Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/124 E. 2021/1114 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/124
KARAR NO : 2021/1114

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/02/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin 690 karar sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 73. Maddesi “(6) Kayyımlık görevi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından yürütülen şirketler, açtıkları davalarda harçtan muaftır.” gereği harçtan muaf olduğu, Bankacılık Kanununun 140. Maddesi gereği harç aranmaksızın davanın görülmesinin talep edildiği, müvekkili şirketin, kargo hizmeti vermekte olduğu, davalı taraftan cari hesap alacağı bulunduğu, müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkiden dolayı cari hesap ekstresine ve tahsilat raporuna göre davalının, müvekkiline toplam borcunun 857,63 TL olduğu, bu alacağın tahsili için Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… E. sayılı dosyasıyla icra takibine girişildiği, borçlunun takibe itiraz ettiği, arabuluculuk başvurusunda borçlunun mazeret sunmadan toplantıya katılmadığı ve bu sebeple anlaşma sağlanamadığı, müvekkilinin alacağının likit olduğu, davalı kayıtlarında da bulunduğu, davalının basiretli bir tacir olduğu ve ticari defter tutma zorunluluğu bulunduğu, müvekkilinin alacağının defterleri incelendiğinde ispat edileceği iddia edilerek takibin devamı ile davalı aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere İcra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
28/01/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Taraflar arasında akit edilmiş yazılı bir yazılı sözleşme bulunmadığı, davacının defterlerinin usulüne uygun ve zamanında, defterlerinin açılış-kapanış notere yaptırıldığı, beraatlarının GİB’ten alındığı, 6100 sayılı HMK’nın 222. maddesi gereğince sahibi (davacının) lehine delil olma özelliğine haiz olduğu, davacının kayıtlarının, kayıtların 213 sayılı VUK’un 219. Maddesine ile 1 Sıra No’lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği ile bu tebliğdeki Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri’yle “Tek Düzen Hesap Planına” uygun ve süresinde yapıldığı, davacının kayıtlarına göre davacının, davalıdan takip tarihi itibariyle 857,63TL alacağı göründüğü, Tablo 3’teki “120 Sayılı Alıcılar ……… Grup-……. Hesabı”na göre, 18.05.2016 tarihinden takip tarihine kadar birçok hizmet sunum faturası ile toplam 14.470,44 TL’lik kargo hizmet satımı yapıldığının göründüğü, davalının bu süreçte, davacıya, toplamı 13.612,78 TL olan farklı tarihlerde birçok ödemesinin bulunduğu, alacak ve borcun birbirinden mahsup edildiğinde davalının, davacıya (14470,44-13612,78=) 857,66 TL alacağının görünmekte olduğu, incelemeye alınan söz konusu faturaların, icra takip tarihinden geriye doğru 37 adet e-fatura müteşekkil olduğu ve toplamının 894,61 TL olduğu, bu tutarın İcra takip miktarındaki asıl alacak olan 857,63 TL’den yüksek olduğu, bu faturaların şeklinin ve nizamının 213 sayılı VUK” un 230. ve 231. madde hükümleri ile e-fatura düzenlemenin usul ve esaslarını belirleyen, 397 sıra No.lu VUK Genel Tebliğine uygun ve TTK’nin 21. maddesine göre yasal karinenin mevcut olduğu, ancak, davacı borçlu takip dosyasına yaptığı itirazda, “borçla alakalı tarafıma bildirilen…mutabakat yapılmamıştır.” beyanında bulunduğu anlaşıldığından, davalı takip borçlusunun faturaların içeriklerinden haberdar olduğu, ayrıca, davacı şirket 2017 yılından ve 2.500,00 TL’den küçük olan 857,63 TL’lik alacağını 2018 ve 2019 ticari defterlerine de taşıdığı, buna göre, davacı tarafından, davalıya düzenlenen ve toplamı 894,61 TL olan 37 adet faturanın içeriğinin kesinleştiği, davalı şahısça, 8 günlük sürede itiraz ettiği ve ayrıca, TTK 23’üncü maddesine belirtilen 2 günlük sürede açık ayıp bildirimi belgesi ve 8 günlük sürede gizli ayıp bildirimde bulunduğu ilgili bilgi ve belge dosyaya sunulmadığı, herhangi bir ödeme belgesinin/yazılı belgenin dosyaya sunulu olmadığı, sonucun özeti olarak, Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… E. sayılı takip dosyasının borç/alacak durumunun 01.11.2017 takip tarihi itibariyle takip alacaklısı lehine asıl alacak 857,63 TL olması gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının, cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 857,63 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin 18.05.2016 tarihinde başladığı, davacının bu ticari ilişki kapsamında davalıya kargo hizmeti sunduğu, davacı tarafın, takibe konu edilen cari hesap ekstresine göre, birden fazla hizmet sunum faturası ile toptan 14.470,44 TL’ lik kargo hizmet satımı yapıldığı bu miktarın farklı zamanlarda davacı ticari defterlerine kaydedildiği, davalının ise aldığı hizmetler kapsamında toplamda 13.612,78 TL davacıya ödeme yaptığı, alacak ve borcun birbirine mahsubu sonucunda ise davacının 867,66 TL davalıdan alacaklı olduğu tespit edilmiş olmakla, her ne kadar mahkememizce davalıya belirlenen gün ve saatte ticari defterlerini incelemeye sunması gerektiğine dair ihtarlı davetiye çıkmış ise de, davalının ticari defterlerini incelemeye sunmadığı ve yine usulüne uygun yapılan tebligatlara rağmen cevap dilekçesi de sunmamakla birlikte davayı takip etmediği anlaşılmakla, dosya kapsamına göre yapılan incelemeler doğrultusunda açıklanan sebeplerle davacının davalıdan takip konusu miktar kadar alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılarak; davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline,
2-Asıl alacak üzerinden %20’si oranında hesap edilecek tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 59,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.336,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-AAÜT gereğince hesap edilen 857,63 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/12/2021

Katip …….
(e-imzalıdır)

Hakim ……
(e-imzalıdır)