Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/433 E. 2020/684 K. 12.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/433 Esas
KARAR NO : 2020/684

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/05/2018
KARAR TARİHİ : 12/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında 19/01/2017 tarihli sözleşme akdedildiğini ve sözleşme kapsamında proforma listesinde de özelliklerinin belirtildiği mobilya niteliğindeki malların 60 gün içerisinde teslimi ile 90.000,00-USD bedelin ödenmesi için anlaşıldığını, müvekkil şirketin sözleşmeye nazaran davalı şirkete 19/01/2017 – 20/01/2017 tarihlerinde …… Şubesi’nden ……. numaralı hesap numarasına sırasıyla 20.000,00 – 15.000,00 – 20.000,00-USD olmak üzere avans ödemeleri yaptığını, müvekkil tarafından anlaşma gereği sözleşmede belirtilen malların defalarca davalı taraftan talep edildiğini, ancak hiçbir sonuç alınamadığı gibi malların da teslim edilmediğini, bunun üzerine ödenen 45.000,00-USD avansın iadesini talep etmiş ise de yine sonuç alamadığını, akabinde hiç bir sonuç alamyan müvekkilince ödenen avansın iadesi ve tahsili için Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafça 01/08/2017 tarihinde asıl alacağa, faize, vekalet ücretine, icra masraflarına ve takibin tüm ferilerine açıkça itiraz edildiğini ve neticesinde takibin durdurulduğunu, yukarıda arz olunan nedenlerle davalarının kabulü ile davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere davalı taraf aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasında 19/01/2017 tarihinde imzalanan sözleşme gereğince malların 60 gün içinde teslimine karar verildiğini, belirtilen süre içerisinde malların tamamlanmış ve alıcı şirketin malı göndereceği Ürdünlü gerçek alıcısı ……. ‘in bizzat İstanbul’a geldiğini, talebi doğrultusunda sipariş verilen mallara ilişkin numunelerin tamamen sözleşme alıcısının bilgisi dahilinde…… Ürdün adresine müvekkili şirketçe ……. kargolandığını ve teslim edildiğini, kargoya ilişkin konşimentoların her iki tarafa da gönderildiğini, teslimatla birlikte anlaşılan miktarın tamamının taraflarına ödeneceği hususunda anlaşıldığını ancak bakiye kalan 45.000,00-USD’nin ödenmediğini, alıcı firmanın Ürdün’deki gerçek alıcı adına komisyoncu olarak sözleşmede taraf olduğunu ve malın gerçek alıcısı ile komisyon alacağı hususunda ihtilafa düştüğünü, bu sebeple karşı taraftan tahsil edemedikleri alacaklarına ilişkin olarak müvekkiline kötü niyetli olarak icra takibi başlattıklarını, ancak görüleceği üzere sözleşmede malın teslimi hususunda herhangi bir hükmün belirtilmediğini, sadece malın teslim masraflarının müvekkili şirket tarafından yapılacağının belirtildiğini, davacı tarafın ise bilgisi dahilinde yapılan teslimatı bahane ederek işbu takibe başlamışsa da, teslime ilişkin belirtilmeyen hususların müvekkili şirkete sözleşmeden kaynaklı bir sorumluluk getirmesinin mümkün olmadığını, neticesinde mağdur olanın müvekkilinin olduğunu, çünkü hem malı süresi içerisinde yapıp teslim ettiğini, hem de anlaşılan hizmet bedelini alamadığını, davacı şirketin komisyon karşılığını ödemesini müvekkil şirketten aldığını, kendilerine bu hususta fatura da kesildiğini, müvekkili şirketin sözleşmeden kaynaklı tüm edimlerini yerine getirdiğini, davacı tarafın taleplerinin gerçek dışı olduğunu, bu sebeplerle davanın kabulünün mümkün olmadığı gibi davaya bakmaya yetkili mahkemenin de Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olup, davanın yetki yönünden de reddinin gerektiğini, yukarıda arz olunan gerekçelerle öncelikle davanın reddi ile dosyanın yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, tedbirin kaldırılmasına, %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gibi yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili tarafından cevaba cevap dilekçesi davalı vekili tarafından ikinci cevap dilekçesi sunulmuştur.
Dava; İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyası ile açılmış olup 03/05/2018 tarihinde açılmış olduğu 10/04/2019 tarihinde verilen yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiş olduğu tespit edilmiş olup 18/06/2019 tarihinde mahkememiz …… Esasına kaydedilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, davacının, avans iadesi talepli alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …. Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde 45.000,00 USD asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %10 oranında faizi ile birlikte tahsili için banka aracılığıyla ödenen bedelin iadesine dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Muhasebe Hesap Denetim Uzmanı …… ile Ekonomi ve Finans Uzmanı Dr. ……. ‘ten müteşekkil Bilirkişi Heyeti 05/03/2020 tarihli raporunda; davacının 2017 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, davalı tarafından davacı adına düzenlenen 19/01/2017 tarihli …… no.lu 53.041,00-TL faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, düzenlenen faturaya karşılık ise davacı ticari defterlerinde davacı tarafından davalı adına yapılan iki adet ödeme gözükmekte olduğunu, bunların 20/01/2017 tarihli 56.911,50-TL tutarlı ve 20/01/2017 tarihli 75.544,00-TL tutarlı olmak üzere toplam 132.455,50-TL tutarlı ödemeler olduğunu, davacının kendi defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalı yandan 75.544,00-TL alacaklı olduğunu, davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen incelemeye katılmadığını, ticari defter ve belgelerini sunmadığını ancak dosyada taraflarca sunulmuş deliller irdelendiğinde davalının sözleşme gereği teslim yükümlülüğünü yerine getirdiğini bu nedenle davacının alacağının bulunmadığını bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, toplanan deliller, bilirkişi raporu içeriğine göre; davacı ile davalı arasında 19/01/2017 tarihli sözleşme ile sözleşmede ve proforma listesinde özellikleri belirtilmiş mobilya özellikli malların yapımı ve 60 gün içerisinde teslimi şartıyla 90.000,00-USD bedel ödenmesi üzerine anlaşma sağlandığı, davacı yan tarafından akdedilen sözleşmeye karşılık 45.000,00-USD ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Davalı tarafından davacı adına 19/01/2017 tarihli ……. no.lu 53.041,00-TL tutarlı irsaliye düzenlenmiş olması, düzenlenen bu faturaya davacı tarafından itiraz edilmeyerek ticari defterlere kaydedilmesi, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle delil niteliği taşıması, davaya konu mallara ilişkin numunelerin ……. Ürdün adresine ……. ile kargolanmış olması, dosyadaki e-posta yazışmalarında malların teslim alındığının belirtilmesi hususlarının birlikte değerlendirildiğinde; davalının sözleşmeden kaynaklanan teslim yükümlülüğünün yerine getirdiği anlaşılmakla davanın ve davacının kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı vekilinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE
3-Alınması gerekli 54,40-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.909,60-TL harcın mahsubuyla bakiye 1.855,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen 18.970,64-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı 12/10/2020

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)