Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/390 E. 2020/547 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/390 Esas
KARAR NO : 2020/547

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; davacı ile davalının patlamış mısır yapımı konusunda şifai sözleşme yaptıklarını, sözleşmeye göre davacı markası bulunan koli ve ambalajı hazırlatıp teslim edecek, davalı da, mısırla doldurarak davacıya teslim edeceğinin kararlaştırıldığını, davacının sözleşme gereği edimini ifa ettiğini, 2.929 adet koliyi ve ambalajı dava dışı şirketlere yaptırıp davalıya teslim ettiğini, ilk partinin 1.804 koli ve ambalajın patlamış mısır doldurulmuş halde teslim edildiğini ve anlaşma gereği davalıya 66.632,54 TL ödendiğini, geri kalan 1.124 adet koli ve 680 kg ambalaj yönünden davalı taraf edimini yerine getirmediği gibi koli ve ambalajları da müvekkiline teslim etmediğini, davalı ile yapılan şifai görüşmede ikinci parti mal tesliminde ödemeyi peşin aldıkları takdirde üretime geçeceklerinin belirtildiğini, peşin ödeme şartının müvekkilce kabul edilmemesi üzerine koli ve ambalajların haksız olarak teslim edilmediğini, davalının sözleşmede esaslı değişiklik yaparak sözleşme bedelini teslimden önce nakit olarak ödenmesini şart koşması üzerine davalıya 14/02/2019 tarihli ihtarname gönderilerek sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği ve koli ve ambalajların iadesinin talep edildiğini, davalının cevabi ihtarnamesinde koli ve ambalajların teslim edilmeyeceğini bildirdiğini, davalının TBK 471.maddesinde düzenlenen borçlarını yerine getirmediğinden, davalıdan kalan koli ve ambalajların müvekkiline iadesine, kabul olunmadığı takdirde imhasına karar verilmesi ve 1125 adet koli ve 680 kg ambalajın değeri olan 28.223,00 TL’nin davalıdan ihtar tarihi olan 14/02/2019 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların toplam 5500 koli patlamış mısır imalatı için anlaşmaya vardıklarını, müvekkilinin kendisine ait üretim kodu koliler üzerine ve patlamış mısırın doldurulacağı ambalajlar üzerine bastırılarak 2929 adet koli ile buna karşılık gelen ambalajların müvekkiline teslim edildiğini, bu konuda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığını, müvekkilinin ilk parti malların teslimi bakımından üzerine düşen yükümlülükleri en kısa sürede yerine getirilmesine rağmen davacı tarafından peşin ödenmesi gereken tutarın uzun uğraşlar neticesinde ödendiğini, edimini zamanında yerine getirmeyerek davacının sözleşmeye aykırı davrandığını, tarafların ürün teslimi öncesi peşin ödenmesi şartıyla imalat konusunda şifahi mutabakat sağlandığını, müvekkilinin üretim yapmaya hazır iken davacının koli ve ambalajların iadesini talep ettiğini, müvekkilinin tarım ve gıda bakanlığından aldığı üretim izin hakkı kendisinde olup, başka firmalarca yapılmasını kabul etmek zorunda olmadığını, müvekkiline ait üretim kodunun koliler üzerine ve ayrıca patlamış mısır doldurulacak ambalaj üzerine bastırıldığını, bu nedenle iadesinin mümkün olmadığını, hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, bilirkişi incelemesi sonrasında, ortakları ve temsilcileri aynı olan davacı şirket ile dava dışı …’nin yönetim kurulu üyelerinin ve hissedarlarının aynı olduğu ve sözleşmeyi yapan şirketin … olmasına rağmen müvekkili tarafından yanlış bilgi verilmesi nedeniyle davacı olarak …… Pazarlama’nın taraf gösterildiğini, HMK 124.maddesi gereğince taraf değişikliği talebinde bulunmuş olup, HMK 124.maddesi gereği taraf değişikliğine açık rızasının bulunup bulunmadığı hususunda davalıya muhtıra gönderilmiş, davalı tarafça, taraf değişikliğine muvafakatte bulunulmadığı beyan edilmiş ise de, mahkememizce 16/06/2020 tarihli ara karar ile “Her ne kadar davacı vekilinin taraf değişikliği talebiyle ilgili davalı tarafa rızası sorulmuş ise de, dosyanın tekrardan yapılan incelemesinde, davacı gözüken …… Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şti. ile taraf değişikliği yapılması talep edilen ……. Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin bir kısım kurucularının, konularının ve adreslerinin aynı olduğu ve hatta davalı şirketin söz konusu dava öncesi, dava konusu uyuşmazlığa ilişkin ihtarnameyi de …… Pazarlama San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne gönderdiği, yine dava konusu olan ambalajların dava dışı şirketlere yaptırılması nedeniyle düzenlenen faturaların da …… Pazarlama şirketi adına kesildiği, bu haliyle davacının dürüstlük kuralına aykırı olmayan ve maddi bir hatadan kaynaklandığı anlaşılan taraf değişikliği talebinin HMK 124/3 maddesi gereğince karşı tarafın rızası aranmaksızın kabul edilmesine” karar verilmiştir.
