Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/435 E. 2020/503 K. 07.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/435 Esas
KARAR NO : 2020/503

DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/06/2019
KARAR TARİHİ : 07/09/2020
KARAR YAZILMA TARİHİ : 10/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalının 18/11/2014 tarihinden 10/06/2015 tarihine kadar, …… Şans Oyunları ve Gıda Sanayi Ticaret Limited Şirketinin faaliyetlerini ve işletmesini ortak olarak yürütteklerini, tarafların 10/06/2017 tarihinde karşılıklı olarak anlaşarak ortaklıklarına son verdiklerini, bundan kaynaklı olarak müvekkilinin 197.000,00 TL alacağının ortaya çıktığını, tarafların karşılıklı olarak mutabakata vararak iki şahit huzurunda protokol imzalandığını, alacağın tahsili için Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, müvekkilinin adresinin Avcılar/İstanbul olduğunu HMK m.6 da “genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” belirtildiğini genel yetki kurulanı göre Küçükçekmece Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı gereği mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın fark etmeden öncelikle icra takibine sunulan yetki itirazının incelenmesi gerektiğini, davacının dosyaya sunduğu sözleşme olduğu iddia edilen yazalı evrakta belirtilen borcun sebebi durumunun var olmadığını, şirketin kuruluşundan bugüne kadar tek yetkilisinin müvekkili olduğunu, davacının belirttiği ortaklık durumunun gerçekte var olmadığını, belirterek haksız davanın öncelikle yetki hususu değerlendirilerek usulden ve açıklanan nedenlerle esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Ancak cevap dilekçesinin süresinde sunulmadığı tespit edilmiştir.
Dava, davacının dava dışı …… Şansoyunları Gıda San. Tic. Ltd Şti den 18/11/2014 – 10/06/2015 tarihleri arasında şirket faaliyetlerinin ve işletmenin ortak olarak yürütüldüğü iddiası ile bu işlemlerden kaynaklı alacağın tahsiline yönelik davalı aleyhine başlatılan Bakırköy …… İcra müdürlüğünün ……. sayılı icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı tarafça icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş olduğu görülmüştür.
Bu durumda İİK’nun 50. maddesi gereğince öncelikle icra dairesinin yetkilerine yönelik itiraz incelenerek takip konusu icra dairesi yetkili ise dosyanın esasına girilecektir.
İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmayıp, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, icra dairesi kendiliğinden yetkisizliğini gözetemeyeceği için borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir. İcra dairesinin yetkisinin belirlenebilmesi için öncelikle, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin var olup olmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Her ne kadar davalı taraf cevap dilekçesini süresi içerisinde sunmamış olsa da İcra Müdürlüğünün yetkisine yapılan itirazın mahkemece resen denetlenmesi gerekmektedir. Somut olay yönünden TBK 89 ve HMK 10. maddeleri gereği yetkinin belirlenmesi mümkün ise de, takip alacaklısı davacının ikametgahının ……. olup, alacaklı ikametgahı yönünden Tunceli İcra Dairesi’nin yetkili olduğu, genel yetki kuralı gereği de davalı borçlunun ikametgahı yönünden Küçükçekmece İcra Dairelerinin yetkili olduğu, ancak takibin alacaklı ya da borçlu ikametgahı yönünden yetkili olmayan Bakırköy İcra Dairesi’nde başlatıldığı, davacının takibini yetkisiz icra dairesinde başlatmasına davalı tarafından itiraz edildiği, borçlunun yetki konusundaki itirazı bu haliyle yerinde olduğu görülmüştür. Takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olması itirazın iptali davaları için dava şartıdır. Sonuç olarak itirazın iptali davasının dava şartları bulunmadığından işin esasına girilmeden davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın davalının icra müdürlüğünün yetkisine yönelik yapmış olduğu itiraz yerinde görülmek ile yetkili icra müdürlüğünde yapılmış bir takip bulunmadığından dava şartı yokluğu sebebi ile REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 2.379,27 TL harcın mahsubuyla bakiye 2.334,87 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2. Maddesi uyarınca hesap edilen 3.400,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Arabuluculuk ücreti 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdı