Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/299 E. 2021/194 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/299 Esas
KARAR NO : 2021/194

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/05/2019
KARAR TARİHİ : 17/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin yüklenicisi olduğu yapım işlerinde taşeron olarak mal ve hizmet verdiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, alacağının tahsili amacıyla davalı tarafa karşı Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun dosya borcuna itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına davalının %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacı tarafa yaptırıp, bedelini ödemediği herhangi bir işin söz konusu olmadığını, müvekkiline iletilip ödenmeyen bir fatura bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, davacının, faturaya dayalı bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı şirketin davalı aleyhinde dayanak 278.299,72 TL asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından TTK’nun 83 ilâ 85 ve HMK’nun 222. maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi 10/07/2020 havale tarihli raporunda; davacının defter ve kayıtlarına göre davalıdan 166.084,80 TL alacağının görüldüğünü, davalının defter ve kayıtlarına göre davacıdan 55.237,86 TL alacağı görüldüğünü, farkın davacının davalıya düzenlediği bazı faturaların davalı firma kayıtlarında yer almaması ve davalı firmanın yapmış olduğu bazı ödemelerinde davacı firma kayıtlarında yer almamasından kaynaklı olduğunu, dosyada bulunan 2018 yılı nisan ayına ait bir kısım para makbuzlarında davacı firma kaşesi üzerinde imzanın bulunduğunu, bu ödemelerin kabul edilmesi halinde davacı alacağının 136.584,80 TL olduğunu, davalının, dava dışı 3.tüzel kişi …… Mühendislik Mekanik Havalandırma İnş. Tes. Ltd. Şti.’ne yapmış olduğu toplam 107.418,97 TL’lik ödemeyi davacıya ödemiş gibi değerlendirerek cari hesabına işlediğini, dava dışı şirket ile davacı şirketin farklı tüzel kişilikleri olup, farklı vergi numaralarının bulunduğunu, davalı defter kayıtlarında rastlanmayan faturaların 24/06/2016 tarihli 2.560,54 TL, 4.336,50 TL ve 57.507,30 TL’lik tutarlı irsaliyeli faturalarının bulunduğunu, bu fatura bedelleri ile birlikte dava dışı şirkete yapılan ödeme miktarlarının davalı alacak tutarından düşürülmesi halinde davalının davacıya borçlu olduğu tutarın 116.585,55 TL olarak bulunduğunu, davacının cari hesabında ve defterlerinde 17/02/2017 tarihinde nakit olarak ödendiği görülen ancak tahsilat olarak gözükmeyen 20.000,00 TL’nin davalı ödemesi olarak kabul edilmemesi halinde davalının borç tutarının 136.585,55 TL olduğunu bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu içeriğine göre; taraflar arasında açık hesap cari ilişki bulunmakta olup, taraf defterlerinin birbiriyle uyumlu olmadığı, davacı defterlerine göre davacının davalıdan 166.084,80 TL alacaklı olduğu, davalı defterlerine göre ise davalının, davacıdan 55.237,86 TL alacaklı olduğu, davacı tarafça defterlerine kaydedilen 24/06/2016 tarihli 2.560,54 TL, 4.336,50 TL ve 57.507,30 TL bedelli toplam 64.404,44 TL’lik 3 adet fatura için davalı tarafça BA bildirimi yapılmadığı, bunun dışında kalan diğer faturalar yönünden BA bildiriminin bulunduğu, davalı defterlerine kaydedilmeyen ve BA bildirimi yapılmayan bu 3 adet faturalar yönünden sunulan irsaliyelerinde imzasız olduğu, davacının fatura konusu mal ve hizmet teslimini ispat edemediği anlaşıldığından davacı defterlerine göre alacaklı olduğu 166.084,80 TL’den bu fatura bedelleri toplamı olan 64.404,44 TL mahsup edilmiş ve davacı vekilinin de 07/10/2020 tarihli duruşmada, altındaki imzayı kabul ettiği ancak defterlerine işlenmeyen bilirkişi raporunun 18.sayfasında yer alan 29.500,00 TL’lik para makbuzu karşılığı yapılan nakit ödemelerde davacı tarafça kabul edilmiş olduğundan bu miktarlar da defterlere kayıtlı alacaktan mahsup edilmiştir.
