Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/854 E. 2021/376 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/854 Esas
KARAR NO : 2021/376

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 24/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereğince faturalardan dolayı cari hesap alacağı olduğunu, alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 19.708,33 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 24/02/2020 havale tarihli raporunda; davacının 2019 yılı ticari defterlerinin lehine delil olabileceğini, davacının ticari defterlerinde, davalıdan 19.866,73 TL alacak bakiyesi bulunduğunu, icra takibine konu e-faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında 20/05/2019 tarihli Mobiltel Bayilik Sözleşmesi düzenlenmiş olup, sözleşmeye istinaden davacı tarafça 23/05/2019 tarihi ile 30/05/2019 tarihleri arasında toplam 7 adet fatura düzenlendiği ve bu faturalardan dolayı da icra takibi yapılmıştır. Davacı tarafça irsaliye faturaları ibraz edilmiş ise de, sevk irsaliyelerinde …….. Kargo ibaresi bulunmakta olup, davacıya faturalarda geçen ….. Kargo’ya ait sipariş numaralarını ve referans numaralarını bildirmek üzere süre verilmiş ve bildirilen bilgiler doğrultusunda ……Kargo’ya yazılan müzekkereye kargolara ait 12 haneli gönderi numaralarının bildirilmesi halinde araştırma yapılacağı belirtilmesi üzerine, davacı vekili 24/02/2021 tarihli duruşmadaki beyanında; …… Kargo’nun müzekkere cevabında bildirdiği 12 haneli numaraların ellerinde bulunmadığını beyan ettikleri anlaşıldığından bu konuda tekrardan bir araştırmaya gidilememiştir.
Tarafların celbedilen BA ve BS formlarının incelenmesinde, davacı tarafça 2019 yılı için davalıya yapılan satışlarla ilgili 104 adet belge karşılığı KDV hariç 219.783,00 TL BS bildiriminde bulunduğu, davalı tarafça 2019 yılında davacıdan yapılan alımları için 101 adet belge karşılığı 216.095,00 TL BA bildiriminde bulunduğu görülmüştür.
BA formundaki fatura kayıtları ile ilgili araştırma ve inceleme yaptırılmış olup bu kayıtların bir bütün olarak davacı lehine ve davalı aleyhine sonuç doğurduğu kanaatine varılmıştır. (Yargıtay 19. HD. 2011/8941 E. – 2012/969 K sayılı kararından hareket edilmiştir. )
Esasen VUK nun 381 seri nolu genel tebliği ve Ba formu içeriği ile vergi uygulaması gözetildiğinde aksini düşünmek mümkün değildir. Yine genel ispat kuralları çerçevesinde hiç bir kimsenin kendi aleyhine delil oluşturmayacağı düşünüldüğünde davalı tarafın resmi bir kuruma dava konusu malları teslim aldığına yönelik beyanı kendisini bağlayacağından ve davacının BS, davalının BA bildirimlerinin 3 adet fatura karşılığı KDV dahil 4.351,00 TL’lik dışında birbiriyle uyumlu olduğu, bakiye kalan kısım yönünden ise, her ne kadar davalı tarafça bildirimde bulunulmamış ise de, bildirimde bulunulan kısım yönünden davacının incelemeye sunulan defter ve belgeleri dikkate alındığında davacının, davalı tarafça BA bildiriminde bulunulmayan kısım dışında davalıdan alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Bildirimde bulunulmayan kısım yönünden davacı tarafça ispat vasıtası getirilmediğinden bu miktar faturaya dayalı olarak hesaplanan davalı carisinden mahsup edilerek bakiye 15.357,33 TL yönünden davacının, davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, alacak cari hesaba dayalı olup, belirlenebilir olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 15.357,33 TL asıl alacak yönünden davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 3.071,46 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.049,05 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 238,03 TL harcın mahsubuyla bakiye 811,02 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 238,03 TL peşin harç olmak üzere toplam 282,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 950,50 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 740,65 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …

Hakim …