Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/652 Esas
KARAR NO : 2023/1017
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/09/2019
KARAR TARİHİ : 12/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/11/2023
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; davacı ile davalı şirket arasında iki ayrı Adi Ortaklı Sözleşmesi akdedildiğini, davacının üzerine düşen tüm yükümlülüklerini getirmesine rağmen davalı tarafın iş bitimi bilgisi vermediğini, hak edişleri ve adi şirket işleri hakkında gerekli bilgileri de vermediğini, her iki sözleşmeye konu projelerin tamamlandığını, hak edişlerin ve iş teslimlerin yapıldığını, davalı şirketin dava dışı …. Belediye Başkanlığı tarafından yapılan ihalelerle … Mevkii dini tesis alanı ve … Mahallesi dini tesis yapımlarını anahtar teslim olarak iki inşaat ihalesini aldığını ve her iki iş için davacıyı adi ortaklık ortağı olarak aldığını, adi ortaklık sözleşmesi kapsamında yürütülen her iki işin bitirildiğini, dava dışı Esenyurt Belediye Başkanlığı tarafından davalıya ödemelerin yapıldığını ve yapılmakta olduğunu, davalı şirketin ise davacıya ticari ilişki sürecinde muhtelif ödemeler yaptığını, ancak yapılan bu ödemelerin davacının katlandığı yatırım maliyeti ve ödemelerin dahi altında kaldığını, davalı projelerin zarar ettiğini ileri sürerek ödeme yapmaktan imtina ettiğini, davalı şirketin sözleşmeye aykırı davrandığını belirterek, öncelikle davalı şirketin dava dışı Esenyurt Belediye Başkanlığından olan hakedişlerinin davalı şirkete ödenmesinin teminatlı veya teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilerek durdurulmasına, iki ayrı adi ortaklık sözleşmesi uyarınca yapılan projeler için davacının mağduriyeti gözetilerek her iki proje için ayrı ayrı tasfiye bakiyesi hesabı yapılarak hesaplanacak bakiyenin davacı müvekkile ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davalı ile davacının ortaklıklarının yalnızca … Yolu mevkiinde yapılan dini tesis işine yönelik olduğunu, davacının iki proje ortaklığı için toplamda 675.105,27-TL maliyete katlandığını ve davalı şirkete bu tutarı ödediğini beyan etmiş ise de bunlara ilişkin delil sunamadığını, davalı firmanın Esenyurt Belediyesi tarafından düzenlenen 30/03/2015 tarihindeki ihaleyi kazanarak … Yolu mevkiinde dini tesis yapım işini üstlendiğini, proje kapsamında davalının kazancı, projeyi ilerletmesi ile paralel olarak peyderpey olacağının kararlaştırıldığını, bu proje kapsamındaki ortaklık için karşılıklı tanzim edilen Adi Ortaklık Protokolü hükümleri doğrultusunda davacı tarafın 100.000,00-TL ödeme yapmasının gerektiğini, ancak sözleşmede belirtilen şekilde ödemeyi yapmadığını, Protokolün 5. Maddesi davalı tarafından davacıya verilen çek ve nakit para bedeli olan … Bankası … Şubesinin … numaralı 25.000,00-TL tutarlı çek ve 33.000,00-TL nakit para olmak üzere toplam 58.000,00-TL’nin davalıya geri ödenmediğini, iki proje için dava dışı … Belediyesi’nce davalıya yapılan hakediş bedellerinin ödemede geciktiğini, davalı şirketin bu projeler için kullandığı kredi geri ödemelerindeki farkın arttığını, maliyetin genel ekonomik şartlar doğrultusunda yükselmesi sebebiyle davalının bu kapsamda zarara uğradığını belirterek, davanın tümden reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyası, … Vergi Dairesi yazı cevabı, … Belediyesi’nin 18/03/2021 tarihli yazı cevabı, bankalardan celp edilen çek bilgileri, bilirkişi raporları, 08/03/2023 tarihli dava değeri arttırım/ıslah dilekçesi
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava taraflarca kurulan adi ortaklık ilişkisinin tasfiyesi suretiyle alacak isteminden ibarettir.
