Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/784 E. 2022/1085 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/784 Esas
KARAR NO : 2022/1085

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/10/2019
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/12/2022
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkili tarafından davalı aleyhine ödenmeyen kaçak elektrik kullanım bedelinin tahsili için Bakırköy …. İcra Müdürlüğü‘nün ….. esas sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak borçlunun haksız ve mesnetsiz olarak takibe itiraz ettiğini, davalının borcunu ödemediğini beyan ederek borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile asıl alacağa uygulanan %16,80 yıllık 6183 Sayılı Yasa gereği değişecek oranlar üzerinden gecikme zammı, işbu gecikme zammına işbu gecikme faiz tutarına işleyecek %18 KDV ile birlikte takibin devamına, haksız ve mesnetsiz kötü niyetle takibe itiraz ederek takibi durduran borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatını ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: kaçak elektrik kullanımı iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, kaçak kullanımın söz konusu olmadığını, İstanbul … Bulvarı …. Sokak No … adresinde …. tesisatın
abonesiyken 06.09.2018 tarihinde …. seri o lu tutanağın düzenlendiğini, söz konusu
tutanağın ekindeki güç tespitinin tarafına verilmediğini, adreste kaçak kullanımının söz
konusu olmadığını sayacın düzgün ve mühürlü olduğunu, kaçak kullanımın tesisatın
bulunduğu yerin alt katında olduğunu, 15.08.2018 tarihinde kiralandığını, kiralanan bu
yere faturalardan anlaşılacağı üzere 10.08.2018 tarihinde satın alınan makinalar
konulduğunu, ….. tesisatın bulunduğu katın sözleşme gücünün 3 kw olduğunu, burada
bulanan 2 adet ….. seri no lu yıkama makinasının toplam gücünün 14 kw olduğunu
ve 2 adet küçük el ütüsünün bulunduğunu, alt bodrum katta ise 22kw,13kw,14 kw lık
cihazlar bulunduğunu harici hat üzerinde toplam 59 kw lık güç olduğunu, 15.08.2018
tarihinde kiralandığı yerde sayaç olmadığı için mevcut sayaç bu gücü kaldırmayacağı için harici hat çekildiğini, bir gün sonra gelip tutanak tutulduğunu, yapılan güç tespitinin hayali olduğunu, tahakkuk için alınan sürenin yanlış olduğunu, günlük 14 saat üzerinden yapılan
hesabın yanlış olduğunu bu yerde vardiyalı çalışma olmadığını, birim fiyatın 1,5 yerine 2
kat üzerinden hesaplandığını, iş yerinin açılış tarihinin vergi dairesinden sorulmasının
gerektiğini beyan ile davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER:Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. E.sayılı dosyası, tespit tutanakları, bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının, enerji bedelinin tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi tarafından sunulan 25/10/2021 tarihli rapora yapılan itirazlar doğrultusunda kök raporu sunan bilirkişinin de dahil olduğu heyetten 06/07/2022 tarihli bilirkişi raporu alınmış, alınan raporda, kök raporu sunan ….. ‘nun kök rapordaki görüşünün değişmediğini beyan ettiği, heyete eklenen ….. ve …… ‘ın tespitlerine göre,
davacı tarafın davalıyı kaçak elektrik kullandığı gerekçesi ile
sorumlu tuttuğu dönem günlük tüketim ortalaması (67,73 kwh/gün) ile aynı
döneme ait geçmiş ihtilafsız dönem günlük tüketim ortalaması (96,75
kwh/gün) arasında bariz fark bulunması, dosya kapsamına sunulan video
kaydı kapsamında dava konusu tutanak tarihi itibariyle davalı tarafça harici
