Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/994 E. 2021/1113 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/994
KARAR NO : 2021/1113

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2019
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ……. Makina Müh. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 2001 yılından bu yana çikolata kaplama makineleri üretimi işi ile iştigal ettiğini, üretilen makinelerin yurt içinde ve yurt dışında satış ve pazarlaması yine müvekkili şirketçe gerçekleştirildiğini, bahse konu makinelerin sektörün en özellikli makineleri olduğunu ve müvekkili şirketin benzeri makineleri üreten dünya çapındaki 8 şirketten biri olup, Türkiye’deki 3 üretici şirket arasında İstanbul’daki tek şirket olarak sektörde hatırı sayılır bir yere sahip şirket olduğunu, çizim dosyası içeriği incelediğinde görüleceği üzere, üretilip satışı gerçekleştirilen bahse konu makinelerin tasarım ve geliştirilmesinin tamamen müvekkili şirket tarafından yapılmış olup, müvekkili şirketin bilgisayarları ile satın alınan lisanslı yazılımların geçmiş kayıtları incelendiğinde bu hususun tespit edileceğini, davalılardan …’ın müvekkili şirket nezdinde 01.02.2013 tarihinden 04.09.2019 tarihine kadar, davalı …’ın 02.11.2012 tarihinden 04.09.2019 tarihine kadar ve son olarak …’ın 23.01.2019 tarihinden 21.09.2019 tarihine kadar aralıksız bir şekilde makine üretim, servis ve montaj birimlerinde çalıştığını, davalıların, müvekkili şirkette çalıştıkları dönemde görevleri gereği vakıf oldukları üretim bilgilerini, imalatın teknik özelliklerini, şirketin ekonomik hayattaki başarı ve verimliliğini, müşteri potansiyeli ve ağlarını, araştırma ve geliştirme çalışmalarını, üretim stratejilerini, müşteri bilgileri ile birlikte müvekkili şirketçe üretimi yapılan makinelerin üretim sırlarını haksız ve hukuka aykırı bir şekilde ele geçirip kurmuş oldukları işyerinde kullandıkları tespit edildiğini, müvekkili şirkete ait makinelerin her ayrıntısına kadar ………. programı ile çizildiğini, yüksek seviyede matematik, statik, makine dinamiği, analiz yapma ve sonuçlarını yorumlama, hareket eğrileri konusunda gerekli tüm donanıma sahip, malzeme ve metalurji bilgisi olan tasarım ekibi kurulsa dahi yüzlerce, binlerce olasılığı bulunan tasarım aşamaları sonucunda aynı tasarımı yapmak sadece matematiksel bir olasılık olarak teorik olarak bulunduğunu, hele ki kam gibi makinelerin parmak izi olarak görülen parçaların çizimini etkileyen birçok faktörün olduğu ve uzmanlık düzeyinde bir bilgi seviyesi gerektiren parçaları hiçbir zaman farklı tasarımcıların aynı olarak çizemeyeceğini, davalılara ait https:/www……com.tr/ uzantılı internet sitesinde ekran görüntüsü alınan ………. isimli Makinenin müvekkili şirketçe üretilen CH 200 isimli makinenin bire bir aynısı olduğunu, ………. isimli makinede yer alan 600 adet parça ve “……….” dizaynları müvekkili şirket tarafından tasarlandığını ve üretildiğini ve davalıların bu dizaynları haksız bir şekilde ele geçirmek haricinde bu şekilde bir tasarımı üretme ve tasarlamaları da mümkün olmadığını beyan ederek tedbir talebinin kabulü ile davalılarca üretilmiş makine ve makine parçaları ile delillerin silinmesinin/yok edilmesinin engellenmesi adına davalılara ait bilgisayarlara el konulması için tedbir kararı verilmesine, davalıların fiillerinin Türk Ticaret Kanunu’nun 54. ve devamı maddeleri kapsamında haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, haksız rekabetin men ‘inine, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını, fiile konu makine üretim faaliyetlerinin durdurulmasına, davalılara ait işyerinde bulunan bilgisayarda müvekkil şirkete ait olan data ve veriler ile her türlü kaydın silinmesine, davalılarca üretilmiş olan makine/makine parçalarının ortadan kaldırılmasına, haklı bulunmaları halinde kesinleşen mahkeme kararının ulusal bir gazetede