Mahkememizin 22/03/2023 tarihli celsesinde davanın miktar itibariyle heyete tevdi edilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizce alınan 12/12/2022 havale tarihli bilirkişi raporundaki tespitin olayın oluş şekline uygun görülmesi nedeniyle bilimsel veri ve içeriğe sahip denetime elverişli kabul edilmiş, hükme esas alınmıştır.
Davalı … Hafriyat San. ve Tic. Ltd. Şti. ile … Belediyesi arasında imzalanan … ve … ihale no’lu sözleşmeler ile alınan ve … Mevkiinde bulunan dini tesis alanının anahtar teslimi işinin yapılması hususunda … Mahallesi Dini Tesis Alanının Anahtar Teslimi İçin Yapılan Adi Ortaklık Protokolü kapsamında taraflar arasında adi ortaklık kurulduğu, bu protokolün 1. maddesine göre, bu ortaklık sözleşmesi uyarınca söz konusu ihale ile alınan ve … İnşaat tarafından taahhüt edilen bu inşaatın yapım ve tamamlanması işi çerçevesinde … ve … İnşaat 100.000,00 TL’lik nakit bedel koyduğu, 2. maddesine göre, bu inşaatın yapımı ve tamamlanması sonucu, tarafların elde edecekleri kâr payını, yarı yarıya paylaşacakları, 3. maddesine göre, inşaat işi ile ilgili inşaatın devamı süresince yapılacak ödemeler öncelikle hak edişlerden yetişmediği takdirde taraflarca yarı yarıya ortak olarak karşılanacağı, 4. Maddesine göre inşaatta sigortalı işçiler ile ilgili söz konusu olacak herhangi bir kaza ve diğer yaralamalı ölümlü cismani zararların giderlerinin tamamının ortaklarca yarı yarıya karşılanacağı, 5. maddesine göre, inşaat sürecinde, çek olarak 30.05.2016 tarihinde 25.000,00 TL’lik davalı … ait çekin, davacı … tarafından kullanılmak üzere verilmiş olduğunu, bu çekin … tarafından ödeneceği, yine …’e bu inşaat başlangıcında 33.000,00 TL’lik nakit paranın havale olarak ödendiği ve bu paranın da davacı … tarafından davalı … İnşaat ödeneceği, hususlarına yer verildiği dosyaya sunulu adi ortaklık protokolü kapsamından anlaşılmıştır.
Davalı … İnşaat Hafriyat San. ve Tic. Ltd. Şti. ile … Belediyesi arasında imzalanan … ihale nulu sözleşme ile alınan ve … Mahallesi Dini Tesis Yapım İşi alanının anahtar teslimi yapılması işinde … Mahallesi Dini Tesis Alanının Anahtar Teslimi İçin Yapılan Adi Ortaklık Protokolü kapsamında üç adi ortak olarak birlikte yapılmasına karar verildiği, bu protokolün; 1. maddesine göre, bu ortaklık sözleşmesi uyarınca, söz konusu ihale ile alınan ve davalı … İnşaat tarafından taahhüt edilen bu inşaatın yapım ve tamamlanması işi çerçevesinde davacı … ve … İnşaat ayrı ayrı 134.500,00 TL’lik nakit bedel koyduğu, dava dışı … nun %25 hisse olarak 50.000,00 TL bedel olarak nakit koyacağı, 2. maddesine göre, bu inşaatın yapımı ve tamamlanması sonucu, taraflar elde edecekleri kâr payını %37,50 oranında paylaşılacağı, 3. maddesine göre; inşaat işi ile ilgili inşaatın devamı süresince yapılacak ödemelerin öncelikle hak edişlerden yetişmediği takdirde davacı … ve davalı … İnşaat %37,50 oranlarında, dava dışı …’nun ise %25 oranında ortak olarak karşılanacağı, 4. maddesine göre; inşaatta sigortalı işçiler ile ilgili söz konusu olacak herhangi bir kaza ve diğer yaralamalı ölümlü cismani zararların giderlerinin tamamı davacı … ve davalı … İnşaat tarafından %37,50 … %25 oranında karşılanacağının, 5. maddesine göre; 29.02.2016 tarihinde taahhüt edilen 134.500,00 TL’yi davacı …’in ödeyeceğinin, bu tarihe kadar yukarıda yazılı olan tutar ödenmez ise bu sözleşmenin geçersiz olacağının, tarafların birbirinden hak talep edemeyeceğinin kararlaştırılmış olduğu anlaşılmıştır.
Taraflarca iki adet adi ortaklık adına da ticari defter kaydının tutulmadığı, davalı şirkete ait ticari defterlerin şirketin kendi faaliyetlerine ilişkin olduğundan adi ortaklık defteri olarak dikkate alınamayacağı tespit edilmiştir.
Söz konusu iki adet adi ortaklık protokolüne göre; … Tesis Alanı İşinde; davacı … ile davalı … İnşaat Hafriyat San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında, … Tesis Alanı İşinde; davacı …, davalı … İnşaat Hafriyat San. ve Tic. Ltd. Şti. ve dava dışı … arasında, adi ortaklık protokollerine göre; ortaklık için tasfiyenin ayrı ayrı sona erdirilmesi gerekmektedir. … Dini Tesis Alanı’na ilişkin kurulan adi ortaklık sözleşmesinde, davacı ve davalının koyduğu sermaye 100.000,00 TL + 100.000,00 TL = 200.000,00 TL, adi ortaklık kar payları yarı yarıya olduğu( yüzde %50’şer ), … Mahallesi Dini Tesis Alanı’na ilişkin adi ortaklık sözleşmesinde, davacı, davalı …’in koyduğu sermaye 134.500,00 TL + 134.500,00 TL = 269.000,00 TL ve dava dışı …’nun koyduğu sermaye 50.000,00 TL olmak üzere toplam sermaye 319.000,00 TL’ olduğu, kar payı oranlarının ise, davacının % 37,50, davalı şirketin % 37,50, dava dışı …’nun ise %25 olduğu, yine bu protokole göre, davacı …’in sermayeyi peşin ödememiş olduğu, protokolün 5. maddesine göre, 29.02.2016 tarihinde taahhüt edilen 134.500,00 TL’sını ödeyeceğinin kararlaştırıldığı dosyaya sunulu 15/03/2022 tarihli bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, taraflar arasındaki adi ortaklıklara ilişkin protokoller,celp edilen çek ödeme bilgileri, banka ekstreleri, 15/03/2022 tarihli kök ve 09/12/2022 tarihli ek bilirkişi raporlarına göre,
Somut olayda; davalı şirket tarafından … Belediyesin’den ihaleler ile alınan … Mevkiinde bulunan dini tesis alanının anahtar teslimi işinin yapılması hususu ve … Tesis Yapım İşi alanının anahtar teslimi yapılması hususunda, davacı ile davalı şirket arasında tesis edilen 2 adet adi ortaklık protokolü imzalandığı görülmüştür.