hat çekilerek kaçak elektrik kullanıldığı hususunun sabit olduğu, takibin, 135.681,26 TL. (asıl alacak) + 1.076,40 TL. (işlemiş faiz) + 193,75 TL. (faiz KDV si) = 136.951,41 TL. üzerinden davalı adına devam
edebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Davacı Kurum tarafından düzenlenmiş 06.09.2018 tarih …. seri no lu
kaçak elektrik tespit tutanağına göre …. Mahallesi …. Sokak No:
6/B Beyoğlu /İstanbul adresindeki …. davalı … tarafından kaçak elektrik kullanıldığı tespit edilmiştir. Tesisat No …. olarak
kaydedilmiş, tesisatta …. Marka …. seri No lu sayaç olduğu görülmüş
sayaç endeksi 79788 kwh olarak kaydedilmiştir. Açıklamada yapılan kontrolde giriş kablosunu yararak harici hat çekmek sureti ile kaçak elektrik kullanıldığı tespit
edilmiştir , güç tespiti ektedir denmiştir. Tutanak ekindeki güç tespitine göre 4 adet
kurutma makinası toplam 56 kw- 1 adet silindir ütü 15 kw , 1 adet klima 2,2 kw 5 adet küçük çamaşır makinası toplam 5 kw , 2 adet sanayi tipi çamaşır makinası
toplam 30 kw olmak üzere toplam 108,2 kw kurulu güç tespit edilmiştir. Tutanak sonrasında davalı adına 87858 kwh üzerinden 21.09.2018 son ödeme tarihli
39.711,90 TL lik ek tüketim 272664 kwh üzerinden 21.09.2018 son ödeme
tarihli 320.109,30 TL lik kaçak tahakkuku düzenlendiği anlaşılmıştır.
Dosya içinde bulunan 17.05.2016 tarihinde düzenlenmiş …. seri no lu
dava dışı kaçak tespit tutanağına göre dava konusu adreste (…..
Çamaşırhanesi’nde) …. no lu tesisatta, tesisatın kullanıcısı …
adına, kaçak tespiti yapıldığı anlaşılmıştır. 3- … tarafından Mahkemeye gönderilen 21.11.2019 tarih …. sayılı yazıda
06.09.2018 tarihinde gece nöbetçi ekiplerce dava konusu adreste kontrol yapılmak istendiği, kapıların açılmaması üzerine polis eşliğinde kapının açtırılarak yapılan kontrolde, sözleşmeli kayıtlı sayaç harici hat çekilerek enerji tespitinin yapıldığı,
sayaçtan geçen hatda 4 amper harici hatta ise 190 A akım ölçüldüğü, kurulu gücün
108,2 A olarak tespit edildiği, buna istinaden tutanak düzenlendiği, endeks
dökümleri incelendiğinde 10.01.2018 tarihinden sonra sayaç tüketimlerinin
azaldığının görüldüğü , bu tarihten itibaren harici hattan enerji kullanıldığının
anlaşıldığı, sayaçtaki tüketim dağılımından en az 2 vardiyalı çalışıldığının tespit
edildiği buna göre kaçak tahakkuku oluşturulduğu kaçak kullanımının (17.05.2016)
tarihinde başka bir kaçak tespiti yapılmış olması sebebiyle) mükerrer olduğu,
harici hat üzerindeki cihazların kontrolünün sayaç sigortası kapatılarak tespit
edildiği bildirilmiştir.
Dosya içinde bulunan kira sözleşmesine göre …. Mahallesi ….. Sokak 6 /B Bodrum depo adresinde 13.08.2018 başlangıç tarihli … adına kira sözleşmesi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Dosya içinde bulunan 10.08.2018 tarih …. No lu … adına
düzenlenmiş İrsaliyeli faturaya göre ; 1 adet yıkama ,3 adet kurutma, 1 adet silindir
ütünün ….. Şirketinden satın alındığı anlaşılmaktadır.
Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 22.03.2021 tarih …. sayılı yazısına göre; davalı …’un 26.06.2008- 30.11.2018 tarihleri arasında çamaşırhane
hizmetleri işinin mükellefi olduğu bildirilmiştir.
Celp edilen Bakırköy ….. İcra Dairesinin …. E sayılı dosyasının tetkikinde,
davacı kurum tarafından davalı … adına 08.10.2018 tarihinde
359.821,20 TL kaçak elektrik bedeli, 4.077,98 TL gecikmiş gün faizi, 734,03 TL
faizin KDV si olmak üzere toplam 364.663,21 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalı tarafın itirazı nedeniyle takibin durduğu anlaşılmıştır.