masrafi davalılardan alınmak sureti ile yayınlanmasına, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin uğradığı zarara ilişkin şimdilik 1.000TL maddi tazminatın davalılardan alınarak müvekkile verilmesine, müvekkilinin uğradığı zarara ilişkin şimdilik 50.000TL manevi tazminatın davalılardan alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dosyasında da görüleceği üzere ne davalıların ne de davacı şirketin uyuşmazlık konusu çikolata paketleme makinesi için bir Türk Patent Enstitüsü nezdinde bir tescil işlemi gerçekleştirmediğini, bunun, tarafların eylemsizliğinden kaynaklanan bir durum olmadığını, zira TPE nezdinde böyle bir başvurunun kabulü mümkün olamadığını, bir makinenin endüstriyel tasarım yahut patent tescil belgesi ile tescil edilerek koruma altına alınabilmesi için ayırt edicilik ve yenilik unsurlarını taşıması gerektiğini, uyuşmazlık konusu makine bakımından bu söz konusu olmadığını, bu nedenle de tescil işlemi yapılamadığını, davalı müvekkillerinin montaj ustası olarak istihdam edildiğini, yani dava dilekçesinde iddia edilenin aksine araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) çalışmalarının yapılması, müşteri ilişkilerinin yönetilmesi, satış faaliyetlerinin yürütülmesi yahut teknik çizim ve tasarımların yapılması işlerini yerine getirmediklerini, davalılar işin tekniğine hakim olduğunu, zira aksini davalıların istihdam edilme amacına aykırı olacağını, aynı şekilde davalıların teknik çizimleri bilgisayar ortamında gerekli programları kullanmak suretiyle üretmeleri de mümkün olmadığını, çünkü böyle bir teknik çizim bilgisi uzmanlık gerektirdiğini, tıpkı davacı şirketin yaptığı gibi davalılar da bu gibi teknik işleri taşere ettiğini ve farklı firma ve kişilerden destek aldığını, davalı müvekkillerinin ortağı olduğu şirket tarafından üretimi gerçekleştirilen çikolata paketleme makinelerinin teknik çizimlerini dilekçe ekinde Mahkeme dosyasına ibraz ettiklerini, bu kapsamda davacı tarafin aynı nitelikte işi yapan makinesi ile karşılaştırma yapıldığında benzerlik tespit edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
12/04/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;
Davacı tarafın bilgisayar kayıtlarında davacının ……. model çikolata ambalaj makinesine ait tasarım dosyalarının tarihsel süreçleri incelendiğinde, söz konusu tasarımda en eski oluşturma tarihinin 03.01.2012 ye dayandığı, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarında düzenli olarak geliştirmelerin/güncellemelerin tasarımlar üzerinde devam ettiği tespit edilmistir. Davalı tarafın “……” adlı ve “…… ” ….. adres numaralı masa üstü bilgisayarında davalının ……… model çikolata ambalaj makinesine ait tasarım dosyalarının tarihsel süreçleri incelendiğinde, söz konusu makineye ait tasarımların oluşturma veya son güncelleme yılının 2019, 2020 ve 2021 yıllarına dayandığı tespit edilmiştir. Mahkeme tarafından verilen ara karar gereği, bilirkişi heyetinde yer alan bilgisayar mühendisi ve makine mühendisi bilirkişisi 03.02.2021 tarihinde davacı ……. Makine ve davalılara ait ….. Makine firmaların bulunduğu adreste, taraf vekillerinin de refakati ile yerinde inceleme ve tespit yapmıştır.
Davacı firma ……. Makine’da yapılan incelemede, dava konusu ………. model makinanın üretim ve montajların devam ettiği, ayrıca ………. tipindeki makinenin bir üst modellerinin de üretimlerinin yapıldığı, davalılara ait …… Makine de ise dava konusu ………. tipindeki makine ile ilgili bir üretim – montaj ve/veya üretilmiş stokta bekleyen bir makinenin olmadığı görülmüştür.
……. Makine Mühendislik den alınan …… proje numaralı …….makine proje dosyası incelendiğinde; makinenin “Tasarım Çalışmaları” 108 iş günü, “Prototip Geliştirme Çalışmaları” 131 iş günü, “Tasarım Doğrulama ve İyileştirme Çalışmaları” 66 iş günü olarak toplamının 14 ay olduğu ve dosyanın ……. tarafından onaylandığı görülmüştür.
