Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/965 E. 2021/224 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/965 Esas
KARAR NO : 2021/224

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/12/2019
KARAR TARİHİ : 24/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı …’nin hafriyat işlerini yaptığını ve bu işlemlere istinaden düzenlenen faturaları ödemek üzere diğer davalı …’nin keşidecisi olduğu, davalılar …ler ve …’nin lehtarları olduğu, ….. Bankası A.Ş.’ne ait, 31/10/2018 tarihli, 98.273,00 TL bedelli, …… seri no’lu çeki verdiğini, ancak bu çekin bedelinin ödenmediğini, söz konusu çekin kaza ile çamaşır makinesinde yıkandığını, bu nedenle müvekkili tarafından çek iptali davası açıldığını ve çekin iptaline karar verildiğini, davalıların kötü niyetli olduğunu ve borçlarını ödemeye yanaşmadıklarını, bu nedenle müvekkili tarafından alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün ………. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin söz konusu faturalardan doğan borcu …… seri no’lu çek ile ödediğini, bu nedenle davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının muhatabının banka olduğunu, davacı tarafça tahsil edilmeyen çek sebebiyle müvekkillerinin faizle karşı karşıya olduklarını, ticari sicillerinin olumsuz etkilendiğini, davacı tarafın müvekkillerini zarara uğratmayı amaçladığını ve kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davalıların keşideci, lehtar ve ciranta olarak yer aldıkları ve zayi nedeniyle iptaline karar verilen ….. Bankası A.Ş.’ne ait, 31/10/2018 tarihli, 98.273,00 TL bedelli, …… seri no’lu çekten kaynaklı alacağın tahsili için davalılar aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 98.273,00 TL asıl alacak, 6.130,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 104.403,62 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacı tarafça bildirilen Bergama ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas, ……. karar sayılı dosyası uyaptan celbedilmiş, dosyanın incelenmesinde, davacısının dosyamız davacısı olup, dava konusu çekin dosyamızdaki takibe konu çek olduğu ve 23/11/2018 tarihinde açılan davada, davanın kabulü ile dava konusu çekin iptaline ilişkin verilen kararın 28/05/2019 tarihinde kesinleştiğinin görüldüğü, ….. Bankası’na yazılan müzekkere cevabında çekin ibraz edilmediği ve işlem görmediğinin bildirildiği görüldü.
Davaya konu çek, davalı ……. tarafından lehtar …ler olmak üzere keşide edilmiş, …ler tarafından da ……. ‘ya ciro edilmiş olup ……. Enerji ile davacı ……. arasında 18/07/2018 ve 11/07/2018 tarihli davacı tarafça düzenlenen faturalar dosyaya ibraz edilmiş olup, çekte son hamil olarak gözüken ……. Enerji ile davacı arasında çekin keşide tarihinden öncesine ait ticari ilişki bulunduğu dosya kapsamında sübut bulmuştur. Nitekim bu husus davalı tarafça da inkar edilmemiş olup, davalı çek verilmek suretiyle ödemenin yapıldığı, tekrardan ödeme yapılması halinde sebepsiz zenginleşme olacağı savunmasında bulunmuş ise de, çekin çamaşır makinasında yıkanmak suretiyle zayi olduğuna ilişkin mahkeme kararı sonrasında çeke istinaden bir ödeme yapıldığı hususunda herhangi bir iddia ve ispatta bulunulmamıştır.
Kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali kararı ve bu kararın hükümleri TTK’ nun 651. ve 652. maddelerinde düzenlenmiştir. TTK’nun 651/1. maddesine göre; “Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. “Aynı yasanın 652/1. maddesinde ise ; “İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet ihdasını talep edebilir.” hükmüne yer verilmiştir. İptal kararının iki farklı sonucu vardır, bunlardan ilki senedin hak sahibini teşhis fonksiyonunun ortadan kalkmasıdır, ancak bir diğer sonuç ise iptal kararının davacının hak sahipliğini borçluya karşı göstermesi yani hak sahibinin teşhisine imkan vermesidir. Buna göre, iptal kararı davacının (iptal kararını elde eden kişinin) senette mündemiç bulunan ve iptal ile artık senetten ayrılan hakkın sahibi olduğuna ilişkin bir karine yaratır. Davacı almış olduğu iptal kararı ve sunduğu faturalar ile dava konusu çekin yasal hamili olduğunu ispatlamıştır. Dava konusu alacağın dayanağı takibe konu 31/10/2018 keşide tarihli çekin keşide tarihi geçmesine rağmen takip tarihi itibari ile ve halen bankaya ibraz edildiği, keşideci tarafından ispat ve iddia edilmiş bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla üçüncü bir kişinin dava konusu çeke dayalı olarak davalıdan herhangi bir talepte bulunduğu savunulmamıştır. Bankaya yazılan müzekkereye verilen cevapta da dava konusu alacağa dayanak yapılan çekin bankaya ibraz edilmemiş olduğu bildirilmiştir. Tüm bu hususlar ve Bergama ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …… esas, …… karar sayılı kararı dikkate alınarak , davalının icra takibindeki asıl alacağa yapmış olduğu itirazının iptali ile 98.273,00 TL asıl alacak yönünden takibin devamına karar verilmiştir. Her ne kadar davacı vekili icra takibinden önce davalıdan iptaline karar verilen çek bedelini talep ettiklerini iddia etmiş ise de bu iddiasını ispatlar nitelikte her hangi bir delili dosyaya sunmadığından ve sonuç olarak bu iddiasını ispatlayamadığından, icra takibinden önce davalının usulüne uygun olarak temerrüdünün bulunmadığı mahkememizce kabul edilerek davacı vekilinin davalının dava konusu takibin işlemiş faiz kalemine olan itirazının iptalini yönelik talebinin reddine, icra inkar tazminatı yönünden ise davacının yasal hamil olduğunun tespiti, dava konusu çekin keşideci dışında diğer davalı cirantadan ciro yolu ile davacıya intikal ettiği anlaşılmakla yargılamayı gerektirdiğinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiği kanaatine varılarak İİK 67 maddesi koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı ve davalının yasal şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 98.273,00 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına,
İşlemiş faize ilişkin talebin reddine,
Davacının icra inkar, davalının kötüniyet tazminat taleplerinin reddine,
Alınması gerekli 6.713,02 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.777,83 TL harcın mahsubuyla bakiye 4.935,19 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 1.777,83 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.822,23 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 175,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 165,19 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 13.285,94 TL ücreti vekaletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/02/2021

Katip …

Hakim …