Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/279 E. 2019/970 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/279
KARAR NO : 2019/970

DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 26/04/2019
KARAR TARİHİ : 17/10/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/10/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; müvekkilinin ….. sanayi A.Ş.’nin ortağı olduğunu, dava!ının, 2.200 paydan oluşan Şirketin 14.982 hisse adedine sahip aynı zamanda şirketin başından beri Yönetim kurulu başkanı ve şirkette 183.326 hisse adetine sahip dava dışı …… A.Ş.nin hakim ortağı, yönetim kurulu başkanı olması sebebi ile her iki şirkette de hakim ortak konumunda olduğunu, davalının, “ayırt etme gücünden yoksun olduğu ve sürekli bakıma muhtaç olduğu” sebebi ile eşi … Büyükçekmece …… Sulh Hukuk Mahkemesinin …… E. Ve …. K. Sayılı kararı ile 22.02.2018 tarihinde vasi olarak atandığını, kısıtlı davalının kasasında çıkan ….. sanayi A.Ş. ait hisse senetlerinden 7.326 adedinin müvekkiline ait olduğunu, şirketin, hisse senedi çıkarttığı tarihten beri hiçbir hisse senedini ortaklara dağıtmadığını, hisse senetlerini bizzat teslim alan kısıtlının elinde saklanması amacı ile kaldığını, davalı kısıtlının vasisi … , eşi davalının bu yöndeki tüm iradesini ve ayrıca müvekkiline ait hisse senetlerinin asla davalı kısıtlı tarafından satın alınmadığını bilmesine rağmen iki şirkette tek başına karar alabilmek için kasada bulunan hisse senetlerinin eşine ait olduğunu kötü niyetli olarak ileri sürdüğünü, öncelikle dava konusu hisse senetleri üzerine ileride telafisi imkansız zararlara yol açmamak için üçüncü şahıslara devir ve temlikinin önlenmesi için tedbir kararı verilmesini , tedbir kararının Büyükçekmece ….. Sulh Hukuk Mahkemesinin ….E. Sayılı vasi dosyasına, ….. Sanayi A.Ş, şirketine bildirilmesini, davacı müvekkili …’in, davalı …. De 7.326 adet hisseye ve hisse senedine sahip olduğunun tespitini, İş bu tespitle birlikte halen davalı kısıtlı …’e ait şahsi kasa içerisinde tutulan ve 7.326 adet hisse senedinin davalı …’den alınarak müvekkiline teslimini, tüm yargılama gideri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin 6 ortaklı, 220.000 adet hisseli bir anonim şirket olduğunu, davacının, müvekkili şirkette 7326 adet hisseye sahip ve halen şirketin yönetim kurulu üyesi olduğunu, diğer davalı …’in ise müvekkili şirketin kurucusu aynı zamanda 14.982 adetli pay sahibi olduğunu, davalı …’in beyin kanaması geçirmesi nedeniyle B.çekmece ….. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile eşi …..’in kendisine vasi olarak atandığını, vasi ……’in mahkemeden aldığı yetki ile hamiline yazılı şirket hisse senetlerinin bulunduğu …’e ait …. Bankası ….. Şubesindeki özel kasasını açtırarak 05/07/2018 tarihinde hisse senetlerin tespitini yaptırdığını, şirket hisse senetlerinin kısıtlı davalı …’in özel kasasında bulunduğu savunmuştur.
Davalı … vekili özetle; Şirketin paylarının tümünün hamiline yazılı olduğu, payları temsilen pay senedi çıkarıldığı, kanuna uygun olarak bastırılan ve Şirketin imza yetkilileri Davalı … ve davacı …’in imzasını taşıyan pay senetlerinin tümünün …’in zilyetliğinde bulunduğunun ihtilafsız olduğunu, hamiline yazılı pay senetlerinde senedi elinde bulunduran kişi, senedin zilyedi ve onun maliki sayıldığını, sermayenin bugünkü tutarına çıkarılmasına dair sermaye artırımı sonrasında yeni bastırılan ve Şirket yetkililerinin imza tatbiki sonucunda pay senedi hüviyeti kazanacak matbu evraka ilişkin düzenlenen sevk irsaliyesinde Müvekkilinin teslim alan sıfatıyla imzasının bulunduğu ve pay senetlerinin mevcut ortaklara teslim edildiğine dair makbuz niteliğinde bir belge bulunmadığı gerekçesiyle pay senetlerinin hak sahiplerine teslim edilmeyip muhafaza amaçlı olarak Müvekkili elinde saklı tutulmakta olduğu iddiası bütünüyle temelsiz olduğunu, davacının ….. Sanayi A.Ş.’nin ortağı sıfatıyla 3.520 adet sermaye payı üzerinde pay sahibi olduğunun tespiti ve bu payları temsil etmek üzere çıkarılmış olan hamiline yazılı pay senetlerinin kendisine teslimi istemiyle müvekkili ve ….. Sanayi A.Ş.’yi hasım göstererek dava açtığı, diğer taraftan ….. Sanayi A.Ş.’nin merkez adresinin “…. Mah. ….. Cad. No:… …../İstanbul” olduğu, bu nedenle İstanbul Anadolu Adliyesinin yetki sınırları içerisinde kaldığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacının ….. Sanayi A.Ş.’nin ortağı sıfatıyla 7.326 adet hisse senedinin davalıya ait banka kasası içerisinde bulunduğunun tespiti ile bu sermaye payı üzerinde pay sahibi olduğunun tespiti ve bu payları temsil etmek üzere çıkarılmış olan hamiline yazılı pay senetlerinin kendisine teslimi talebinden ibarettir.

6100 sayılı HMK’nın 14/2 maddesi uyarınca:
Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileri ile sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.
HMK’nun 14/2 maddesi uyarınca bu davanın kesin olarak davalı şirketin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde görüleceğinin hüküm altına alınmış bulunması ve celp edilen ticaret sicil kaydına göre davalı şirketin adresinin …..Mah. ……. Cad. No…… …../ İstanbul olduğunun tespiti karşısında, davalı şirketin yerleşim yerinin yargı çevremiz dışında bulunması ve 6100 sayılı HMK 114/1-c, 115. maddeleri uyarınca davada şirketin merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret mahkemesinin kesin yetkili olması karşısında aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 114/1-c ve 115.maddeleri gereğince kesin yetki nedeniyle kesin yetki nedeniyle dav şartı yokluğundan davanın usulden reddine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlatılmak suretiyle iki hafta içinde talep edilmsi halinde dava dosyasının yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevdiine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
2-HMK’nun 20. ve 331/2. maddeleri uyarınca iş bu kararın kesinleşmesine müteakip yasal süresi içerisinde talep üzerine dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemece hükmedilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/10/2019

Başkan …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Üye …
¸(e-imzalıdır)
Katip …
¸(e-imzalıdır)