Yerinde inceleme sırasında ……. Makine Mühendislik firmasında görmüş olduğumuz ………. makinesi ve……. Makine nin bilgisayarında datalarını alıp incelediğimiz ………. makinesi de yaklaşık 1800-2000 parçadan oluşan çikolata paketleme makineleri olduğu görülmüştür. Bu makinenin de tasarım, prototip üretim ve tasarım doğrulama zamanları düşünüldüğünde 12 aydan önce üretilmesinin mümkün olmadığı görülmektedir. Davaya konu olan emsal bir makineyi, tüm projeler, hesaplamalar ve yeterli bir teknik deneyim olmadan kısa sürede üretmek mümkün değildir. Bu nedenle, davacının iddiasının kanıtlanması için tarafların mali kayıtlarının Mali Müşavir bilirkişi tarafından incelenmesi gerekmektedir. Her iki tarafa ait http://www……comltr/ ….. ve http://www……. uzantılı internet sitelerinde yayınlanan ………. ve ………. makinelerinin dış görünüşleri birbirine çok benzemekte olduğu ve makineler de paketlenen ürün çeşitlerinin de aynı olduğu görülmüştür. Tarafların internet sitelerindeki veriler incelendiğinde, makine hızlarının ve makinelerin ürünleri ambalajlama mekanizmasının aynı olduğu görülmüştür.
Her iki makinelerin iç mekanik teknik resimleri incelendiğinde; her iki makinenin mekanik hareket donanımlarının aynı olduğu, özellikle makine içindeki kamların aynı sayıda ve aynı sıra ile bulunduğu, makinede kamdan hareketi alan kam kollarının makine içindeki yerleri aynı olduğu, kam kollarındaki hareketi aktaran mafsalların aynı olduğu görülmüştür.
Teknik resimleri alınan kaldırıcı kamı, üst baskı kamı ve bunların kam kolları üzerinde yapılan ölçü ve data kontrollerinde bu parçaların aynı olduğu görülmüştür.
Davaya konu olan ……… makinelerinin; iç mekanik hareket elemanlarının birbirinin aynı olduğu, ancak makinelerin dış fiziksel görünümlerinin ise farklı olduğu
görülmüştür.
Makine mühendisi bilirkişisinin değerlendirmesine göre; davacının dava konusu ambalaj makinesinin ilk mucidi ve özgün tasarımcısı olmadığı, bu tip makinelerin yurt içindeki üretimlerinin genellikle yurt dışından ithal edilen makineleri kopyalayarak üretildiği, aksi durumda yurt içindeki üreticilerin mutlaka patent alma durumlarının olduğu ve dava konusu makinelerinin hiç birinin patentinin olmadığı görülmüştür.
Bilindiği üzere haksız rekabet, TTK m.54 vd. maddelerinde düzenlenmiş olup, dürüstlük kuralına aykırı olarak ekonomik düzeni bozan, ekonomik düzenin aktörleri aleyhine sonuçlar doğuran hareket ve fiillerin tümünü ifade eder. Haksız rekabet hukuku da haksız fiilin bir türü olarak, haksız rekabet faili ile mağduru arasında dürüstlük kuralına uyma şeklinde hukuk düzeni tarafından tahmil edilen vazifeye muhalefet sebebiyle doğan bir zararı veya zarar tehlikesini bertaraf etmeyi amaçlayan hukuki bir kurumdur. Haksız rekabette korunan hak herkese karşı ileri sürülebilen mutlak bir hak olup bu hakkın mutlaka ticari bir işletme ile ilgili olmasına ve tarafların rakip olmasına da gerek yoktur. TTK 55/1-a-4 bendine göre; “Başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” haksız rekabet sayılır. Karıştırılmanın (iltibasın) ticari alandaki faaliyetlerde, şeyler arasında bir benzerliği veya karışımı ifade etmekte olup, satın alınan iki mal arasında veya kullanılan iki unvan arasında veya iş mahsullerinde birbirinden ayrılmayacak derecede benzerliğe istinat ettirilmesidir”. Bu rekabet türünde fail başkasının malları, iş ürünleri, faaliyetleri veya işlerinden karışıklık yaratmak suretiyle haksız yarar sağlamaktadır. Bu haksız yararlanma başkasının emek harcayarak yarattığı beyan ürettiği malları, iş ürünleri, faaliyetlerin sahibi lehine oluşturduğu artı değerin bir kısmını veya tamamını ele geçirmeye yöneliktir. Bu bent kapsamında haksız rekabetin söz konusu olabilmesi için; sahipleri farklı iki mal, iş ürünü, faaliyet, iş vb olmalı, iki farklı mal, iş ürünü, faaliyet, iş vb. daha önce meydana getirilmeli, sonradan meydana getirilen mal, iş ürünü, faaliyeti veya işlerin başkası tarafından önceden meydana getirilenler ile dış görünüş veya duyuruş yönünden aynı veya benzer olarak yaratılmalıdır .