… Mahallesi Dini Tesis Alanının Anahtar Teslimi İçin Yapılan Adi Ortaklık Protokolünün tasfiyesi yönünden; davacı ve davalının %50 oranında hisse ile adi ortak olduğu, adi ortaklık sözleşmesinde, adi ortakların sermaye paylarını ödediğinin belirtildiği, bu nedenle tarafların sermayenin ödenmiş olduğunun kabulü gerektiği, proje kapsamında hak edişlerin 3.834.005,04 TL olduğu, adi ortaklık adına faturaların kesilmediği, davalı nezdinde tanzim edilen faturaların 1.838.287,42 TL olduğu, belediye adına kesilen diğer faturaların dosyaya sunulmadığı, mevcut hak edişlerde KDV ilavesi yapıldığı, faturaların davalı şirket üzerinden düzenlendiği dikkate alınırsa, hakedişler için ödenecek KDV’nin adi ortaklık pasifine yansıtılmasının gerektiği, adi ortaklık sözleşmesinde, adi ortakların sermaye paylarını ödediğinin belirtildiği, dosyaya sunulu adi ortaklığa mahsus dava dilekçesi ekindeki gider listesi dışında başka bir gider bilgisi sunulmadığı, dava dilekçesi ekindeki listeye göre giderlerin 2.855.876,18 TL olduğu, adi ortaklığın kar tasfiyesine göre davacının hisse oranına dikkate alınarak 894.240,02 TL talep edebileceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
… Tesis Alanının Anahtar Teslimi İçin Yapılan Adi Ortaklık Protokolü’nün tasfiyesi yönünden; adi ortaklığın 3 ortaklı olduğu, davacı ve davalının, ayrıca dava dışı …’nun adi ortaklığı birlikte teşkil ettiği, davacının %37,50 oranında hisse ile adi ortak olduğu, davacının sermaye pay ödemesini 29/02/2016 tarihi öncesinde 118.200,00 TL yatırmış olduğu, davalı şirket nezdindeki davacı cari hesabında da bu ödemelerin belirtilmiş olduğu, sermaye pay ödemesinin son ödeme tarihi olan 29/02/2016 tarihinden sonra farklı tarihlerde 25.000,00 TL ve 94.500,00 TL’yi bulan ödemeler yapıldığı (15/03/2022 tarihli kök rapora göre), bu ödemelerin de davalının şirket nezdindeki cari hesapta yer aldığı, hakediş toplamının 1.161.516,68 TL olduğu, adi ortaklığın kar tasfiyesine göre davacının hisse oranı dikkate alınarak 176.986,84 TL talep edebileceğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davalı şirketin mudisi olduğu hesap ekstresi incelendiğince hesaba … açıklaması ile adi ortaklık kapsamında davalı şirket tarafından davacıya gönderilen tutarın 183.150,00 TL olduğu, ekstre incelemesinde 15.000,00 TL’lik ödemenin “… inşattan alınan borca ist” açılaması ile gönderildiği anlaşıldığından bu tutarın davacıya yapılan ödeme kapsamına alınamayacağına kanaat getirilmiştir.
Davalı şirket tarafından davacıya 4 adet davacı namına yazılan ve davacı tarafından üçüncü şahıslara ciro edilmiş 104.300 TL olduğu, bu tutarın davacının alacak miktarından düşülmesi gerektiği, diğer 4 adet çekin ise davacı namına yazılı olmadığı gibi, davacının cirosunun da bulunmadığı, davacıya verildiğinin dosya kapsamında ispat edilememiş olduğu göz önüne alınarak alacak hesabına dahil edilmemiştir.
İki adi ortaklığın kar tasfiyesi ve davacının sermaye ödemeleri yönünden iki adet listede yer alan elde ödeme ve masrafların da kabul edilmesi gerektiğine ve davacının toplam ifa oranının %100 olduğuna kanaat getirilmiştir. Kar tasfiyesinin bu ifa oranına göre hesaplanması durumunda ; 1.071.226,86 TL olduğu, davalının banka yoluyla ve çek ödemesi yoluyla davacıya ödemiş olduğu tutarların düşülmesi durumunda, davacının davalı şirketten 783.776,86 TL alacağı olduğu anlaşılmış ve davanın kabulü ile 783.776,86 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile 783.776,86 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 53.539,79 TL harcın peşin alınan ve tamamlama harcı olarak alınan toplam 13.387,75 TL harçtan mahsubu ile eksik 40.152,04 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 8.926,00 TL posta masrafı ve bilirkişi ücreti ile toplam harç gideri 13.438,55 TL olmak üzere toplam 22.364,55 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 115.728,76 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
8-Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342.maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
12/10/2023
Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır