Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/502 E. 2021/1086 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/502 Esas
KARAR NO : 2021/1086

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/01/2022 (babalık izni ve yıllık izin sebebi ile)
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap bakiyesi oluştuğunu, bunun üzerine Beyoğlu …… Noterliğinden 27/03/2019 tarih ve ……. yevmiye numaralı ihtarname düzenlendiğini, bu ihtarnamenin borçluya 02/04/2019 tarihinde tebliğ olmasına rağmen, davalının süresi içinde ödeme yapmadığını ve temerrüde düştüğünü, 17/04/2019 tarihinde Anadolu …… İcra Müdürlüğü’nden icra takibi başlatıldığını, davalının yetki itirazı üzerine Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasından tekrar davalı borçluya ödeme emri gönderildiğini, bu takibe davalının itiraz ettiğini, itiraz üzerine zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığını ama arabuluculuk görüşmeleri neticesinde de bir sonuç alınamadığını, bu sebeple davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, icra takibinin devamına ve davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı arabuluculuğa konu edilmeyen taleplerin bu davaya konu edilemeyeceğini, davacının cari hesap bakiyesi aracılığı ile icra takibi yapmış olsa bile alacak iddiasının mesnedinin açık ve anlaşılır olmadığını, faturanın tebliğ edilmediğini, ki faturanın tek başına mal ve hizmet ispatı için yeterli olmadığını, davacının bunu ispatlaması gerektiğini, bu sebeple öncelikle davanın dava şartı yokluğundan reddini, haksız ve hukuka aykırı açılmış olan davanın reddini, haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine girişen davacının aleyhinde kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyası, faturalar, ticari defterler ve belgeler, ihtarname, davalı ve dava dışı şirket SGK çalışan kayıtları, İstanbul Ticaret Sicili Müdürlüğü kayıtları, tarafların vergi dairelerinden BA – BS formları, bilirkişi incelemesi, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının bakiye cari hesap alacağının davalıdan tahsiline yönelik başlatılan Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… sayılı icra takibine vaki itirazın İİK 67. maddesi gereği iptali ile icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 10.389,91-TL asıl alacak, 175,00-TL ihtarname gideri, 83,26-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.649,17-TL ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsili için cari hesap bakiyesine dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemeleri yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi SMMM …… 22/02/2020 tarihli raporunda; davacının 2018 yılına ait yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin TTK Md.64/3. maddesi ve V.U.K. 182, 220, 221. maddeleri uyarınca yapılması gereken noter açılış ve kapanışlarının süresinde ve usulüne uygun yaptırıldığı, kendi lehine olacağı, davacının düzenlemiş olduğu iki adet irsaliyeli faturanın açık fatura olduğu, iki faturada da teslim alan kısmında ……. isim ve imzası olduğu ancak davalının inceleme günü iştirak etmemesi ve sonrası yerinde inceleme talep etmemesinden dolayı ilgili kişinin davalı çalışanı olup olmadığı tespitinin yapılamadığı, sadece davacı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinden yapılan incelemeye göre Beyoğlu ……….. Noterliğinden 27/03/2019 tarihinde gönderdiği ihtarname de dikkate alınarak hesaplanan temerrüt faizi ile birlikte, davacının dava tarihi itibari ile davalıdan 10.389,91-TL anapara 267,54-TL gecikme faizi toplam 10.657,45-TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tarafların itirazları ve eksik incelemelerin tamamlanması için ek rapor hazırlanmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.
Bilirkişi 02/12/2020 tarihli ek raporunda; Davacının düzenlemiş olduğu iki adet irsaliyeli faturanın teslim alan kısmında yer alan ……. isminin tespiti için mahkeme tarafından SGK dan talep edilen yazıda davalının 2018 Eylül dönemine ait her hangi bir sigortalı çalışan bildirimi olmadığı için tespiti yapılamadığı, Yenibosna Vergi Dairesi Müdürlüğünün 20/10/2020 tarihli yazısı ekinden gelen Davalı ya ait …….. Görüntüleme Ekranında 2018 yılı içinde davacıdan bir mal ve hizmet alışına ilişkin BA Beyan bildiriminde bulunulmadığı, ancak bu tespitler kök raporda ulaşılan sonucu değiştirmemiş olup, Beyoğlu …… Noterliğinden 27/03/2019 tarihinde gönderilen ihtarnamede davalı tarafa tanınan beş günlük süre dikkate alınarak hesaplanan temerrüt faizi ile birlikte, davacının dava tarihi itibari ile davalıdan 10.389,91-TL anapara 255,41-TL gecikme faizi toplam 10.645,32-TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tarafların itirazları ve eksik incelemelerin tamamlanması için 2. ek rapor hazırlanmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiştir.
Bilirkişi 02/09/2021 tarihli ikinci ek raporunda; bilirkişi defter incelemesinin mahkemenin kaleminde 22/01/2020 günü saat 15:15 de icra edildiği, ilgili tarih ve saatte defter incelemesine katılmayan davalı tarafın sonrasında da tarafına ulaşmadığı ve yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı, davaya konu olan faturaların irsaliyeli fatura olduğu yani, bir malın faturasıyla birlikte alıcıya sevkiyatı sırasında sevk irsaliyesi ve faturayı ayrı ayrı düzenlemek yerine kullanılan bir belge olduğu bu sebeple ilgili faturaların malın teslimini de ispata yeter olduğu, bu iki faturayı imzalayan kişi …… ‘ın davalı …… Tarımsal Ür. Gel. Ve Paz. A.Ş.’nin tek ortak ve yetkilisi ……’in yine tek yetkilisi ve kurucu ortağı olduğu ve aynı adreste faaliyet gösteren …… Müh. ve Yapım A.Ş. firmasının çalışanı olduğu tespiti sonucu, kök ve 1. ek bilirkişi raporunda ulaşılan sonucun bu 2. ek raporda da değişmediği, dava tarihi itibari ile davacının, davalıdan 10.389,91-TL anapara 236,37 TL (ihtarnamedeki beş günlük süre dikkate alınarak) gecikme faizi toplam 10.626,28-TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tarafların iddia ve savunmaları, incelemeye sunulan defter ve belgeler, hükme esas alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre; davacı ve davalı arasında 2018 yılında ticari ilişkinin gerçekleştiği, davacının davalıya kestiği 2018 yılına ait 2 adet toplamda KDV hariç 8.816,00-TL’lik faturayı bağlı bulunduğu Şişli Vergi Dairesi’ne BS formu ile beyan ettiği, davalının bu faturaları vergi dairesine bildirmediği, irsaliyeli faturaları teslim eden ve teslim alan kısımlarının dolu ve imzalı olduğu, teslim alan dava dışı ………’ın davalı şirkette kayıtlı çalışan olmasa da davalı şirketin tek ortak ve yetkilisi ……. ‘in yine yetkilisi olduğu ve davalı şirketle aynı adreste faaliyet gösteren dava dışı …… Müh. ve Yapım A.Ş. firmasının aynı dönemde çalışanı olduğu, dolayısı ile davacının faturalarının ve faturalara konu emtialarını davalının işyerine teslim edildiğinin sabit hale geldiği, davalının bu faturaları ticari defterlerine kaydedip kaydetmediği hususunda üç kez bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmişse de davalı tarafça defterlerinin incelemelere sunulmadığı, davalının icra takibinden önce ihtarname ile temerrüde düşürüldüğü de anlaşılmakla davacının takip ve dava tarihi itibariyle davalıdan 10.649,17-TL faturadan kaynaklı bakiye cari hesap alacağının ve noterlik ihtarname gideri alacağının bulunduğu anlaşıldığından davalının itirazının iptaline, davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın %20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynı koşullarda devamına,
2-Davacı lehine 2.077,98 TL icra inkar tazminatına hükmedilmesine, belirtilen değerin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 727,44-TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 128,62-TL peşin harcın mahsubuyla bakiye 598,82-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvurma harcı, 128,62-TL peşin harç olmak üzere toplam 173,02 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça posta/ tebligat/ bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 769,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır