Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/105 E. 2020/289 K. 05.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/105
KARAR NO : 2020/289

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 15/02/2019
KARAR TARİHİ : 05/03/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/03/2020
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; Müvekkili kurumun Bağcılar Sosyal Güvenlik Merkezi’nde işlem gören …… Mukavva ve Teks. San. Tic. Ltd. Şti. İşyeri işçilerinden …… T.C kimlik numaralı ……’ın 15/09/2007 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle Bakırköy ….. İş Mahkemesi … E. Sayılı dosyası ile rücuan alacak davası açıldığını, dava safahatında şirketin yeni ünvanın Tasfiye Halinde …… Mukavva ve Teks. San. Tic. Ltd. Şti. olduğunun tespit edildiğini ve şirketin tasfiye işlemlerinin Bakırköy …… İflas Müdürlüğünün ….. İflas numaralı dosyası ile yapılarak Bakırköy …… ATM’nin …… E. …… K. Sayılı dosyasının 21/01/2019 tarihli ara kararında davalı şirketin ihyası için tarafına süre verildiğini, Yargıtay …… H.D’nin 15/02/2002 tarih ve ……. E. ….. K. Sayılı kararına atıfta bulunarak Bakırköy ….. İş Mahkemesinin ……. E. Sayılı dosyasında verilen ara karar gereği tasfiyenin yeniden ihyası yönünde tasfiye kurulu aleyhine iş bu davayı açma zaruretinin hasıl olduğunu, bu sebeplerle Tasfiye Halinde …… Mukavva ve Teks. San. Tic. Ltd. Şti.’nin tasfiyesinin yeniden ihyasına ve tasfiye memuru tayinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA: davalı ….. vekili cevap dilekçesinde özetle: Ticaret Sicil Müdürlüğünün TTK m.32 ve Ticaret Sicili Yönetmeliği m.34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, iflas halinde ise iflas dairesine geçtiğini, iflas idaresinin iddia edilen eksik işlemlerini, müvekkilinin tespit etmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin dava açılmasına sebep olmadığından yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, bu nedenlerle müvekkili yönünden açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, …… Mukavva ve Teks. San. Tic. Ltd. Şti.’nin ihyası isteminden ibarettir.
6102 sayılı TTK.nun 547. maddesi:
(1) Tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılırsa, son tasfiye memurları, yönetim kurulu üyeleri, pay sahipleri veya alacaklılar, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bu ek işlemler sonuçlandırılıncaya kadar şirketin yeniden tescilini isteyebilirler.
(2) Mahkeme istemin yerinde olduğuna kanaat getirirse, şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline karar verir ve bu işlemlerini yapmaları için son tasfiye memurlarını veya yeni bir veya birkaç kişiyi tasfiye memuru olarak atayarak tescil ve ilan ettirir. Hükmünü içermektedir.
Limited şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet, tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmışsa, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile, limited şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır.
Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi, aynı zamanda Borçlar Hukukuna ilişkin bir hukuki işlem olup, bu karar ve işlemin hataya dayanması karşısında gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hataya veya kasta dayalı, şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasının gerek o işlemi gerçekleştirenlerce, gerekse bundan zarar görenlerce istenebilmesi Borçlar Hukukunun temel kurallarından biridir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.01.1999 gün ve 1999/10-1-1 sayılı Kararı).
Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek yargılamanın limited şirket tüzel kişiliğine karşı devamının sağlanması gerekmektedir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, Bakırköy ….. İş Mah. …… esas sayılı dosyası, ticaret sicil dosyası ve tüm dosya kapsamına binaen; davacı tarafından sicilden terkin edilen şirket aleyhine işçi alacaklarından dolayı açılmış bir rücuen alacağın tahsili davasının varlığına rağmen tasfiyesinin tamamlanıp şirketin terkin edildiği, oysa ki bu davanın varlığı karşısında tasfiyenin gerçek anlamda tamamlandığı ve tasfiyenin hukuken sonuçlandırıldığının kabul edilemeyeceği, sicilden terkin edilen şirketin taraf olduğu dava dosyasının varlığına rağmen davaya konu şirketin TTK.nun geçici 7. maddesi uyarınca 12/09/2014 tarihinde resen terkin edildiği, yapılan işlemin 7/2 maddesine açıkça aykırı olduğu anlaşılmakla haklı olan davanın kabulüne karar verilmiş, davalı ticaret sicil müdürlüğünün iş bu davada yasal hasım olması karşısında aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasnın kabulü ile Bakırköy ….. İş Mah. ….. esas sayılı dosyasında taraf teşkili sağlanması ve kararın infazı işlemleri ile sınırlı olmak kaydıyla İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde ….. sicil nolu ile kayıtlı olup iflas nedeniyle sicil kaydı kapatılan Tasfiye Halinde …… Mukavva ve Tekstil San. Tic. Ltd.Şti’nin TTK.nun 547. maddesi uyarınca ihyasına,
2-Tasfiye işlemlerinin Bakırköy …..İflas Müdürlüğünce yürütülmesine,
3-Kararın kesinleşmesi halinde ilanı ile sicile tesciline,
4-Davalı ….. yasal hasım olduğundan aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı kendini vekille temsil ettirmiş olduğundan AAÜT ne göre hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin ileride iflas masasından tahsil edilmek üzere davacıya verilmesine,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 54,40 TL harcın iflas masasından tahsili ile hazineye irad kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan 88,90 TL posta masrafının iflas masasından tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
9-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair karar, davacı vekilinin yüzüne karşı diğerlerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/03/2020

Başkan ….
e-imzalıdır
Üye …..
e-imzalıdır
Üye ….
e-imzalıdır
Katip …..
e-imzalıdır