Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/463 E. 2021/128 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/463
KARAR NO : 2021/128

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 26/06/2019
KARAR TARİHİ : 04/02/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkilinin yetkili olduğu …. Gıda Tur. İnş. Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 6762 sayılı mülga TTK döneminde 559 sayılı TTK Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair KAnun Hükmü Kararnamesinde belirtilen sermaye artırma hususunu gerçekleştiremediğinden şirket resen münfesih konumuna gelmiş ise de bahse konu şirketin faaliyetini günümüz itibariyle devam ettirmesi sebebiyle şirketin ihyasını talep etme zarureti hasıl olduğunu, her ne kadar müvekkilinin yetkili olduğu şirketin sicil kaydının 07/07/2014 tarihi itibariyle kapalı olduğu tespit edilmiş ise de şirketin hala vergi levhasının güncel durumda olduğunu, bu nedenle doktrinde açıkça belirtilmiş olduğu üzere vergi kaydı devam eden şirketlerin hala faal olduğunun tespiti halinde işbu husus gerekçe gösterilerek şirketin ihyasının talep edilebileceği ve şirketin ticaret siciline yeniden tescili ile ticari hayata devam edebileceğinin belirtildiğini, 559 Kanun Hükmünde Kararname gereğince müvekkili şirketin sermaye artırımı yapmadığı gerekçesi ile her ne kadar resen terkin edilmiş ise de vergi yükümlülüğünün devam ettiği, şirketin hala faal olduğu, SGK Başkanlığı Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü uhdesindeki Tahakkuk Fişinde de görüleceği üzere prim borcu dahi bulunduğundan şirketin ihyası ile TTK Geçici Madde 7/15 uyarınca müvekkilinin yetkilisi olduğu şirketin ticari hayata kazandırılmasını talep ettiklerini, bu nedenle resen terkin olan müvekkilinin yetkilisi olduğu şirketin vergi yükümlülüğünün devam etmesi sebebiyle yeniden ticaret sicil kaydına, müvekkilinin yetkili olduğu şirketin limited şirket olarak devam edebilmesi için sermaye artırımı yapmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, …. TTK 32. Madde ve Ticaret Sicili Yönetmeliği 34. Madde hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, müvekkilinin …. resen terkin işlemi ”6102 sayılı Kanunun Geçici 7. Maddesi”, ”Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğ’in 5. Maddesi”, ”6103 sayılı Türk Ticaret Kanunun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 20/1 maddesi” ve ”Anonim ve Limited Şirketlerin Sermayelerini Yeni Asgari Tutarlara Yükseltmelerine ve Kuruluşu ve Esas Sözleşme Değişikliği İzne Tabi Anonim Şirketlerin Belirlenmesine İlişkin Tebliğ’in 7. Maddesi” kapsamında olup, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, müvekkili …. mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğünün bulunmadığını, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama giderive vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, bu nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Ticaret sicil kayıtları, vergi kayıtları, SGK kayıtları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, …. Gıda Tur. İnş. Paz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin ihyası isteminden ibarettir.
Bilindiği üzere, açılmış bir davanın esasının incelenebilmesi (davanın mesmu, yani dinlenebilir olabilmesi) bazı şartların tahakkukuna bağlı olup bunlara dava şartları denir. Diğer bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil davanın esasını girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
Mahkeme, hem davanın açıldığı günde hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar var olmalıdır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkeme davanın mesmu (dinlenebilir) olmadığından reddetmesi gerekir.
Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartları arasında sayılmıştır. (HMK 114/1-h)
6100 sayılı HMK`nın 114/1-h maddesine göre “hukuki yarar” dava şartı olup mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Bu sayede, iç hukukumuzun bir parçası olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme)`nin 6. maddesi ve 1982 Anayasası`nın 36. maddesinde düzenlenen “hak arama özgürlüğü’nün dürüstlük kuralına uygun kullanılması sağlanabilecek; bu durum, haksız davalar açmak suretiyle, dava hakkının kötüye kullanılmasına karşı bir güvence oluşturacaktır.
Dava açmaktaki hukuki yarar için; hukuk düzenince kabul edilmiş meşru bir yarar olmalı, bu yarar dava açan hak sahibi ile ilgili olmalı ve dava açıldığı sırada halen mevcut bulunmalıdır. Ayrıca, açılacak davanın ortaya çıkacak tehlikeyi bertaraf edecek nitelikte olması gerekir. Bir kimsenin, hakkına ulaşmak için, mahkeme kararının o an için gerekli olması durumunda hukuki yararın olduğundan söz edilebilir. Bir mahkeme kararına ihtiyaç yoksa hukuki yarardan söz edilemez (Pekcanıtez H., Atalay, O./Özekes, M.: Medeni Usul Hukuku, Ankara 2011, s.297).
TTK. 547. Maddesinde belirtilen ek tasfiyenin ne şekilde yapılacağı, 27/01/2013 tarih 28541 sayılıTicaret Sicil Yönetmeliğinde düzenlenmiştir.
TTKnun geçici 7. maddesi uyarınca 01.07.2015 tarihine kadar sayılan halleri tespit edilen ya da bildirilen şirketlerin tasfiyeleri, ilgili kanunlardaki tasfiye usulüne uyulmaksızın bu madde uyarınca yapılır. 559 sayılı KHK gereğince sermayelerini öngörülen tutara çıkarmamış bulunmaları, TTK’nın yürürlük tarihinden önce veya 01.07.2015 tarihine kadar münfesih olmaları, TTK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce tasfiye işlemlerine başlanılmış olmakla birlikte genel kurulun toplanamaması nedeniyle ara bilançoları genel kurula tevdi edilemediği için ticaret sicilinden terkin edilememeleri sebepleriyle resen terkin edilirler. 4. fıkranın a bendi ile Ticaret Sicili Müdürlüklerince; kapsam dâhilindeki şirketlerin sicildeki kayıtlı son adresine ve temsile yetkili kişilere bir ihtar yollanacağı yapılacak ihtarın ilan edilmek üzere Ticaret Sicili gazetesine aynı gün gönderileceği, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla,TK hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, 4/c bendine göre terkin sebepleri bulunan şirketlerin faaliyetlerini devam ettirme isteğinde bulunmaları halinde, münfesih olma nedenini verilen süre içinde ortadan kaldırıp ticaret siciline bildirmelerinin ihtar edileceği, ihtara rağmen süresinde işlem yapmayan şirketin unvanının ticaret sicilden resen silineceği düzenlenmiştir. “Ancak, davacı ve davalı sıfatıyla devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler.
Somut olayda davalı ….. tarafından ihyası istenilen şirket TTK geçici 7. Madde kapsamında 07/07/2014 tarihinde sermaye arttırımının yapılmamış olması nedeniyle resen terkin edilmiştir. Davacı terkin edilen bu şirketin ortağı ve yetkilisidir.
İhyası istenen şirket tasfiye nedeniyle sicilden terkin edilmemiş olup, Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerinin ve Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine ilişkin Tebliğin 5. Maddesi gereğince, tebligat ve ilan prosedürlerinin yerine getirilmesinin ardından sicil kaydının resen terkin edildiği, tebliğinden itibaren 2 ay içinde münfesih olma sebebini ortadan kaldırarak buna ilişkin ispat edici belgeleri Ticaret Sicil Müdürlüğüne ibraz etmesi ya da şirketin faaliyetinin devamının mümkün olması halinde aynı süre içinde tasfiye memuru bildirmesi, ayrıca şirketin davacı ya da davalı sıfatıyla sürmekte olan davanın bulunması halinde yazılı beyanını Ticaret Sicil Müdürlüğüne vermesi gerektiği, münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş, Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliğde Değişiklik Yapılmasına dair 28893 sayılı 25/01/2014 tarihli Resmi Değişiklik Yapılmasına İlişkin Tebliğ Hükümleri de dikkate alındığında 30.12.2012 tarih 28513 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan”Münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicil kayıtlarının silinmesine ilişkin tebliğin 5. Maddesi (1-b)bendi uyarınca ticaret sicil gazetesinde gerekli ilan yapılarak süresi içerisinde bir başvuru yapılmadığından sicil kaydı resen terkin edilmiştir.
Ticaret Sicil evraklarının incelenmesinde; ticaret sicil gazetesinde gerekli ilanın yapıldığı, yasal süresi içerisinde bir başvuru yapılmadığından Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin ……… tarihli ilanıyla şirketin sicil kaydının resen terkin edildiği belirlenmiştir. Dosya kapsamında, şirket hakkında halen devam etmekte olan dava yada icra takipleri olduğuna dair bir beyanın olmadığı, anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller, celp edilen Vergi kayıtları ve SGK kayıtlarına göre; ihyası istenilen şirketin halen faal durumda gözüktüğü, şirketin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. Maddesi ile münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmediği, davacının süresi içerisinde şirketin münfesih olma sebebini ortadan kaldırarak buna ilişkin ispat edici belgeleri Ticaret Sicil Müdürlüğüne ibraz etmesi ya da şirketin faaliyetinin devamının mümkün olması halinde aynı süre içinde tasfiye memuru bildirmek suretiyle yazılı beyanını Ticaret Sicil Müdürlüğüne vermesi gerekliliği dikkate alındığında somut davada davacının süresi içerisinde beyanda bulunduğuna dair herhangi bilgi ve belge sunulmadığı, vergi borçlarının ödendiği tarihler dikkate alındığında davacının şirketin münfesih durumunu bilmesi gerektiği, mahkememizce vergi borcunun ödendiği tarih münfesihi öğrenme tarihi olarak kabul edilmiş olup öğrenme tarihinden sonra gerekli bildirimlerin yapılmadığı anlaşılmakla davacının işbu davayı açmada hukuki yararının bulunmadığı kanaatiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/1337 Esas, 2019/1540 Karar ile aynı dairesinin 2020/1633 esas, 2020/1360 karar sayılı ilamı )
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 114/1-h maddesi gereğince hukuki yarar şartı yokluğundan DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konu hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 4.080,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere davalı tarafın yokluğunda davacı vekili ve davacı asilin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/02/2021

Başkan …
(e-imzalıdır)
Üye …
(e-imzalıdır)
Üye …
(e-imzalıdır)
Katip …
(e-imzalıdır)