Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/341 E. 2020/545 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/341 Esas
KARAR NO : 2020/545

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2018
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/10/2020
Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı görevsizlik kararı ile Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ticaret adresine 17/10/2018 tarihinde Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından hacze gelindiğini, haciz mahallinde alacaklı vekili tarafından 2013 senesinde gerçekleştirilen inşaat çalışması esnasında sigortalllı şirkete vermiş oldukları zararın tazminatın rücu amacıyla bu takibin başlatıldığını, bahse konu icra takibinin 2013 yılında açıldığını, 2014 yılında takipsizlikle kapandığı, 2018 yılında yenileme talebiyle tekrar açıldığını, iş bu takibe ilişkin ödeme emrinin müvekkil şirkete değil, muhtara tebliğ edildiğini, talebin dayanağının alacaklı Sigorta Şirketi’nin müşterisi olan işyerinde 18/04/2013 tarihinde oluşan zarardan ötürü müvekkili şirkete başvurulduğunun bildirildiğini, durumun ekspertiz raporu ile tespit edildiğinin belirtildiğini, müvekkili şirketin ilgili yerde ilgili tarihte giriştiği veya yürüttüğü herhangi bir inşaat veya tadilatın söz konusu olmadığını, inşaatın yapıldığı şantiye mahallinin müvekkili şirketle bir ilgisinin bulunmadığını, hiçbir zaman ilgili adreste değil inşaat veya tadilat, ticari faaliyet dahi yürütmediğini, müvekkili şirketin davalı alacaklı tarafa yönelik hiçbir borcu olmamasına rağmen, gerekçesi anlaşılamayan bir ekspertiz raporuna dayanılarak kusurlu ve sorumlu gösterildiğini, hukuki sebepten yoksun bu takip nedeniyle ticari itibarının sarsılması ve ticari faaliyetlerinin sekteye uğraması riskiyle karşı karşıya kaldığını, takibin tahsiline çalışıldığını, alacaklıya herhangi bir ödeme yapılmaması için ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulü ile müvekkili şirketin iş bu takibe konu borçtan ve zarardan sorumlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın konusunun sigortalıya ödemiş oldukları hasar tazmininin davacı yana rücusu sonucu davacı aleyhine başlatılan icra takibi olduğunu, davacı aleyhine 16/12/2013 tarihinde Bakırköy … icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, takibin kesinleştiğini, sonrasında icra dosyasının yenilendiğini ve Bakırköy …. icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına kaydedildiğini, söz konusu icra dosyasından yapılan menkul haciz işlemi sırasında davacı şirket yetkilisi ile görüşüldüğünü, kendisinin ödeme yapılacağını şuan için haciz işlemi yapılmamasının istendiğini, haciz memurunca haciz işleminin sonlandırıldığına ilişkin tutanak tutulduğunu, müvekkili … Sigorta AŞ nezdinde … no’lu İşyeri Sigorta poliçesiyle 21/12/2012-21/12/2013 tarihleri arasında sigortalı bulunan dava dışı sigortalı …. Tekstil San ve Tic Ltd ŞTi ne ait jeneratör, 18/04/2013 tarihinde davacı tarafıdan yürütüle inşaat sırasında yapılan kazı esnasında zeminin çökmesi sonucu enkaz altında kalarak tahrip olduğunu, tahrip olan jenaratörün U şeklinde tuğla duvar çevrili bahçe beton zeminine sabitlenmiş vaziyette konumlandırılmış 66 KVA lık bir jenaratör olduğunu, müvekkili şirket tarafından yapılan ekspertiz çalışmaları sonucunda 6.898,00-TL hasar bedeli, 22/05/2013 tarihinde dava dışı sigortalıya ödendiğini, TTK 1472 madde uyarınca sigortalının haklarına kanunen halef olunduğunu, davacı tarafın sigortalının uğramış olduğu hasardan sorumlu olduğunu, müvekkili şirket aleyhine açılan davanın reddine, Bakırköy ….icra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına konulan tedbirin kaldırılmasına, davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı tarafından sigortalıya yapılan ödemenin rücuen tazmini talebiyle başlatılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi 04/02/2020 havale tarihli raporunda; dosyada davacı tarafça bir inşaat faaliyetinin yapıldığına dair bir belge bulunmadığını, olayda kusurluların belirlendiği, kusur oranlarının tespit edildiğine ilişkin bir tespitin bulunmadığını, tarafların fiziki olarak komşuluk bağının da olmadığını, bu nedenle oluşan hasardan davacı tarafın sorumlu tutulamayacağını bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; davalı … şirketinin, sigortalısı olan …. Tekstil Ltd. Şti.’ne ait jeneratörün 18/04/2013 tarihinde davacı tarafça yürütüldüğü iddia olunan inşaat sırasında yapılan kazı esnasında zeminin çökmesi sonucu tahrip olduğu, bu nedenle sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili talebiyle Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibin başlatıldığı görülmüş olup, mahkememizce belediyeye müzekkere yazılarak hasarın oluştuğu ve davacının işyerinin bulunduğu yerlerin hasar tarihi itibariyle krokileri celbedilmiştir.
Davalı tarafça düzenlettirilen eksper raporunun ikinci sayfasında belediye yetkililerinin tutanak tuttuğu belirtilmiş ise de, tutanağın resmi yazı olmadan temin edilemeyeceğinin belirtildiği, …. Belediyesi’ne mahkememizce yazı yazılarak tutulan tutanak varsa ibraz edilmesi istenmiş ve adreslerin konumları sorulmuştur. Değişik tarihlerde verilen yazı cevaplarında adreslerin yan yana olmadıkları, değişen sokak isimleri ile bildirilmiş ve krokisi sunulmuştur. İncelenen kroki ve yerinde yapılan bilirkişi incelemesiyle de sigortalı firma ve davacının fiziki olarak komşuluk bağının olmadığı, olayın olduğu 2013 yılında da fiziki olarak komşuluk bağının bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalı …, zararın davacının kusurundan kaynaklandığı hususunu ispat edememiş olup, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile davacının Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına konu rücuen tazmin bedelinden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine,
Alınması gerekli 471,20 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 126,90 TL harcın mahsubuyla bakiye 344,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 126,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 162,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 400,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
AAÜT gereğince hesap edilen 3.400,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2020

Katip …

Hakim …