Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/396 E. 2019/913 K. 09.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/396 Esas
KARAR NO : 2019/913

DAVA : Mülkiyet (Tespit İstemli)
DAVA TARİHİ : 19/02/2019
KARAR TARİHİ : 09/10/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 01/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın makine alım satımı ve kiralaması üzerine ticaret yaptığını,…. Ve Tic. A.Ş. İsimli firmadan 12/06/2018 tarihinde makineler satın aldığını, …… Parça ve Makina İthalat İhr.Ltd. Şti. Bu makineleri müvekkilinden satın almak istediğini ancak daha sonra bu firmanın mali gücü zayıfladığından dolayı taraflar bu makinelerin …… Parça isimli firmaya kiralanması konusunda anlaştıklarını, bu firmanın sahibi …..’nun cezaevine girmesi üzerine çevredekilerin “….. cezaevinde, makinelerine birisi gidip çökmesin dikkatli ol” şeklinde uyarıları üzerine müvekkilinin makineleri kontrol etmek için firmaya gittiğinde makinelerin olmadığını, yapılan araştırmalar üzerine makinelerinin …… Ve Tic. Ltd. Şti.’nde veya ….. San. Tic. Ltd. Şti’nde olabileceğinin duyumunu almış ve Bakırköy …..Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …. D.İş sayılı dosyasında yapılan tespit gereğince ise müvekkilinin makinelerinin bir kısmının burada olduğunun tespit edildiğini, ancak tespit talep edilen vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz edilip, bu ürünleri….ve Tic. A.Ş.’den fatura karşılığı satın aldıklarını söylediklerini belirterek, mahkemece davalının bu makineleri iyi niyetli iktisap ettiği kanaatine varılırsa, fatura bedellerinin müvekkiline verilmesine, kötü niyetli elinde bulundurduğu makinelere ilişkin tazminatın müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kendi satmış olduğu makinelerle ilgili mülkiyet iddiasında bulunmasının hukuken mümkün olmayacağını, davanın ….. isimli firmaya yöneltilebileceği gerekçesi ile husumet yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin mezkur makineleri ……. Ve Tic. Ltd. Şti’ne ait 25/07/2018 tarihli ….. irsaliye numaralı E Arşiv fatura ve sevk irsaliyesi ile satın aldığını, davacı tarafça müvekkili şirketin itibarının zedelendiğini, belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, mülkiyet iddiasına dayalı olarak açılmış alacak istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış ve 114/ 2. maddesi gereğince diğer kanunlarda sayılan dava şartlarına da atıfta bulunmuştur. 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir. TTK’nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde getirilen düzenleme ile arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğunu benimsenmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; 7155 Sayılı Kanun ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanuna eklenen 5/A maddesi uyarınca, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak hüküm altına alınmış olup, Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesin’de açılmış olan davada verilen görevsizlik kararı gereğince, mahkememizde görülmekte olan bu davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/a maddesine göre, TTK’nın 4. Maddesi gereğince, Arabuluculuğa tabi davalar arasında yer aldığı, davacının arabulucuğa başvurduğuna dair herhangi bir belge sunmadığı gibi bu yönde de bir iddiası bulunmadığından davanın 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesinin birinci fıkrası uyarınca arabulucuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usülden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
7155 Sayılı Kanun ile 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanuna eklenen 5/A maddesi uyarınca, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat taleplerine ilişkin ticari davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak hüküm altına alınmış olup bu davanın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/a maddesine göre, TTK’nın 4. Maddesi gereğince, Arabuluculuğa tabi davalar arasında yer aldığı, davacının arabulucuğa başvurduğuna dair herhangi bir belge sunmadığı gibi bu yönde de bir iddiası bulunmadığından davanın 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesinin birinci fıkrası uyarınca arabulucuğa başvurulmasına ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harç için peşin alınan 426,94 TL harcın mahsubu ile bakiye 382,54 TL harcın hükmün kesinleşmesine müteakip istem halinde davacıya iadesine,
Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinden bırakılmasına,
AAÜT’nin 7.maddesine göre hesaplanan 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/10/2019

Katip …

Hakim …