03 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 669,77 TL harcın mahsubuyla bakiye 3.102,26 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 669,77 TL peşin harç, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 731,97 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 842,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 7.978,51 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 03/12/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)