Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/412 E. 2019/1277 K. 20.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/412 Esas
KARAR NO : 2019/1277

DAVA : Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti
DAVA TARİHİ : 11/06/2019
KARAR TARİHİ : 20/12/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 17/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirketler arasında imzalanan sözleşme gereğince, müvekkili şirketin davalılara 5.633.684,62 TL tutarında teminat mektubu verdiğini, davalıların söz konusu işleri yerine getirmediğini, yer teslimlerinde geciktiğini, bu nedenle Büyükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… Değişik İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, devam eden süreçte işlerin devam ettiğini, davalılar ile müvekkili şirket arasında ek protokol imzalandığını ve 5.633.684,62 TL tutarlı teminat mektubunun müvekkiline iadesi ile müvekkili şirket tarafından 200.000,00 TL tutarlı teminat mektubnun teslim edileceğinin hüküm altına alındığını, sonrasında müvekkili şirketin tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen davalıların teminat mektubunu iade etmediğini, davalılarca gönderilen ihtarname ile eksik işlemlerin bulunduğunu ve bunların tamamlanmasının talep edildiğini, aksi halde teminat mektubunun nakde çevrilerek bu ayıp ve eksikliklerin giderileceğinin bildirildiğini, devamındaki süreçte Büyükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …… Değişik İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığını ve tespit edilen eksik işlerinde tamamlanarak davalılara teslim edildiğini, davalılarca ihtarname aracılığıyla teminat mektubunun süresinin uzatılmasının talep edildiğini, müvekkili şirket tarafından karşı ihtarname ile teminat mektubunun sözleşme hükümleri doğrultusunda iadesinin talep edildiğini, müvekkili şirket tarafından sözleşme konusu iş bitirilip teslim edilmiş olmasına karşın davalılarca kesin kabul yapılmayarak müvekkilinin sürekli olarak teminat mektubunun haksız nakde çevrileceği tehdidi altında tutulduğunu belirterek teminat mektubu hükümsüzlüğüne, işin eksiksiz olarak teslim edildiğinin ve kesin kabul şartlarının gerçekleştiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça teminat mektuplarına konu işteki ayıp ve eksiklikler giderilmediği için teminat mektubu nakde çevrildiğini ve davanın konusuz kaldığını, kesin kabul şartlarının gerçekleşmediğini, bu nedenle esas yönünden de davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kesin kabul işlemi yapılmamasının nedeninin işin sözleşmeye uygun olarak bitirilmemesi ve imalatlarda sürekli ayıp ve eksikliklerin ortaya çıkması olduğunu, teminat mektubunun nakde çevrildiğini ve davanın konusuz kaldığını, esas yönünden de davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye konu teminat mektubunun hükümsüzlüğü ve kesin kabul şartlarının gerçekleştiğinin tespiti istemine ilişkin olup, daha sonradan teminat mektubu nakde çevrildiğinden davacı tarafça sunulan cevaba cevap dilekçesi ile açılan davanın menfi tespit davası niteliğinde olması nedeniyle davanın istirdat davasına dönüştüğünü ve ödenen bedelin iadesini talep ettiklerini bildirmişlerdir. Davacı tarafça da belirtildiği üzere dava hükümsüzlük talebiyle açılmış olup, bu dava da menfi tespit davası niteliğinde olduğundan ve menfi tespit davaları da arabulucuya tabi davalardan olduğu kabul edildiğinden nitekim dava ön inceleme duruşmasına dahi geçilmeden istirdat talebine dönüşmüş olup, ödenen bedelin iadesi talebini içerip, alacak istemli bir davaya döndüğünden davanın açıldığı tarih itibariyle yürürlükte olan 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir. TTK’nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde getirilen düzenleme ile arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğu benimsenmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; 7155 Sayılı Kanun ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanuna eklenen 5/A maddesi uyarınca, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak hüküm altına alınmış olup bu davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/a maddesine göre, TTK’nın 4. Maddesi gereğince, Arabuluculuğa tabi davalar arasında yer aldığı, davacının arabulucuğa başvurduğuna dair herhangi bir belge sunmadığı gibi bu yönde de bir iddiası bulunmadığından davanın 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesinin birinci fıkrası uyarınca arabulucuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usülden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
7155 Sayılı Kanun ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanuna eklenen 5/A maddesi uyarınca, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak hüküm altına alınmış olup bu davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/a maddesine göre, TTK’nın 4. Maddesi gereğince, Arabuluculuğa tabi davalar arasında yer aldığı, davacının arabulucuğa başvurduğuna dair herhangi bir belge sunmadığı gibi bu yönde de bir iddiası bulunmadığından davanın 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesinin birinci fıkrası uyarınca arabulucuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine,
Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 3.415,50 TL harcın mahsubuyla bakiye 3.371,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT 7/2. maddesi gereğince hesap edilen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair,6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili, davalı ….. Yapı vekili ve davalı ….. vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/12/2019

Katip …

Hakim …