Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/99 E. 2019/673 K. 08.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/99
KARAR NO : 2019/673

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/04/2017
KARAR TARİHİ : 08/07/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 23/07/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı vekili tarafından müvekkili aleyhine B. Çekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile icra takibine geçildiği, söz konusu icra dosyasından gönderilen ödeme emrine müvekkilinin süresinde itiraz etmediğini, müvekkilinin alacaklı olarak gözüken davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, icra dosyasına konu olan senedin müvekkiline karşı B. Çekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptal ve tescil davasını müvekkilinin kaybetmesi sonucu dava konusu taşınmaz ile ilgili mahkeme kararının uygulanmasından önce hareket ederek dava konusu taşınmaz üzerine yüksek miktarda bir haciz koymak suretiyle mahkeme kararının yerine getirilmesini engellemek için eski tarihli olarak düzenlendiğini, icra takip dosyasının kesinleşmesinden sonra müvekkili adına bir çok taşınmaz bulunmasına rağmen sadece B. Çekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasına konu edilen taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, bu durumun söz konusu senedin bir borç karşılığı verilmediğini gösterdiğini, söz konusu taşınmaz üzerine konan haczin daha sonra kaldırıldığını, ancak davalının icra dosyasını yenilettiğini, müvekkili gerçekten borçluymuş gibi icra takibine devam edildiğini, hatta evine hacze gelindiğini, B. Çekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile müvekkili borçlu hakkında yapılan icra takibi ile ilgili menfi tespit davasının kabulü ile söz konusu dosyadan müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini, kötü niyetli takip yapan alacaklı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesini, dava sonuna kadar takibin durdurulmasına karar verilmesini, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin de karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin iddialarının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin davacı taraftan aldığı senede karşılık davacı adına mühendislik hizmeti verdiğini, yazılı delil sunulmadıkça borcun varlığının sabit olduğunu, davacının müvekkiline borcu olduğunun açıkça ortada olduğunu takibin durdurulması talebinin ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu davanın, Büyükçekmece …..Asliye Hukuk Mahkemesinin ….. esas,……. karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize intikal ettiği anlaşılmıştır.
Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün……(…..) Esas sayılı dosyanın tetkikinde, Kambiyo Senetlerine dayalı ödeme emrinde … tarafından Davacı … aleyhine, 100.000,00TL Senet, 418,49 TL işlemiş faizi talebi ile birlikte toplam 100.418,49 TL üzerinden, 08.07.2014 vade, 10.10.2012 keşide, tarihli 100.000,00TL senede dayalı takip başlatılmış olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafından davacı aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasına konu 10/10/2012 düzenleme tarihli 08/07/2014 vade tarihli bonodan dolayı borçlu bulunmadığının tespiti talebinden ibaret olup, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, icra dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; davacının davaya konu 08.07.2014 vade, 10.10.2012 keşide tarihli 100.000,00TL senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti talep edilmiş olup, mahkememizce Davalı …’ın şirket ortağı olduğu, ….. Mad. inş. El. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ticari defter ve belgeleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde, dava konusu 08.07.2014 vade, 10.10.2012 keşide tarihli 100.000,00 TL senede ait gerek tanzim ve gerekse de vade tarihinde, senedin çıkış veya cari hesaba dayalı herhangi bir kaydın yer almadığı tespit edilmiştir.
Dava konusu alacak, bir kambiyo senedine dayanmaktadır. Kambiyo senetlerinde, taraflar arasındaki ilişkilerden doğan defiler şahsi defilerdir (TTK. m. 687, 825). Bu defîler taraflar arasında ileri sürülebilir. Temel ilişkinin gecersizli&i, muvazaa, irade bozukluğu, gabin, zapt, ayıp, sözleşmenin ifa edilmediği ve zamanaşımı gibi defiler temel ilişkiden doğan defilerdir.
TTK. m. 825/1 hükmüne göre borçlu, “…alacaklı kim ise ona karşı şahsen haiz olduğu defıleri ileri sürebilir”. Bu durumda “ kıym evrakta soyutlu ilkesi” gereği düzenlenen senedin mücerret borç ikrarını içerdiği ve temel ilişkiden bağımsız olduğu taraflar arasında ileri sürülemez. Her ne kadar senedin düzenlemesiyle birlikte mücerret bir borç ikrarının varlığı kural olarak kabul edilse bile, mücerret borç ikrarı ortaya sadece ispat mücerretliğini çıkarır. Mücerret borç ikrarını içeren bir senet düzenlenip alacaklıya verildiğinde alacaklı hakkını dermeyan etmek için hukuki sebebi ispat etmek zorunluluğundan kurtulmakta, ispat yükü yer değiştirmekte borcun sebebinin bulunmadığını ileri süren borçlunun bu iddiasını ıspat etmesi gerekmektedir.
