Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/533 E. 2019/1265 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/533
KARAR NO : 2019/1265

Nispetiye Cad. Gürel Apt. No:40/31 1.Levent Beşiktaş/ İSTANBUL
DAVA : Ticari Şirket
DAVA TARİHİ : 07/08/2014
KARAR TARİHİ : 19/12/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 24/12/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili özetle; müvekkilinin davalı …. ve Tic A.Ş.’nin %41 hissesine sahip olduğunu, şirkette davalı tarafta yer alan ve %52 oranında çoğunluk hissesine sahip olan davalı ….. Grup ile müvekkili tarafından oluşturulan …… Grup arasında bir dengenin sağlanması amacıyla şirketin yönetim kurulu üye sayısının 4 kişi olması 2 üyenin ise davalılardan ….. Grup’u temsilen seçileceğinin, …… Grubunu temsil eden …’ün imzası olmaksızın şirketin yaptığı işlemlerin şirketi bağlamayacağı hususunda tarafların mutabık kalarak şirketin yönetim ve temsilinin müştereken gerçekleştirleceğinin kabul edilerek bunun teminen müvekkilinin oyu olmaksızın şirket yönetim kurulunun seçilmesini önlemeye yönelik olarak şirket esas sözleşmesinin 7. maddesinde yönetüim kurulu üyelerinin genel kuruldu %65 hisseye sahip hissedarlarının olumlu oyları ile seçileceğinin öngörüldüğünü, şirket sermayesinin %5’ine sahip olan davalı …. Yatırım Pazarlama A.Ş.’nin ise yönetim ve temsilde görev ve yetki almadığını, 10/03/2011 tarihli genel kurul toplantısında tarafların mutakabatları ile ….. a ve …, …… Grubundan ise ….. ve …’ün temsilen yönetim kurulu üyesi seçildiklerini ve görev dağılımının yapıldığını, böylece iki üye ……, iki üye de ….. Grubundan olduğundan müvekkilin yokluğunda ve rızası olmadan toplantı yapılması ve şirketi bağlayıcı bir işlem yapılmasının olanaksız olduğunun kabul edildiğini; müvekkilinin ortaklık sıfatından kaynaklanan tüm yükümlülüklerini fazlasıyla yerine getirdiğini ancak ….. Grubunda yer alan ortakların ise tersine şirketi ve mal varlığını kendilerine ait diğer şirketler için kullanmak isteyerek davalı … dünyasına zarar verdiklerini, müvekkilinin bu durumu farketmesi üzerine bu kez yönetimin işlemez, toplanamaz ve şirket lehine karar alamaz duruma getirildiğini, çözüm için çeşitli müzakereler yapıldığını ve şirketin tam bölünme suretiyle tasfiye edilmeksizin sona erdirilmesi ve böylece iki grubun bölünme nedeniyle paylaşma konusunda mutakabata vardıklarını, hatta bu yönde gayrimenkullerin hangi gruba verileceğinin kararlaştırıldığını, bölünme işlemlerinin tamamlanması ve tarafların böylece ayrılması için sadece …… A.Ş.’nin bir genel kurul kararı almasına ilişkin tek aşama kalmış iken birden ….. Grubunun bundan vazgeçtiğini, davalıların yükümlülüklerini yerine getirmesi hususunda müvekkil tarafından Bakırköy ….. Noterliği’nin 01/07/2013 gün ve ….. yevmiye; 07/05/2013 gün ve ….. yevmiye sayılı ihtarnameler gönderilmesine rağmen …. Grubunun çoğunluk hisse sahibi olmaları keza %5 hisseye sahip ….. şirketini de yanlarına çekmelerinden yararlanarak şirketi mutlak hakimiyetine alıp müvekkili davalı gruba mahkum hale getirmek amacıyla davalı ….. İnş. Tur. San. ve Tic A.Ş.’nin 01/10/2013 tarihinde Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak şirket esas sözleşmesinin yönetim kurulu üyelerinin seçimini de içeren bir gündem ile totplantı yapılmasını, bunun için kayyım atanmasını talep ettiklerini ve mahkemenin 04/10/2013 tarih ve …. sayılı kararı ile mevcut yönetim kurulu üyeleri dinlenmeden müvekkilden habersiz kayyım atanmasına ve talep edilen gündem ile …… A.