Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/192 E. 2020/632 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/192 Esas
KARAR NO : 2020/632

DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 13/01/2015
KARAR TARİHİ : 30/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dilekçesinde özetle; …Mahallesi … Sk. No: … Zemin Sol dükkan …./…. adresindeki bağımsız bölümün kiracısı olan müvekkilin elektrik aboneliğinden yararlanmak için davalı kuruma başvurması başvurusunun daha önceki kiracıların borcunun olduğu için kabul edilmemesi nedeniyle mağduriyeti dikkate alınarak ilgili elektrik işletmesine müzekkere yazılarak elektrik aboneliği tesisine karar verilmesi, ticari faaliyette bulunulan yerdeki elektriğin tedbiren , dava sonuna kadar bir daha kesilmemesini, davalı kurumca davacıya çıkarılan meblağda borcunun bulunmadığının tespitine, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle ; öncelikle zaman aşımı, hak düşürücü süre, görev ve yetki itirazında bulunduklarını ve husumet itirazlarının olduğunu, müvekkil şirketin merkezinin …. Cad. No:… …/… olduğunu, yetkili mahkemelerin İstanbul Çağlayan Mahkemeleri olduğunu ve yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiklerini, dava konusu aboneliğin ticarethane grubu abonelik olduğunu, abonelik ile ilgili davanın her iki tarafın ticari işletmesine ilişkin olması nedeni ile ve mahkemelerinin Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, ayrıca husumet itirazında bulunduğunu, aslen husumetin ‘ a yöneltilmesi gerektiğini, davanın esastan da reddinin gerektiğini, davacının 31/10/2011 tarihiniden itibaren abone olmaksızın elektrik kullandığını, davacı yanın 11/12/2012 tarihinden önceki dönemdeki borçlarla ilgisinin olmadığı iddiasının asılsız olduğunu, bu nedenlerle haksız ve yersiz davanın öncelikle usulden olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas …. Karar sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verilerek İstanbul …. Tüketici Mahkemesine gönderildiği, buradan da …. Esas … Kararı ile yetkisizlik kararı verilerek , Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’ne gönderildiği, Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi tarafından da … Esas, … karar sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararı üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Dava, davalı tarafça tahakkuk ettirilen elektrik borcundan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Görevsiz Mahkemece aldırılan 30/07/2018 havale tarihli raporunda; davalı vekili tarafından sunulan kaçak kullanım bildirimlerinin 2014/08-09-10-12-2015/02 dönem tahakkuklarının abonesiz kaçak kullanımına ilişkin olduğu ve kullanıcısının gösterilmediği, 2014/11-2015/01 dönem tahakkukunun abonesiz kaçak kullanım olduğunu, kullanıcısının …. Gıda, 2015/3 dönem tahakkukunun abonesiz kaçak kullanım olduğu, kullanıcısının … olduğunun gösterildiğini, dava dilekçesine ekli ve dava konusu olan 10/12/2014 tarihli borç listesindeki borcun 28/06/2010-03/12/2012 son ödeme tarihleri arasında kalan 27 dönem otomatik dönem tahakkuku ile indeks esaslı olmayan ek tahakkuklar vekalet ücreti ve dosya masraflarından ibaret olduğu, abonenin …. Tarım Hayvancılık ve Gıda …. Ltd. Şti. olduğu, davacının borç listesinde belirtilen tarihlerde yasal aboneliğinin olmadığını, davalı tarafça ibraz edilen 2015/03 dönemine ilişkin kaçak tahakkukun davaya konu borç listesindeki tutarla bir ilgisinin bulunmadığını, aboneliğin 01/04/2015 tarihinde başladığı, bu tarihten sonra tahakkuk ettirilmiş fatura bedellerinin ödendiği, elektrik tarifeleri yönetmeliği ve taraflar arasında tanzim edilen 01/04/2015 tarihli sözleşmenin ilgili maddeleriyle aboneliğin son bulması “…. başka bir yere taşınacak abonenin, o yerden taşınmadan en az bir hafta evvel idareye yazılı olarak müracaatla aboneliğini sona erdirmesi gereklidir.” şekli halinde fiili kullanıcının sözleşme yapması gerektiğinin açıklandığı, abone olunmasa dahi elektriği fiilen kullanan kişinin tüketim bedelinden sorumlu olduğunu, fiili kullanıcı ile davalı arasında eylemsel sözleşme ilişkisinin kurulduğunun kabulü gerekeceği, somut olayda, davacının mahalde kurulu olan tesisatının kullanma döneminde yasal abonesi olduğu, dolayısıyla tesisatın tüketim miktarlarından yasal aboneliği döneminde, kullanıcının ise, fiili kullanıcılığı döneminde sorumluluğunun bulunduğunu, dava dilekçesine ekli borç listesindeki tahakkuklar ve abonesini …. Ltd. Şti. olduğu ve borç listesindeki borçtan davacının sorumlu olmadığını bildirmiştir.
Mahkememizce, bilirkişiden 29/06/2020 tarihli ek rapor alınmış olup, davalı tarafça bildirilen ya da taraflarca bildirilen İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına yapılan miktarların hesaplandığı görülmüştür.
Davacıya ait 01/04/2015 tarihli abonelik sözleşmesi, abonelik dosyası ve borca ilişkin tahakkuklar ile talep edilen icra dosyaları örnekleri dosyamız içerisine alınmıştır.
Her ne kadar davalı tarafça husumet itirazında bulunulmuş ise de, davacı hakkındaki tutanakların Bedaş tarafından tanzim edildiği, tahakkukların … tarafından yapıldığı, enerji bedeline ilişkin davacı hakkındaki takiplerinde yine … tarafından yapıldığı anlaşılmakla husumet itirazına itibar edilmemiştir. Yine davalı tarafça zamanaşımı ve yetki itirazında bulunulmuş ise de, zamanaşımı itirazının, davanın 13/01/2015 tarihinde açıldığı, borçlu olunmadığının tespiti talep edilen tarihin 03/12/2012 tarihine ilişkin olduğu, borç listesinin 10/12/2014 tarihinde çıkartıldığı dikkate alındığında sürenin dolmadığı görüldüğünden reddine, yetki itirazınında HMK 14.maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
Dava, davalı tarafça tahakkuk ettirilen borç listesine ilişkin olup, harca esas değer ve dava dilekçesine ekli 10/12/2014 tarihli borç listesi dikkate alındığında dava konusunun 2010/06-2012/11 dönemlerine ilişkin tahakkuk, ek tahakkuklar, icra dosya masrafları ve vekalet ücretlerinden oluşan 31.227,26 TL’lik borçtan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu görüldü. Borç listesinde de, görüldüğü üzere davaya konu borç listesindeki abonenin …. Tarım Hayvancılık ve Gıda Ür. San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, davalı ile dava dışı …. arasında 13/05/2010 başlangıç tarihli abonelik sözleşmesi düzenlendiği, davacı …’nun ise abonelik başlangıç tarihinin 01/04/2015 olduğu, davacı tarafça ibraz edilen kira sözleşmesi, vergi levhası dikkate alındığında davacının, davaya konu borç listesinde gözüken 2010/06-2012/11 dönemlerinde abone olmadığı, fiili kullanıcı olduğu hususuda davalı tarafça ispat edilemediği, aksine bu dönemde dava dışı Venüs Tarım …. Ltd. Şti.’nin abone olarak gözüktüğü anlaşıldığından talep edilen dönemler yönünden davalının davacıya borçlu olmadığı kanaatine varılmış, her ne kadar İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına ilişkin beyanlarda bulunulmuş ve hesaplama yapılmış ise de, bu dosya 05/01/2014 tarihli kaçak elektrik tutanağına dayalı olup, dava konusu olmadığından ve mahkememizce de talepten fazlasına karar verilemeyeceğinden bu hususta ayrıca bir karar oluşturulmayarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulü ile davacının, davalıya 2010/06-2012/11. dönemlerine ilişkin 28/06/2010-03/12/2012 son ödeme tarihleri arasında kalan 27 dönem otomatik tahakkuku ile endeks hesaplı olmayan ek tahakkuklar nedeniyle düzenlenen borç listesindeki 31.227,26 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine,
Alınması gerekli 2.133,13 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 533,29 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.599,84 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı, 533,29 TL peşin harç olmak üzere toplam 560,99 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 980,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 4.684,09 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/09/2020

Katip …

Hakim …