Dava, taraflar arasında patlamış mısır üretimi hususunda yapılan sözleşmenin feshi ve sözleşme gereği verildiği iddia olunan koli ve ambalajların iadesi ile mümkün değilse bedellerinin tahsili talebine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraf değişikliği yapılmadan önce bilirkişi heyetinden alınan 25/12/2019 havale tarihli raporda; bilirkişi davacı vekili ile yaptığı görüşmede davaya konu işlemlerin defterlerine işli olmadığını belirttiği, davalı defter ve belgelerin incelenmesinde; davaya konusu sözleşmeye ilişkin faturaların davalı tarafından dava dışı ….. … A.Ş.’ne düzenlendiği ve ticari defterlerine kaydedildiği, düzenlenen faturalara ve ödemelere ilişkin taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, Gıda Mühendisi tarafından sunulan teknik değerlendirmede; ürünün ambalajında işletme kayıt numarasının yer aldığı, bu sebeple ürün üzerindeki sorumlulukların mevzuat gereği …… Gıda Emlak …. Ltd. Şti. üzerinde olduğu, ürün ambalajında ve dış ambalajında “….. Gıda San. Ve Tic. A.Ş için üretilmiştir.” yazıldığını, üretim yapan işletmecinin isminin yazılması gerekirken işletme kayıt numarasının yer aldığını, ürün ambalajında ve dış ambalajında belirtilen …… no’lu işletme kayıt numarası ….. Gıda San. Ve Tic. A.Ş.’ne ait olduğu algısı oluşacağını, ortaklığın sona ermesi üzerine ambalaj üzerindeki işletme kayıt numarası davalı adına olduğu için 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’na ve bu kanuna bağlı olarak, Türk Gıda Kodeksi Yönetmelikleri maddelerine göre sorumluluğun üretici firmada olduğundan dolayı ambalaj malzemelerinin ….. Gıda San ve Tic. A.Ş tarafından kullanılmasının uygun olmayacağından, iadesinin uygun olmayacağı, imha edilmesinin uygun olacağının bildirildiği görülmüştür.
Taraf değişikliği sonrası bilirkişi heyetinden alınan 29/07/2020 tarihli ek raporda; tarafların dava konusu alacakla ilgili ticari kayıtlarının örtüştüğü, tarafların usul ve yasaya uygun tutulan ticari defter ve belgelerinin lehlerine delil kudretine haiz olduğu, davalı uhdesinde bulunan 1124 adet kolinin ve 680 kg ambalajın maliyetinin 28.211,88 TL olduğunu bildirmişlerdir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında patlamış mısır yapımına dayalı ticari bir ilişki olup, bu hususta bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı sözleşme gereği hazırlatacağı koli ve ambalajları dava dışı şirkete yaptırıp davalıya teslim etmiş, ilk parti davalı tarafça doldurularak teslim edilmiş ve anlaşma gereği 66.632,54 TL ödenmiştir. Bu hususta taraflar arasında uyuşmazlık olmayıp ödemeler taraf defterlerinde kayıtlıdır. Geri kalan 1124 adet koli ve 680 kg ambalaj yönünden davacı, davalının edimini yerine getirmediği gibi koli ve ambalajları da teslim etmediği iddiasında olup, bu hususta davalıya ihtarname göndermiş ve Bakırköy ……. Noterliği’nin 14/02/2019 tarih, ….. yevmiye no’lu ihtarı ile sözleşmeyi feshederek koli ve ambalajların iadesini talep etmiştir. Davalı ise, birinci parti yönünden sözleşmesel yükümlülüğün yerine getirilmesine rağmen davacının peşin ödemesi gereken tutarı uzun uğraşlar sonucunda ödediğini, bu nedenle ikinci parti için ürün teslimi öncesinde peşin ödeme şartı ile üretim yapmaya hazır olduklarını davacıya bildirdiklerini beyan etmiştir.