Ş.’nin genel kurulunun toplanmasına karar verildiğini, söz konusu kararın Türkiye Ticaret Sicil Gazetelerinde yayınlandığını, genel kurul toplantısının 17/12/2013 tarihinde yapılarak gündem maddelerinin sıraları değiştirilerek önce gündemin e maddesinde yer alan esas sözleşmenin 7. maddesinin değiştirilmesi hususunda %57 çoğunlukla karar verilip ardından gündemin c maddesinde yer alan yönetim üyelerinin seçimine geçildiğini, üyelerin seçiminin %65 hisseye sahip ortakların olumlu oyu ile seçilecek hükmüne rağmen %52’lik hisseye sahip ….. Grubu oyları ile …. ve …’in yönetim kurulu üyesi seçildiklerini böylece diğer hissedarların bertaraf edildiklerini, esas sözleşmenin 7. maddesinin açık hükmüne rağmen sözleşme değişikliğinin TTK.’nun 455. maddesi uyarınca tescilden önce hüküm ifade etmemesi sebebiyle yönetim kurulu üye seçiminin yapılamayacağı v.s. hukuka aykırılıklar nedeniyle genel kurul kararlarının hükümsüzlüğünün tespiti için açmış oldukları Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasının yine aynı sebeplerle müvekkilleri tarafından Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasının birleştirildiğini, 17/12/2013 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan kararlarının tescili için esas sözleşmenin 7. maddesinde belirtilen ağırlaştırılmış nisap sağlanmadığından sicil tarafından reddedilmesi üzerine …. Grubunun şirketi ele geçirme çabasının kısa sürede sonuç vermeyeceğini ve başarısız olduğunu anlayıp müvekkil ile irtibata geçip şirketin aynen taksim suretiyle bitirilmesi amacıyla tekrar görünme işlemlerini başlatmaya karar verildiğini, son seçilen yönetim kurulunun 24/01/2014 tarihli karar ile ……Dünyasının tam bölünme suretiyle bölünmesi kararı alıp kararın ilan ve tam bölünme işleminin ortaklarca incelenme haklı duyurusu yapılarak 24/01/2014 tarihinden itibaren bölünme evrakının ortaklar tarafından incelenebileceğine ilişkin duyuruda bulunulduğunu, ilan ile bölünmeden dolayı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde 3 ayrı tarihde alacaklılara çağrılar yapılıdğını, ancak Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasında açılmış bulunan genel kurul karalarının hükümsüzlüğüne ilişkin davanın tamamen hukuka aykırı olmasına rağmen reddedildiğini, öğrenen ….. Grubunun bölünme işlemlerinin ilerlemesini durdurduğunu aynı gün ……Dünyası A.Ş.’nin İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyası ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün genel kurul kararlarının tescil talebinin reddine ilişkin kararın iptali talebi ile dava açıldığını davayı açan avukatın yetkisi olmadığını, bununla ilgili kendisine ihtarda bulunduklarını, taraflar arasındaki bölünme işlemlerinin bir kez daha sonuçsuz kaldığını, müvekkili tarafından Bakırköy ….. Noterliği’nin 01/07/2013 gün ve ….. aynı Noterliğin 07/05/2013 ve….. yevmiye nolu ihtarlarda belirtilen hususların yerine getirilerek ….. projesine iskan alınabilmesi için ve diğer edimleri yerine getirmek üzere Beyoğlu ….. Noterliği’nin 17/07/2014 gün ve ….. yevmiye sayılı ihtarnamesini gönderdiklerini ancak davalıların edimlerini yerine getirmedikleri gibi yok hükmünde olan yeni yönetim kurulu seçilmesine dair alınan karara istinaden şirketin yönetilmesinin mümkün olmaması ve müvekkilinin telafisi güç ve imkansız zararlara uğratmasına rağmen her fırsatta şirketi ele geçirme girişimlerini sürdürdüğünü; bu şekilde şirket ilişkisinin davalı şirket ortaklarının haklı sebep oluşturan nedenler ile ortaklığın çekilmez hale geldiğinin şirketin temizlilk, bekçi, idari personel, taşeron giderlerinin aylardır ödenmesine izin vermediklerini, şirket çalışanlarının ücretlerini alamadıklarını, ….. projesinin işlevsiz hale getirilerek viraneye dönmesinin sağlandığının, şirkete ait olan satış ofisinin fiili durumlar yaratmak suretiyle dağıtıldığını, şirketin gayrimenkullerinin amacına uygun olarak 3. kişilere satılması suretiyle devir elde etmesi, giderleri karşılayarak kar dağıtılması kaynaklarının kurutularak müvekkilini ve şirketin batırılmaya çalışıldığını, ayrıca davalıların suç teşkil eden eylemlerden dolayı suç duyursunda bulunacaklarını, satışı gerçekleştirilen bölümlerin tapularının alıcılara verilmemesi, nedeniyle sayısız davalar açılmasına ve tazminat riski ile karşı karşıya bıraktığını, borçların zamanında ödenmemesi sonucu icra masrafı v.b. ek yükler ile karşı karşıya bırakıldıklarını projedeki iskanın davalı ortakları iskan harç ve masraflarının ödememeleri nedeniyle alamadıklarını, iskan alınamaması nedeniyle taşınmaz satın alan alıcılara gecikme tazminatı ve cezai şartlar ödenmek zorunda bırakıldıklarını, davalıların kasıtlı tüm davranışları nedeniyle …. A.