Karıştırılmanın (iltibasın) varlığının kabul edilebilmesi için, davacının tanıtma işaretini davalıdan önce “haklı olarak kullanmış” olması zorunludur. Karıştırılma (iltibas), aynen veya benzerini kullanma şeklinde gerçekleşebilir. Serbest yararlanma ve benzetmenin, taklit ve halkı aldatıcı düzeydeki benzerlik boyutuna ulaşması ve bir işletmenin yıllar süren yatırımı ve özenli çalışması sonucunda oluşturduğu imajı simgeleştiren bir ürünün taklidi halinde haksız rekabet vardır. Dürüstlük kurallarına aykırı olmamak koşulu ile herkes başkasının emeğinin sonuçlarından yararlanarak daha iyisini gerçekleştirmek ve rekabete katılmak hakkını haizdir. Ancak, dürüstlük kurallarının ihlal edildiği noktada koruma başlar. Haksız rekabet hukukunun konusu, dürüstlük ilkesine aykırı ticaret yönetim ve uygulamalarına karşı işletmesel çabayı, birikimi ve yatırımı kapsayan emeğin korunmasıdır”.
Teknik bilirkişisinin değerlendirmesinde davacının dava konusu ambalaj makinesinin ilk mucidi ve özgün tasarımcısı olmadığı, bu tip makinelerin yurt içindeki üretimlerinin genellikle yurt dışından ithal edilen makineleri kopyalayarak üretildiği, aksi durumda yurt içindeki üreticilerin mutlaka patent alma durumlarının olduğu ve dava konusu makinelerinin hiç birinin patentinin olmadığı şeklindeki değerlendirmesi doğrultusunda Takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak kaydıyla TTK 55/1-a 4 hükmünün ihlali, hususunun kanıtlanamadığı kanaati hasıl olmuştur.
Diğer taraftan davalıların davacı bünyesinde çalışırken iş sırları ile müşteri portföyünü almaları ve haksız rekabet gerçekleştirmeleri iddiası ile ilgili olarak ise şu hususların belirtilmesi gerekir. . TTK m.55/l-d bendine göre, “üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek; özellikle, gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendiren veya başkalarına bildiren dürüstlüğe aykırı davranmış olur”.
Bu haksız rekabet fiilinin gerçeleşmiş sayılması için; üretim ve iş sırrının dürüstlük kuralına aykırı şekilde elde edilmiş olması ve b. bunların değerlendirilmesi veya başkalarına bildirilmesi gerekir. Bu haksız rekabet halinde korunan husus “üretim ve iş sırları”dır. “İş sırları” ise ticari sırları da içine alan daha geniş bir kavramdır. Ticari sır kavramının en önemli unsuru, toplumun bilgisi dahilinde olmama veya ilgili alanda rakip firmalarca bilinmeme şartını taşımasıdır. Bu bağlamda, ticari işletme ile bağlantılı olan, işletmenin gizli nitelikteki üretim teknolojisi, üretim süreci, bilgisayar programları, organizasyon biçimi, hammadde kaynakları, kredi olanakları, yatırım planları, personel yönetimi, makine klullanım metodları, stok bilgileri, müşteri listeleri, fiyat bilgileri, aleni olmayan finanasal verileri, formüller, numuneler, buluşlar, metodlar, desenler, modeller, üretim planları, know-how da bu bent kapsamına girer. “İmalat-üretim sırrı” ise, bir şeyin yapımında, meydana getirilmesinde, sonuca ulaştırılmasında nihayete erdirilmesinde izlenen metod ve kurallardır. TTK’da “ticari sırlar” ın yerine “iş sırları”ndan bahsedilmiştir. “İş sırları”, imalat ve ticari sırlarını da kapsamına alan daha geniş bir kavram olup yalnız bir teşebbüse münhasır bulunan ve o teşebbüsün gerek ticari gerekse teknik bakımdan başarılı olmasını sağlayan ve rekabet korkusuyla herkesten gizlenen bir takım hususiyetlerdir”. Ancak burada önemle belirtilmesi gereken husus çalışanların işletmede çalışırken elde ettikleri mesleki bilgi ve becerilerin, tecrübelerin ticari sır kapsamına girmeyeceği hususudur. Örneğin mühendis olan davalının işi gereği teknik bilgilere sahip bulunması, özel bir teknik veya davacı tekelinde olan herhangi bir üretimin söz konusu olmaması, imal ettirilen ürünlerin sırf ölçülerinin benzer olması haksız rekabet oluşturmaz . TTK’da hüsnüniyet kuralların aykırılığa örnekler verilmiştir. Buna göre, özellikle, gizlice ve izinsiz olarak ele geçirdiği veya başkaca hukuka aykırı bir şekilde öğrendiği bilgileri ve üretenin iş sırlarını değerlendiren veya başkalarına bildiren dürüstlüğe aykırı davranmış olur. Bu nedenle, işçinin işini görürken ya da sır sahibiyle sözleşme ilişkisi çerçevesinde olan bir kişinin bu ilişki nedeniyle öğrendiği sırları kendi yararına kullanması veya ifşa etmesi bu hüküm anlamında haksız rekabet sayılmaz.