Davacı, davalı kayıtlarında yer alan, ancak davacı defterlerinde tahsilat olarak gözükmeyen 17/02/2018 tarihli, 20.000,00 TL bedelli ödemenin daha sonraki bir tarihte 31/03/2018’de ödeme olarak kaydedildiğini belirtmiş ise de, davalı defterlerinde 17/02/2018 tarihinde 20.000,00 TL, 31/03/2018 tarihinde senet ödemesi olarak 20.000,00 TL kayıtlı olduğu; davacı defterlerinde ise sadece davalı ile uyumlu olarak 31/03/2018 tarih kayıtlı ve çekle tahsilat olduğu belirtilen 20.000,00 TL’lik ödemenin kaydedildiği, taraf defterlerinin ikisinin de uyumlu olarak 31/03/2018 tarihli ödemenin, senet ödemesi olarak kaydedildiği ve dosyaya sunulan delillerden de davalının keşideci ve davacının lehtar olduğu 20.000,00 TL’lik senedin ödendiğinin senet üzerine kaydedildiği, halbuki davacıdan 07/10/2020 tarihli duruşmada sorulan hususun 17/02/2018 tarihli …… imzalı 20.000,00 TL’lik para makbuzlarına dayalı ve davacı defterlerinde kayıtlı olmayan hususun uyuşmazlık konusu olduğu ve davacı tarafça imzası inkar edilmeyen ve defterlerinde tahsilat olarak kayıtlı olan 03/01/2018 tarihli para makbuzu(davacı defterlerine 30/04/2018 nakit tahsilat olarak geçmiş olup, bu tarihte davalı kayıtlarında bir ödeme gözükmeyip, genel olarak davacı tarafça diğer ödemelerin de farklı tarihlerde kaydedildiği dikkate alındığında bu ödemelerin aynı ödemeler olduğu kanaatine varılmıştır.) ile aynı imzayı taşıyan ve davalı tarafça da açıkça imzası inkar edilmeyen bu ödemede davacı carisinden düşülmüştür. Sonuç olarak yukarıda ayrıntısı ve gerekçesi açıklandığı üzere 166.084,80 TL olan davacı carisinden 64.404,44 TL’lik mal ve hizmet teslimi ispat edilemeyen fatura bedeli ile davacı tarafça kabul edilen para makbuzlarıyla ödemesi yapılan 29.500,00 TL ve 20.000,00 TL’lik ödeme düşüldüğünde toplam 52.180,36 TL davacının davalıdan alacaklı olduğu hesaplanmıştır.
Davalı defterlerinde kayıtlı alacağa göre hesaplama yapıldığında ise, davalının defter kayıtlarına göre davacıdan 55.237,86 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Davalı tarafça, dava dışı 3.kişi ……. Mühendislik Mekanik Hav. İnş. Tes. Ltd. Şti.’ne yapılan 107.418,97 TL’lik ödemenin; davacı ile 3.kişinin farklı tüzel kişiler olup, farklı cari hesapları bulunduğundan ve bu şirketler arasında organik bağ bulunduğu iddia ve ispat olunmadığından bu ödemenin davalı carisinden düşülmesi yerinde görülmediğinden, alacak miktarına eklendiğinde(107.418,97 – 55.237,86=52.181,11 TL) sonuç olarak bulunan rakam davacı defteri üzerinde yapılan inceleme ile bulunan rakamla yaklaşık olarak aynı miktarlara tekabül ettiği görülmüştür.
Neticeten, davacının defterlerine işlenmeyen ve davalı tarafça yapıldığı anlaşılan 29.500,00 TL ve 20.000,00 TL’lik ödemelerin davalı carisinden düşülmesi ve yine davacı tarafça fatura konusu mal, hizmet tesliminin yapıldığı ispat olunamayan fatura bedeli olan 64.404,44 TL’nin mahsubu sonucu bulunan 52.180,36 TL yönünden davacının davalıdan alacaklı olduğu anlaşıldığından itirazının iptali yönünden iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen miktarın % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesine karar verilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile 52.180,36 TL asıl alacak yönünden davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı takibe vaki itirazın iptaline, takibin asıl alacak yönünden devamına; Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı kanunun 2/2. Maddesi gereğince Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için ön gördüğü değişen oranlarda avans faiz oranı uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağın %20’si üzerinden hesap edilen 10.436,07 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
Alınması gerekli 3.564,44 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 3.361,17 TL harcın mahsubuyla bakiye 203,27 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 3.361,17 TL peşin harç olmak üzere toplam 3.405,57 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 997,20 TL yargılama giderinden kabul ve red oranı üzerinden takdiren 186,97 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 7.583,45 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım üzerinden hesap edilen 24.278,36 TL TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/02/2021

Katip …

Hakim …