Borçlu, borcun sebebinin bulunmadığını ispat edecek olursa alacağın hükümsüzlüğü tespit edilmiş olacak ve alacaklı alacağı talep etmeyecektir. Mücerret borç ikrarında bulunan borçlunun bu ikrarı ile temel borç ile aynı içerikte ve temel borç ilişkisine bağımlı bir borç oluşur. Mücerret bore ikrarı ile doğan borcun ikrarı ve geçerliliği temel borcun var ve geçerli olmasına bağlıdır.
Somut olayda, davalı taraf, davacıdan aldığı senede karşılık davacı adına mühendislik hizmeti verildiğini iddia etmiştir.
İspat kuralına ilişkin MK. m. 6 hükmüne göre: “aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür”. HMK. m. 190/1 hükmüne göre: “ İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir”. Görüldüğü üzere bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur.
Somut olayda alacağın varlığı sadece dava konusu bonodaki mücerretliğe dayandınlmayıp, davalının …. Emlak Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi üzerinden yapmış olduğu hizmetlere dayandırıldığından, ispat mücerretliği ortadan kalkmaktadır. Bu durumda, yukarıda anılan ispat hükümleri de dikkate alındığında, davalı vekilinin anılan ikrar ve iddialarına bağlı olarak, davalı tarafından, dava konusu bononun, davalının …. Emlak Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi üzerinden yapmış olduğu hizmetlere karşılık verildiğinin ispat edilmesi gerekir. Aksi takdirde davalının, dava konusu bedel oranında sebepsiz zenginleşeceği açıktır.
Davalı tarafından, dava konusu bononun, …. Emlak Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi üzerinden yapmış olduğu hizmetlere karşılık verildiğini ispatlayan herhangi bir belge dosyaya sunulmamıştır. Bu durumda davalının iddialarını kanıtlayamadığının, kabulü gerekir. Dolayısıyla, davalının temel ilişkiden kaynaklanan herhangi bir alacağının bulunmadığı, bu bakımdan, bono bedelinin davalı tarafından tahsil edilmesi halinde tahsil edilecek bedelin davalı açısından bir sebepsiz zenginleşme oluşturacağı sonucuna varılmaktadır. Mali bilirkişi tarafından da tespit edildiği üzere, …. Emlak Turizm Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi tarafından davacıya verilmiş bir hizmete rastlanmadığı gibi dava konusu senedin kaydına da rastlanmamıştır.
Toplanan tüm deliller hep birlikte değerlendirildiğinde, ispat yüküne ilişkin hükümler uyarınca, davalı tarafından, dava konusu bononun, davalının …. Emlak Turizm Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi üzerinden yapmış olduğu hizmetlere karşılık verildiğinin ispat edilmesi gerektiği, aksi takdirde, davalının, dava konusu bedel oranında sebepsiz zenginleşeceği, davalının anılan ispat yükümlülüğünü yerine getirmediği, bu durumda, davalının dava konusu bono nedeniyle temel ilişkiden kaynaklanan herhangi bir alacağının bulunmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile davacının 08/07/2014 vade tarihli, 10/10/2012 keşide tarihli 100.000 TL bedelli senede ilişkin başlatılan Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyasından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, haksız takip nedeniyle İİK 72/5 md. Gereği davacı lehine alacağın %20 oranında kötü niyet tazminatı hükmedilmesine, kötü niyet tazminat miktarı olan 20.083,70 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağadaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile davacının 08/07/2014 vade tarihli, 10/10/2012 keşide tarihli 100.000 TL bedelli senede ilişkin başlatılan büyükçekmece ….. İcra müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyasından dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Haksız takip nedeniyle İİK 72/5 md. Gereği davacı lehine alacağın %20 oranında kötü niyet tazminatı hükmedilmesine, kötü niyet tazminat miktarı olan 20.083,70 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 6.831,00 TL harçtan peşin alınan 1.714,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.116,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 809,50 TL. (posta, tebligat, bilirkişi vs.) yargılama gideri ile toplam harç gideri 1.750,90 TL ki toplam 2.560,40 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 10.750,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalı tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/07/2019

Katip …
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)