Bu bilgiler çerçevesinde davacının iddiası değerlendirildiğinde davalıların davacı bünyesinde çalışırken iş sırları ile müşteri portföyünü almaları hususu ile ilgili olarak ise dosyada herhangi bir delil bulunmamaktadır.
SONUÇ; Tüm dosya kapsamında geçen mevcut bilgi, belge ve deliller ile, ayrıca yerinde yapılan teknik incelemeler ile sınırlı olarak yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde; Tarafların mali kayıtlarının Mali Müşavir bilirkişi tarafından incelenmesi gerektiği, “ Davaya konu olan …….. makinelerinin; iç mekanik hareket elemanlarının birbirinin aynı olduğu, ancak makinelerin dış fiziksel görünümlerinin ise farklı olduğu, “Teknik değerlendirmeye göre, Davacının, dava konusu ambalaj makinesinin ilk mucidi ve özgün tasarımcısı olmadığı, bu tip makinelerin yurt içindeki üretimlerinin genellikle yurt dışından ithal edilen makineleri kopyalayarak üretildiği, aksi durumda yurt içindeki üreticilerin mutlaka patent alma durumlarının olduğu ve dava konusu makinelerinin hiç birinin patentinin olmadığı, bu doğrultuda Takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak kaydıyla TTK 55/1-a 4 hükmünün ihlali, hususunun kanıtlanamadığı, Davacının davalıların davacı bünyesinde çalışırken iş sırları ile müşteri portföyünü almaları iddiası ile ilgili olarak ise dosyada herhangi bir delilinin bulunmadığı, görüş ve kanaati bildirilmiştir.
DOSYANIN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Davalıların, davacının ticari sır niteliğindeki bilgileri ele geçirerek makine üretim faaliyetinin haksız rekabet oluşturduğu iddiası ile açılan tazminat talebine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; her ne kadar davacı tarafça, davalıların haksız rekabet oluşturan eylemleri ile davacının iştigal alanında bulunan çikolata kaplama makinalarının yine haksız rekabet oluşturacak şekilde üretimini yaptıkları iddiası ile söz konusu makina üretimlerinin durdurulmasını, davalılara ait işyerinde bulunan bilgisayarda müvekkil şirkete ait olan data ve veriler ile her türlü kaydın silinmesini, davalılarca üretilmiş olan makine/makine parçalarının ortadan kaldırılmasını, haklı bulunmaları halinde kesinleşen mahkeme kararının ulusal bir gazetede masrafi davalılardan alınmak sureti ile yayınlanmasını, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin uğradığı zarara ilişkin şimdilik 1.000TL maddi tazminatın davalılardan alınarak müvekkile verilmesini, müvekkilinin uğradığı zarara ilişkin şimdilik 50.000TL manevi tazminatın davalılardan alınarak müvekkiline verilmesini dair karar verilmesini talep talep edilmiş ise de; 12.04.2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda da tespit edildiği üzere, davaya konu olan ……… makinelerinin, iç mekanik hareket elemanlarının birbirinin aynı olduğu, ancak makinelerin dış fiziksel görünümlerinin ise farklı olduğu, teknik değerlendirmeye göre, davacının, dava konusu ambalaj makinesinin ilk mucidi ve özgün tasarımcısı olmadığı, bu tip makinelerin yurt içindeki üretimlerinin genellikle yurt dışından ithal edilen makineleri kopyalayarak üretildiği, aksi durumda yurt içindeki üreticilerin mutlaka patent alma durumlarının olduğu ve dava konusu makinelerinin hiç birinin patentinin olmadığı, bu doğrultuda TTK 55/1-a 4 hükmünün ihlalini gerçekleştiren bir eylemin davalılarca gerçekleştirilmediği ve yine davacının davalıların davacı bünyesinde çalışırken iş sırları ile müşteri portföyünü almaları iddiası ile ilgili olarak ise dosyada herhangi bir delilinin bulunmadığı hususları göz önüne alınarak davalıların eylemlerinin TTK md. 54 ve devamı kapsamına girmediği sonuç ve kanaatine varılarak, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 870,96 TL harcın mahsubuyla fazla alınan 811,66 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı … tarafından yapılan 38,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
4-Davacının davalılar yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen 7.430,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davalı … tarafından yatırılan kullanılmayan bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/12/2021

Katip …….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır