Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/491 E. 2023/628 K. 05.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/491 Esas
KARAR NO : 2023/628

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/07/2019
KARAR TARİHİ : 05/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … günü saat … sıralarında, Müvekkili … , İstanbul … ilçesi … mahallesi … sokağında kaldırımda beklediği sırada sokak üzerinde süratlı bir şekilde seyir halinde olan ve … nun sevk ve idaresinde olan … sigorta A.Ş nezdinde … poliçe numarası ile zorunlu trafik sigortası yapılan … plakalı araç müvekkiline çarparak müvekkilim …’ı ağır bir şekilde yaralandığını, İşbu kazada, müvekkilinin zararlarından sigortalı aracın sürücüsü /işleteni …, ruhsat sahibi … ile … sigorta şirketinin beraber müşterek ve müteselsil sorumluluğu bulunduğunu, … Sigorta Anonim Şirketi’ ne 17.08.2018 tarihinde başvuru yapıldığını ve ancak tarafımıza olumlu dönüş yapılmadığını, ciddiyetten yoksun bir şekilde ,sunmuş oldukları belgelerin bir kısmının tekrar istendiğini, Aracın şoförü olan …’nun, yolu kontrol etmeyerek , Aracın hızını azaltmayarak süratli bir şekilde araç kullanmaktan dolayı kuralları ihlal ettiğini, Aracın şoförünün, kazada %100 kusurlu olarak hareket ettiğini, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca … Esas … Karar numaralı soruşturma dosyasında takipsizlik kararı verildiğini, müvekkilinin yaralanması, basit bir tibbi müdahale ile giderilemeyecek ölçüde ağır olduğunu, birden fazla kemik kırığı olması sebebiyle hayat fonksiyonlarına etkisi çok ağır olduğunu, Söz konusu trafik kazası sonrasında yaralanan müvekkilinin ilk olarak … Devlet Hastanesinde kaldırıldığını, sonrasında … Eğitim Araştırma Hastanesine sevk edildiğini, Ameliyat için … Tıp Fakültesi hastanesinde yattığını ve defalarca kez ameliyat olduğunu, bu yaralanmalardan dolayı, müvekkilinin 15. Gün … Tıp Fakültesi hastanesinde sağ Femur kemiğinde ve ayağında meydana gelen kırıkların tedavisi için yattığını, sağlık raporlarında da anlaşılacağı üzere femur kemiği kırığı çok ciddi bir kırık olup femur kemiğinin kırılması özellikle yaşı küçükler çok zor olmasına rağmen, araç sürücüsünün aşırı süratli olması nedeniyle bu vahim sonuç ortaya çıktığını, yine tedavi süreci içerisinde hastane masrafları, ilaç, ameliyat masrafları, yol masrafları, SGK tarafından karşılanmayan pek çok tedavi giderleri için para harcamak zorunda kaldığını, halen tedavi masrafları yapıldığını, ayrıca kendisine biri bakıcı olmak / refakat etmek zorunda kaldığını, zira müvekkil kaza neticesinde yürüyemez hale geldiğini ve kişisel ihtiyaçlarını dahi gidermekte zorluk yaşamaya başladığını, Yargılama aşamasında tespit edilecek olan geçici iş göremezlik süresi kadar da müvekkilinin bakıcı desteğinde kalması gerektiği Yargıtay’ ın yerleşik içtihatlarından olduğunu, müvekkilinin asgari ücretin brütü kadar bakıcı giderinin tespit edilerek tazmin edilmesi gerektiğini, neticeten diğer belgelendirilmesi mümkün olmayan tedavi amaçlı giderlerde bulunduğunu, Bu kalem tazminatın hesap edilmesinde mutat zararların hesap edilmesindeki kurallara uyulması (BK 42/2) da mümkün olduğunu, meydana gelen kazada ağır bir şekilde yaralanan müvekkilinin geleceği de bu yaralanma ile beraber tehlikeye düştüğünü, müvekkilinin henüz 11 yaşında olduğunu, öğrenci olduğunu, femur kemiği kırığı neticesinde eski hareket kabiliyetine haiz olamayacağını, tüm bunların 11 yaşında çok genç birinin geleceği açısından olumsuz durumlar yaratacağını, sürekli maluliyetin mevcut olup %100 olduğunu, Bu rapor müvekkilinin sürekli malullük durumunun tespitini sağlayacağını, Kendisinin halen tam kondisyon sağlayamadığını ve tedavi süresince acılar içinde iyileşmeye çalıştığını, Psikolojisi de kaza nedeniyle bozulan müvekkilinir; kazadan sonra araçlardan korkmakta, geceleri uykudan korkarak kalkmakta olduğunu, Zorunlu dava şartı olan arabuluculuk görüşmesi neticesinde davalılar ile bir anlaşmaya varılamadığını, Maddi tazminatın davalı taraflara Karayolları Trafik Kanunu gereğince ödetilmesi gerektiğini, Olayda sigorta ilişkisi söz konusu olduğu için mutlak ticari dava söz konusudur ve ticari faiz uygulanmalı olduğunu, davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; … günü saat … ‘da müvekkili …’nun sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı otomobil ile İstanbul … İlçesi … mah. … sokağından seyri sırasında davacı …’in kaza yerinde bulunan bir cafeden hızlı bir şekilde araç yoluna çıkması sonucu kaza meydana geldiğini, Müvekkilinin beklenmeyen bu durum neticesinde kazanın olmasına engel olamadığını, Zira dosya içerisinde bulunan kaza günü davacının, müşteki olarak verdiği ifadesinde kendisinin olay yerinde bulunan bir cafeden hızlıca çıkarak kazaya neden olduğu beyan ettiğini ve müvekkili …’dan şikayetçi olmadığını beyan ettiğini, Ayrıca davacı ve annesi kazaya ilgili cafede bulunan üçüncü kişilerin neden olduğu ve bunlardan şikayetçi olduklarını beyan ettiklerini, bu durum davacı vekilinin %100 kusur isnadının gerçeklikten uzak olduğunun kanıtı olduğunu, İlgili trafik kazasına ilişkin olarak davacı vekili ile davacının ceza dosyasına ilişkin verdiği beyanları arasında çelişki bulunmadığını ve dosya içeriğinde kusur tespitine ilişkin bir tespit yapılmadığından öncelikle kusur durumun net ve kesin olarak tespit edilmesi, gerektiğini, Sürekli iş görememezlik ve ekonomik geleceğin sarsıldığına iddiasına ilişkin olarak yetkili bir sağlık kurulundan davacının maluliyet durumuna ilişkin sağlık kurulu raporunun alınması, ve iyileşme süresine ilişkin yapılan tedavi işlemlerinin uygun zamanda ve etkin bir şekilde yapılıp yapılmadığın bir uzman kişi tarafından tespitinin yapılması gerektiğini, Tespit ve rapor sonrası kusur oranına göre belirlenecek tazminat tutarına ilişkin olarak … plakalı araç … poliçe numaralı sigorta sözleşmesi ile diğer davalı … Sigorta A.Ş tarafından sigortalanmış olunduğundan sigorta şirketine yöneltilmesi gerektiğini, Tedavi giderleri,bakıcı giderleri,tüm iyileşmesi süresince yapılan giderlere ilişkin talep edilen maddi tazminatın 2918 sayılı kanunun mad.98 gereğince Sosyal Güvenlik Kurumuna yöneltilmesi gerektiğini, Davacının manevi tazminat talepleri günümüz şartlarına, sosyal ve ekonomik durumlarına ve kazadan sonra meydana geldiği iddia olunan maluliyete uygun olmadığını, Davacı tarafın müvekkilden talep ettiği tazminat miktarı asla kabul edilemeyeceğini, Kazayla ilgili müvekkilinin kusuru bulunmadığı bilirkişi raporu sonrası kesin olarak anlaşılacağından istenilen tazminat talebi Yargıtayın yerleşik içtihatlarına, Borçlar Kanunu ve “…Kimse kendi kusurundan faydalanılmaz ..”evrensel hukuk kuralı ilkelerine göre davacının asli kusurlu olmasına rağmen manevi tazminat talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu, Davacının kaza tarihinden itibaren Faiz istemi hukuka aykırı olup ; bu konu da itiraz ettiklerini, Olayda kusurunun tamamının davacı tarafta olduğunu, gerekli yargılama ve incelemenin yapılarak davacı tarafın yerinde olmayan davasının ve taleplerinin müvekkili yönünden reddi ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılması kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Bilirkişi incelemesi, ATK raporları, tüm dosya kapsamında toplanan deliller.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, 22/04/2018 tarihinde gerçekleşen trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 02/07/2021 havale tarihli raporunda; Dosya içeriğindeki, bilgi/belge, mağdur/müşteki/şüpheli ifadeleri ve ayrıca yerinde inceleme sırasında taraf beyanlarına göre, söz konusu kazanın oluşumunda, davacı …’ın % 75 oranında asli kusurlu olduğu, Söz konusu kazanın oluşumunda, davalı davalı ….’e ait, diğer davalı … Sigorta A.Ş. ZMSS sigortalısı, … plakalı araç ve sürücüsü davalı …’nun %25 oranında tali kusurlu olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi 05/03/2023 havale tarihli raporunda; 22.04.2018 tarihinde meydana gelen kazada davalı sürücünün %25 kusuru ile yaralanan …’ın için Dosyada mübrez Adli Tıp Kurumu … Ihtisas Kurulunun 27.10.2021 ve 10.11.2022 tarihli raporları esas alınarak %2 maluliyet oranında meslekte kazanma gücü kaybına uğradığı belirtilmiş olmakla 30.902,27 TL sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplandığına, Yargıtay kararları doğrultusunda davacının kaza tarihinde 9.92 yaşında olması nedeniyle, gelir getiren herhangi bir işte çalışması söz konusu olmadığı gibi tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancı da bulunmadığından lehine geçici iş göremezlik tazminatı hesaplanmadığına dair iş bu raporu beyan etmiştir.
08/11/2021 tarihli ATK raporunda özetle ; … oğlu … doğumlu …’ın 22.04.2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle … tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre, Kas İskelet Sistemi; Alt Ekstremiteye Ait Sorunlarda Özürlülük, Tablo 3.5a’ya göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %2 ( yüzdeiki) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.
08/11/2021 tarihli ATK raporunda özetle ; … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; Mevcut belgelere göre; … oğlu, … doğumlu …’ın 22.04.2018 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle; A-) … tarih ve … sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre, Kas İskelet Sistemi; Alt Ekstremiteye Ait Sorunlarda Özürlülük, Tablo 3.5 a’ya göre; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %2 ( yüzdeiki) olduğu, B-) İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği, C-) Küçüğün henüz gelişim çağında olduğu, erişkin döneme ulaştığında klinik durumunda değişiklik meydana gelebileceği, bu durumda maluliyet durumunun da değişebileceği belirtilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; 22.04.2018 günü meydana gelen trafik kazasında davacı …’ın % 75 oranında asli kusurlu olduğu, Söz konusu kazanın oluşumunda, davalı davalı …’e ait, diğer davalı … Sigorta A.Ş. ZMSS sigortalısı, … plakalı araç ve sürücüsü davalı …’nun %25 oranında tali kusurlu olduğunun bilirkişi raporu ile tespit edilmiş olduğu, kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik hükümleri uyarınca maluliyet tespiti yapıldığı, zarar miktarının tespiti için dosyanın aktüerya bilirkişisine gönderildiği ve raporun hüküm kurmaya elverişli olduğunun mahkememizce kabul edildiği, buna göre davacının sürekli iş göremezlik talebinin kabulü gerektiği, tedavi masrafları ve bakıcı gideri talebi yönünden, davacı tarafından bu giderlerin ispat edilemediğinden, bu taleplerin reddine karar vermek gerektiği anlaşılmakla yapılan yargılama sonucu aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Manevi tazminat talebi yönünden; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. … günlü ve … sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Kazanın meydana geldiği tarih, dosyaya celp edilen kusur raporu, maluliyet raporu davacının yaralanmasının özellikleri, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; davacının manevi tazminat talebinin davalılar … ve … mirasçıları (…) yönünden kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi Tazminat Bakımından, davanın KISMEN KABULÜ ile, sürekli iş göremezlik zararı 30.902,27-TL nin davalılar …, … mirasçılarından (…) kaza tarihi olan … tarihinden, davalı … Sigorta A.Ş yönünden dava tarihi olan 03.07.2019 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile (sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere) birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacının tedavi masrafları ve bakıcı gideri talebinin reddine,
3- Manevi Tazminat Bakımından, davanın KISMEN KABULÜ ile, 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 22.04.2018 tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılar …, … mirasçılarından (… ) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
4-Alınması gerekli 3.135,58 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 72,07 TL harcın mahsubuyla bakiye ‭3.063,51‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 72,07 TL peşin harç, 179,90 ıslah harcı olmak üzere toplam ‭296,37‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) ‭3.162,25‬ TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 2.846,03 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Maddi tazminat bakımından; AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılar …, … mirasçılarından (…) ve … Sigorta A.Ş alınarak davacıya verilmesine, Reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … mirasçılarına (…) ve … Sigorta A.Ş’e verilmesine,
8-Manevi tazminat bakımından; AAÜT gereğince hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalılar … ve … mirasçılarından (…) alınarak davacıya verilmesine, Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen ‭5.000‬,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı … mirasçılarına (…) verilmesine,
9-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
10-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin ve davalı … yüzünde diğer davalı ve dahili davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/06/2023

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)