Ayrıca davalı göndermiş olduğu 21/02/2019 tarihli Bakırköy ….. Noterliği’nin …… yevmiye no’lu cevabi ihtarnamesi ile koli ve ambalajların iadesinin mümkün olmadığı, Gıda ve Tarım Bakanlığı’ndan alınan izinle üretim ve sorumluluğun kendisine ait olan imalatın, kendisi haricinde muhatap veya başka firmalarca yapılmasını kabul etmek zorunda olmadığını bildirmiştir.
Taraflar arasında şifahi sözleşme yapıldığı konusunda bir uyuşmazlık olmayıp, uyuşmazlık davalının ikinci parti için peşin ödemeyi şart koşması nedeniyle davacının sözleşmeyi feshetmesi ve anlaşma gereği davalıya teslim ettiği koli ve ambalajların iadesi hususunda toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki ilişki 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, davacı iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir (TBK. 470). Yüklenicinin borcu sözleşmeye ve fen ve tekniğine uygun şekilde ve zamanında işi teslim, iş sahibinin borcu ise, iş bedelinin ödenmesidir (TBK. 471 ve TBK. 479). TBK’nın 481. maddesine göre eserin bedeli önceden belirlenmemiş veya yaklaşık olarak belirlenmişse bedel, yapıldığı yer ve zamanda eserin değerine ve yüklenicinin giderine bakılarak belirlenir.
TBK’nun 479.maddesinde iş sahibinin bedel ödeme borcunun eserin teslimi anında muaccel olacağı, eserin parça parça teslim edileceği kararlaştırılmış ve bedel parçalara göre belirlenmişse, her parçanın bedeli onun teslimi anında muaccel olacağı düzenlemesi yer almakta olup, uyuşmazlık konusu eser sözleşmesinde, davalı teslimden önce peşin ödeme talebinde bulunmuş ise de, taraflar arasında peşin ödeme konusunda mutabakat sağlandığı hususunda ispat yükü davalı taraf üzerinde olup, davalı tarafça bu husus ispatlanamadığından davacının, davalının peşin ödeme talebi karşısında sözleşmeyi feshi haklı görülmüştür. Her ne kadar sözleşmenin feshi davalının kusurundan kaynaklanmakta ise de, yaptırılan bilirkişi incelemesinde, tespit edildiği üzere 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’na ve bu kanuna bağlı olarak, Türk Gıda Kodeksi Yönetmelikleri maddelerine göre sorumluluğun üretici firmada olduğu, ambalaj malzemelerinin ….. Gıda San ve Tic. A.Ş tarafından kullanılmasının uygun olmayacağı anlaşıldığından davacının koli ve ambalajların iadesine ilişkin talebi yerinde bulunmamış ve davalının uhdesinde bulunan 1124 adet koli ve 680 kg ambalajın imhasına karar verilmiştir. Koli ve ambalajların iadesi mümkün olmadığından davacının tazminat talebi yerinde bulunarak koli ve ambalajların bilirkişi tarafından tespit edilen toplam maliyetleri olan 28.211,88 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 28.211,88 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davalı uhdesinde bulunan 1124 adet koli ve 680 kg ambalajın imhasına,
Alınması gerekli 1.927,15 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 482,32 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.444,83 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 482,32 TL peşin harç olmak üzere toplam 526,72 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.502,20 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 1.501,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 4.231,78 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 11,12 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip …

Hakim …