Ş.’deki şirket ilişkisinin çekilmez hale geldiğinden bahisle taraf arasında yapılan bölünme sözleşmesi hükümleri çerçevesinde mümkün olmadığı takdirde ise feshine ve yine bölünme sözleşmesi hükümleri çerçevesinde tamamen veya kısmi olarak müvekkili yönünden aynı tasfiyesi ile şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMALAR: Davalı … İnşaat Turizm ve Tic. A.Ş. vekili özetle; dava dilekçesindeki taleplerin maddi ve hukuki dayanağının bulunmadığını, şirket yönetim kurulunun görev süresi bitmeden evvel şirket ortaklarından ….. A.Ş.’nin açtığı Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı davasında kayyım atanarak 17/12/2013 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmasına karar verildiğini, yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların usul ve yasaya uygun olduğunu, bu nedenle de kararların iptali için Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasında açılan davanın reddine karar verildiğini, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 17/12/2013 tarihli olağanüstü genel kurul kararlarının tescili talebinin reddinin iptali için açmış oldukları davanın İstanbul …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasında devam ettiğini, açılan davada avukatın yetkisinin bulunduğunu, şirketin halen sattığı ve bedelini tahsil ettiği 69 adet civarında taşınmaz bulunduğunu bu taşınmazların tapularının müşterilere devredilmeden ve alıcıların alacakları teminat altına alınmadan bir bölünmenin mümkün olmadığını, müşterilere taahhüdün sadece taşınmazı satmak değil aynı zamanda alışveriş merkezini ticari icaplara göre işletmek ve yönetmek olduğunu bu yönü ile şirketin bölünme suretiyle tasfiyesinin mümkün bulunmadığını, ayrıca TTK.nun 531. maddesindeki haklı sebeplerinde bulunmaması karşısında davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiş; şirkete tedbiren kayyım atanmasına müteakip kayyım vekili özetle davanın reddini savunmuştur.
Davalı ….. Gayrimenkul Yatırım Paz. A.Ş. vekili özetle; müvekkilinin dava konusu ……Dünyası İnş. Tur. San. ve Tic. A.Ş.’nin %5 küçük ortağı olduğunu, söz konusu şirketin Esenyurt’taki ….. isimli ……alış veriş merkezini inşa ve işletme amacıyla kurulduğunu, inşaatın bittiğini, çevre düzenlemesi ve iskan alınması gibi küçük işlerinin kaldığı, ancak bu işlerin yönetimden kaynaklanan nedenlerle iki yıldır tamamlanamadığını, yönetim kurulunun …. grubunun olumsuz tutumu sebebiyle yaklaşık 8 aydır toplanamadığını, yönetim sorununun aşılabilmesi için 2013 yılında bölünme sözleşmesi imzalandığını, ancak sözleşmenin uygulanmaması sonucunda büyük ortak ….. grubunun mahkemeye müracaat ederek genel kurulun olağanüstü toplanmasını sağladığını, ancak ….. grubunun genel kurul kararlarının tescilini önlemek için üç ayrı dava açtığını, daha sonra sözü geçen grubun kendi avukatlarına ve yeminli müşavirine hazırlattığı yeni bir bölünme sözleşmesini kendilerine dayattığını, halbuki bölünmenin gerçekleşme olasılığının davaya konu şirketin proje, inşa ve işletme amaçlı olması nedeniyle mümkün olmadığını, bölünme ile mal paylaşılıp yönetim hakkı ve bir ekonomik değeri olan AVM yönetim hakkının yok edildiğini, diğer yandan dört gerçek şahıs ortağın bölünmeye katılmayıp oranlarının korunamadığını, oranların korunmadığı bir bölünmede ise yasa gereği tüm ortakların olumlu oy vermesi gerektiğini, müvekkilinin bu tarz bir bölünmeye karşı olduğunu, bölünme kararının icrasının mümkün olmadığını, şirketin yönetiminde sıkıntılar bulunduğunu, ana sözleşmedeki değişikliğin iptali yönünde açılan dava sonucunda Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dava dosyasında yönetim kurulunun yeterli hesapla seçildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, şirketin organsız kaldığı savının doğru olmadığını, 04/01/2013 tarihli sözleşmeye 16/01/2013 tarihli ek bir sözleşme yapılarak sözleşmenin 31/01/2013 tarihine kadar askıya alındığından bu sözleşmenin yoklukla malül olduğunu, davacıların diğer iddia ve anlatımlarının doğru olmadığını, iki hususta ısrar ederek muaraza çıkarmaya çalıştıklarını, ….. grubunun şirket ortaklarının cari hesabı üzerinden şirkete borç vermesi gerektiğini iddia ettiklerini, bununla yetinmeyip hukuka aykırı bir bölünme sözleşmesini kendilerine ikte ettirmeye çalıştıklarını, kötü niyetli olduklarını, kayyım atanmasını sağlayarak AVM’nin değer kaybetmesini sağlamaya çalıştıklarından bahisle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Diğer davalılar ….. İnş. Tur. San. ve Tic. A.Ş., … ve … vekili özetle; davalı … Dünyası Turizm ve Tic. A.Ş.’nin ana sözleşmesinin 7. maddesinde şirketin yönetim kurulu üyelerinin genel kurullarda hissedarların %65 oranında aynı yöndeki oylarıyla seçileceği maddesinin bulunduğunu, zaman içerisinde her iki şirketten iki kişinin katılımıyla dört kişiden oluşturulan şirket yönetim kurulunda kararların alınamaması ve sonuç elde edilememesi üzerine belgelerle birlikte Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dava dosyasında söz konusu karar nisabının “toplantıya katılanların çoğunluk oylarıyla ticaret kanununa uygun şekilde seçilir” şeklinde değiştirilmesi için şirket genel kurulunun toplantıya çağırılması ve gündemin görüşülerek karara bağlanması için kayyım talep ettiklerini ve mahkemenin 04/10/2013 tarih ….. sayılı kararı ile taleplerinin kabulüne karar verilerek kayyım marifetiyle 17/12/2013 tarihinde genel kurul yapıldığını ve ana sözleşmenin 7. maddesinin değiştirildiğini, söz konusu değişikliğin iptali için Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. esas sayılı davasının açıldığını, ancak dava sonucunda talebin reddine karar verildiğini, bu surette şirketin yönetim kurulunun mevcut ve iş başında olduğunu, genel kurul kararlarının tescil ve ilanının kabul edilmemesi üzerine müvekkili tarafından İstanbul ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasıyla dava açtıklarını, davanın derdest olduğunu, dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların asılsız olduğunu, taraflar arasında yapılan 04/01/2013 tarihli bölünme sözleşmesinin 16/01/2013 tarihli ek sözleşme ile yeniden bir mutabakat sağlanması amacıyla askıya alındığını, bununla ilgili olarak yeni bir sözleşme yapılması için avukatlara talimatlar verildiğini, bölünme sözleşmesinin müvekkillerinin hiçbir kusuru olmadan uygulanamadığını, davacının haksız ve kötü niyetli şekilde bilgi ve belge sunma yöntemiyle zan altına çalıştığını ve ek sözleşmeyi gizlediğini, davacının azınlık hisseleriyle ve yanıltıcı beyanlarıyla dava konusu şirketi ele geçirmeye çalıştığını, müvekkilinin hiçbir kötü davranışı ve saiki bulunmadığını, müvekkilinin yaklaşık 300.000.000,00 USD değerli bir projeyi başıboş bırakma veya viraneye çevirme gibi bir amacının bulunmadığını, tek amaçlarının hakkaniyete ve hukuka uygun şekilde projenin tamamlanması olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Müdahiller vekilleri özetle; ….. projesinden yer aldıklarını ve tapuların kendilerine verilmediğini, açtıkları tapu iptali ve diğer alacak davalarının devam ettiğini beyan etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, tarafların hissedarı oldukları davalı … Dünyası İnşaat Turizm San. ve Tic. A.Ş.’nin taraflar arasındaki bölünme sözleşmesi uyarınca bölünmesi, bu mümkün olmadığı takdirde bölünme sözleşmesi uyarınca şirketin feshi veya bölünme sözleşmesi ve ek sözleşmeler uyarınca tasfiyesi, olmadığı takdirde haklı nedenlerle şirketin fesih ve tasfiyesi ile kayyım atanması istemlerine ilişkindir.
Mahkememizin …… esas ….. karar 05/11/2015 tarihli karar, Yargıtay …… Hukuk Dairesinin …… esas …… karar 04.07.2017 tarihli ilamı ile onanmış olup Davacı vekili ve davalılar …, …, ….. İnş.Tur. Tic. Ltd. Şti. Vekili karar düzeltme isteminde bulunmuş, Yargıtay …. Hukuk Dairesinin …… esas …. karar 16/05/2019 tarihli ilamı ile, “…mahkemece, anılan genel kurul kararının işbu davaya etkisinin tartışılıp değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden davacı vekili ve mümeyyiz davalılar vekilinin anılan yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 04.07.2017 tarih ….. Esas, …. Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, yukarıda anılan gerekçeyle mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir…” şeklinde hüküm kurmuştur.
Usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmuş, yapılan yargılama sonunda da; davacı vekili ve davalılar …, …, ….. İnş.Tur. Tic. Ltd. Şti. vekili hüküm tarihinden sonra ……Dünyası İnşaat Turizm San. ve Tic. A.Ş.’nin 11.04.2016 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında şirketin tam bölünme suretiyle tasfiyesiz infisah kararı alındığını, anılan kararın Ticaret Sicil Gazetesi’nin 11.7.2016 tarih, ….. sayısının …… sayfasında tescil ve ilan edildiğini bildirmiş ve anılan Ticaret Sicil Gazetesi örneğini ibraz etmiştir.
Dosyada mevcut 11/07/2016 Tarih ve …. sayılı sicil gazetesinin incelenmesinde, dava konusu ……Dünyası İnşaat Turizm ve Tic. A.Ş. nin alınan genel kurul kararı ile gerekli iş ve işlemler yapılarak tam bölünme suretiyle tasfiyesiz infisah sonucu 3 ayrı şirkete bölünerek sicilden terkin edilmiş ve iş bu bölünme ve sicilden terkin edilme ticaret sicil gazetesinde tescil ve ilan edilmiştir.
Sonuç olarak, dava konusu neticei taleple istenen menfaat ve sonucun yapılan genel kurul ile gerçekleştirilerek tescil ve ilan edilmesi ile ……Dünyası İnşaat Turizm ve Tic. A.Ş’nin tam bölünme suretiyle tasfiyesiz infisah sonucu 3 ayrı şirkete bölündüğünün ve işbu gelişmenin Ticaret sicil gazetesinde tescil ve ilan edilerek ……Dünyası İnşaat Turizm ve Tic. A.Ş’nin Ticaret Sicilinden terkin edildiğinin sabit olması karşısında Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda konusuz kalan davaya ilişkin karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Dosya kapsamında yapılan yargılama sürecinde; mahkememizce verilen karar taraflarca temyiz edilmiş, temyiz aşamasında, davanın bölünmeyle davanın konusuz kalması ve taraf vekillerinin 19/12/2019 tarihli celsedeki beyanları da dikkate alınarak vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harç için peşin alınan 25,20 TL harcın mahsubu ile eksik 19,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalılar tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalılara iadesine,
Dair, Davacı vekili Av …. ile davalı ….. İnşaat .,…, …, . Nolu …. A.ş vekili Av. …, asli mahillerden …, … vekili Av. …. ın yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğ edileceği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle 15 günlük yasal süresi içerisinde mahkememize sunulacak temyiz dilekçesi ile Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere oy birliği ile verilen karar yukarıda isimleri yazılı tarafların yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı.19/12/2019

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)