Kaçak elektrik tutanağı aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan resmi belgelerden olup, aksi de ispat edilmedikçe, davalının kaçak elektrik kullandığının kabulü gerekir. (Yargıtay 3 Hukuk Dairesinin 27/06/2013 tarih-2013/8408-11225 karar sayılı ilamı)
Davalı hakkında kaçak elektrik kullandığından bahisle elektrik tüketim bedeli tahakkuk ettirildiği, bu sebeple elektrik bedeline son ödeme tarihinden itibaren 6183 sayılı yasada belirlenen gecikme zammı oranında değil, 3095 sayılı kanun ile belirlenen temerrüt faiz oranlarının uygulanarak, takip tarihi itibariyle borç tutararının belirlenmesi gerekir. (Yargıtay 13 Hukuk Dairesinin 07/03/2012 tarih, 2011/11528 esas, 2012/3678 karar sayılı ilamı)
İcra inkar tazminatına mahkemece karar verilebilmesi için, borçlunun itirazının kötü niyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkar tazminatı, hakkında icra takibine itiraz ederek durduran ve takibin çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Mahkemece inkar tazminatına karar verilebilmesi için ayrıca takibe konu alacağın likit olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özellikleri değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken alacak ve borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belirli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, celp edilen icra dosyası, tutanak örnekleri, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına binaen; dava konusu kaçak tespit tutanağı ile davalının harici hat çekmek sureti ile elektrik kullandığı tespit edildiğinden Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği 42.1-b
Maddesine göre iş yerinde yaptığı bu tüketimin kaçak elektrik tüketimi olduğu,
mahkememizce yeterli teknik incelemeyi içerdiğinden hükme esas alınan 06/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda belirtilen hesaplamalara itibar edilerek davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan asıl alacak, işlemiş faiz ve faizin KDV’si olmak üzere toplam 136.951,41 TL kaçak elektrik taahhukuna dayalı alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının bu miktar yönünden kısmen iptali ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı her ne kadar icra inkar tazminatı isteminde bulunmuş ise de haksız fiile dayalı alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirmesi ve likit olmaması karşısında bu istem yerinde görülmemiştir.
6325 sayılı Arabuluculuk Yasası’nın 18-A/11 fıkrasının ilk cümlesi; “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez.” hükmünü düzenlemektedir.
Somut uyuşmazlıkta, tarafların zorunlu arabuluculuk kapsamında arabuluculuk faaliyetinde bulundukları, davalı tarafın arabuluculuk toplantısına mazeretsiz olarak katılmadığı ve sürecin bu nedenle sona erdiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen mevzuat uyarınca mazeretsiz olarak ilk toplantıya katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesine neden olan tarafın davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu olacağı ve bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğinden davalı lehine yargılama giderlerine hükmedilmemiştir. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi 2022/1421 Esas 2022/1441 karar)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
Asıl alacak 135.681,26 TL,
İşlemiş faiz 1.076,40 TL
193,75 TL faizin KDV si olmak üzere Bakırköy …. İcra Müd. …… esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
3-İcra İnkar tazminatı taleplerinin yargılamayı gerektirdiği ve likit belirlenebilir olmadığı anlaşılmakla reddine,
4-Kötü niyet tazminatı taleplerinin yasal şartları olmadığından reddine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 9.355,15 TL harçtan peşin alınan 4.403,86 TL + 1.823,16 TL harcın mahsubu ile eksik 3.128,13 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-6325 Sayılı Arabuluculuk Yasası’nın 18A/11 fıkrası gereğince davacı tarafından yapılan 2.346,40 TL yargılama gideri + 4.403,86 TL + 1.823,16 TL peşin harç + 6,40 vekalet harcı + 44,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 8.624,22 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, (davalı arabuluculuk görüşmesine katılmadığından oranlama yapılmamıştır.)
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 21.542,71 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
10-6325 Sayılı Arabuluculuk Yasası’nın 18A/11 fıkrası dikkate alınarak davalı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
11-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
17/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır