Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/162 E. 2019/1233 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/162 Esas
KARAR NO : 2019/1233

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2015
KARAR TARİHİ : 17/12/2019
KARAR YAZILMA TARİHİ : 15/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müflis şirketin defterlerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda müflis şirketin davalıdan alacaklı olduğunun anlaşıldığı, alacağın tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlu şirketin dosya borcunun tamamına ve faize itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline,takibin devamına davalı şirketin %20 icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dava, davacının, bakiye cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine giriştiği icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali ile takibin devamına ve icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; müflis şirketin davalı aleyhinde dayanak 17.045,09 TL asıl alacak, 24,52 TL faiz olmak üzere toplam 17.069,51 TL alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili için cari hesaba dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiği, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun süresinde, borca itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, bu kararın alacaklıya tebliğ edilmediği, davanın yasal bir yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 06/02/2019 tarih ve …. Esas,…. Karar sayılı ilamıyla kararın ortadan kaldırılmasına dair verilen karar üzerine tekrardan yapılan yargılama neticesinde, celbedilen BA / BS formları kapsamında bilirkişi incelemesi yapılmış olup, bilirkişi 24/10/2019 havale tarihli raporunda; davacı taraf 2011 ve 2012 takvim yıllarına ilişkin defter tasdik belgelerini ibraz etmiş olup 2013 yılına ait defter tasdikine ilişkin bilgiler …. Esas sayılı aynı konuda bilirkişi ….. tarafından düzenlenen 18/10/2016 tarihli bilirkişi raporundan alındığını, davacı taraf ayrıca davalı firma arasındaki ticari ilişkiyi gösteren cari hesap ekstrelerini dava dosyasına ibraz ettiğini, ticari defterlerini ise bu hususla ilgili düzenlenen 05/09/2019 tarihli tutanakta belirtilen gerekçelerle ibraz etmediğini, davalı tarafın defter ve belgelerini ibraz etmediğini, davacı firma tarafından ibraz edilen ve dava dosyasında mevcut davacı ve davalı firma arasındaki ticari ilişkiyi gösteren cari hesap ekstresine göre 2013 yılında davalı firmadan KDV dahil 362.253,91 TL tutarında mal ve hizmet alımında bulunduğunu, buna karşılık davalı firmaya 379.299,00 TL tutarında ödeme yaptığını, 379.299,00 TL – 362.253,91 TL arasındaki fark tutar olan 17.045,09 TL tutarında fazla ödemeden dolayı davalı firmadan alacaklı olarak görüldüğünü, davalı ….. Ve Deri Ürünleri İnş. San. Tic Ltd. Şti.’nin, davacı …… Giyim Sanayi Ve Ticaret A.Ş’ne düzenlemiş olduğu 22 Adet belge tutarı olan KDV Hariç 306.993,00 TL’nin davalı ….. Ve Deri Ürünleri İnş. San. Tic Ltd. Şti.’nin BS formunda yer aldığı bildiriminin yapıldığının görüldüğünü, davalı ….. Ve Deri Ürünleri İnş. San. Tic Ltd. Şti’nin, davacı …… Giyim Sanayi Ve Ticaret A.Ş’ne düzenlemiş olduğu 22 Adet belge tutarı olan KDV hariç 306.993,00 TL’nin davacı …… Giyim Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin BA formunda yer aldığı bildiriminin yapıldığının görüldüğünü bildirmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu içeriğine göre; dava konusu olan faturadaki borcun 2013 takvim yılındaki mal ve hizmet alımlarında ve bu alımlara istinaden yapılan ödemelerden kaynaklandığı, davacı firma tarafından 2013 yılında davalı firmadan KDV dahil 362.253,91 TL tutarında mal ve hizmet alımında bulunulduğu, buna karşılık davalı firmaya 379.299,00 TL ödeme yapıldığı ve fazla yapılan ödemeden dolayı cari hesaba istinaden takip başlatıldığı, davacı vekili tarafından 17/12/2019 tarihli celsede ellerinde bulunan tüm belgelerin dosyaya sunulduğu, ödemeye ilişkin sunulacak başka bir belge olmadığının beyan edildiği, bu haliyle davacının fazla yapmış olduğu ödemeye ilişkin iddiasını ispata elverir bir belge sunmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığı anlaşılmakla yemin teklif etme hakkı da hatırlatılmamış ve ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın reddine,
Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 206,16 TL harcın mahsubuyla bakiye 161,76 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/12/2019

Katip …

Hakim …