Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/962 E. 2021/1164 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/962 Esas
KARAR NO : 2021/1164

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2018
KARAR TARİHİ : 22/12/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin inşaat yapım işleri yapmakta olduğunu, davalı ……. Yapı San. Tic. A.Ş ile inşaatlarda kullanılmak üzere hazır beton siparişine ilişkin sözleşme imzaladıklarını, 03/03/2018 tarihli satış sözleşmesi ile toplam 80.025,00 TL karşılığı anlaşma yaptıklarını, sözleşmede belirtilen ödemenin müvekkili tarafından 30/10/2018 vadeli, 80.000,00 TL tutarlı ……. bank’a ait çek ile yapıldığını ve teslimine dair makbuz alındığını, sözleşme konusu hazır betonun davalı tarafça hazır edilemeyeceğinin öğrenilmesi üzerine çeki geri isteyen müvekkiline davalı konkordato talebinde bulunduğunu ve çeki kredi teminatı olarak ……. banka teslim ettiğini, geri verilmesinin mümkün olmadığının davalı tarafça bildirildiğini, davalı ……. Yapı ile yapılan satış sözleşmesine ilişkin hazır betonun teslim edilmemiş olması karşısında davalılara borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….. banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu çekin lehtarı tarafından yapılan ciroda “çeki davalı banka emrine ödeyiniz” ibaresinin yer almakta olup, ibare de çekin rehin cirosu ile devredilmediğini gösterdiğini, çekin müvekkiline devrinin rehin cirosu olmadığına göre yetkili hamili tespit etmek için ciro silsilesine bakmak gerekeceğini, keşidecisinin davacı olduğu çekte lehtar ……. Yapı emrine düzenlenmiş ve ……. Yapı’nın cirosu ile de müvekkili ……. banka A.Ş.’ne devredildiğini, kambiyo senetlerinde lehtardan hamile değin tam ve düzenli yani kesintisiz ciroların hak sahipliğine karine sayıldığını, çekin bir ödeme aracı olması nedeniyle keşideci ile lehtar arasındaki alım satım ilişkisinin müvekkili tarafından bilinmediğini, ayrıca taraflar arasındaki ilişkinde defilerin iyi niyetli 3.kişilere karşı ileri sürülmesinin olanaksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ……. Yapı San. Tic. A.Ş usulüne uygun meşruhatlı davatiyeye rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır.
Dava devam ederken …… banka vekili tarafından davaya konu çekin 13/11/2018 tarihinde İstanbul …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyası ile takibe konulduğu bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 22/11/2019 tarihli dilekçede İstanbul …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasında cebir icra baskısı altında 11/11/2019 tarihinde 112.000,00 TL ve 13/11/2019 tarihinde 14.640,00 TL olmak üzere toplam 126.640,00 TL ödeme yapıldığı, ödenen miktar yönünden istirdat davası olarak davaya devam edildiği bildirilmiştir.
Dava açıldıktan sonra Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasında 09/11/2018 tarihinde davalı ……. Yapı Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nin iflasına karar verilmiş, Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ….. iflas sayılı dosyasında, iflasın basit tasfiye usulü ile yapıldığı ve iflas kararının kesinleştiğinin bildirildiği görülmüş, davalı iflas dairesine taraf teşkilinden bahisle tebligat yapılmıştır.
Dava, bedelsiz olduğu iddia olunan çekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebiyle başlatılmış olup, davalı …… banka A.Ş tarafından yapılan takibe istinaden davacı tarafça ödeme yapıldığından istirdat davası olarak devam edilmiş, dava devam ederken davalı ……. Yapı’nın iflasına karar verildiğinden ……. Yapı yönünden dava kayıt kabul davası olarak görülmüştür.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre davaya konu ……. bank’a ait 30/10/2018 tarihli, 80.000,00 TL bedelli çekin davacı keşideci tarafından davalı lehtar ……. Yapı San ve Tic. A.Ş.’ne, taraflar arasındaki 03/03/2018 tarihli satış sözleşmesine istinaden verildiği hususunda uyuşmazlık olmayıp, buna ilişkin satış sözleşmesi ve tahsilat makbuzu dosya içerisinde yer almaktadır. Yine dosya içerisinde bulunan 15/06/2018 tarihli ……. Yapı San. Tic. A.Ş tarafından davacı şirkete gönderilen yazı da, siparişe konu olan ürünlerin teslim edilemediği, mal temin olanağı kalmadığı, bahse konu çekin ……. bank’a verildiğinden iade alınarak teslim edilmesinin mümkün olmadığı hususunda bilgi verildiği, bu haliyle davaya konu çekin satış sözleşmesine konu ürünlerin teslim edilmeyeceği bizzat davalı beyanı ile sabit olup, bedelsiz olduğu ve davacının davaya konu çekten dolayı davalı ……. Yapı San. A.Ş.’ne borçlu olmadığı ve …… banka tarafından başlatılan İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı dosyasına yapılan 11/11/2019 ve 13/11/2019 tarihli ödemeler nedeniyle davacının istirdat talebinde haklı olduğu, ancak davanın devamı sürecinde davalı ……. Yapı Sanayi Ticaret A.Ş.’nin iflasına karar verildiğinden ……. Yapı yönünden davaya kayıt kabul davası olarak devam edildiğinden davacının ödemiş olduğu toplam 126.640,00 TL’nin davalı ……. Yapı hakkında iflas işlemlerini yürüten Bakırköy ……. İflas Dairesi’nin ….. iflas sayılı dosyasında müflise ait iflas masasına davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne karar verilmiştir.
Davalı …… banka A.Ş yönünden yapılan yargılamada ise, daha önce dosyada 02/02/2021 tarihli bilirkişi raporu alınmış ise de, rapor teknik olarak yeterli görülmediğinden rapora yapılan itirazların kabulü ile, banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yapmak suretiyle davalılar arasında düzenlenen diğer kredi sözleşmeleri de ve kredi hesabı ile dava konusu çekten başka verilmiş çekler varsa bunlar ve dava konusu çekin tevdi bordroları irdelenerek davaya konu çekin davalı bankaya rehin cirosu ile verilip verilmediği, çekin ciro şeklinin teminat amaçlı mı, tahsilat amaçlı mı olduğu, çekin borçlu cari hesabına girişinin teminat amaçlı olarak mı yapıldığı hususlarında rapor düzenlenilmesi istenilmiş olup, bilirkişi tarafından sunulan 27/10/2021 havale tarihli raporda; davalı banka ile davalı kredi ve çek lehtarı ……. Yapı Firması arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, bu sözleşmelere istinaden davalı çek lehtarına nakit kredi kullandırılmış olduğu, davaya konu edilen çekin yeni TTK 780 m. (TTK 692.m) göre kambiyo senedi vasfına haiz olduğu, çekin sunulan fotokopisine göre muhatap bankaya ibraz süresi içinde ibraz edilip ödeme yasağı kararı nedeniyle herhangi bir işlem yapılamadığı/ödenemediği şerhi düşüldüğü, çekin yetkili meşru hamili davalı banka ile davacı keşideci ve diğer davalı lehtar ciranta arasındaki ilişki irdelendiğinde, mezkur çekin temlik cirosu ile davalı bankaya devir ve teslim edilmiş olduklarının anlaşıldığını, dava konusu edilen çekten dolayı bir an için kambiyo senetlerinin mücerret ilkesi bir yana bırakıldığında bile, davalı bankanın diğer davalı kredi lehtarı cirantaya (…… A.Ş) kredi kullandırmış olduklarının anlaşıldığı, davalı bankanın temel ilişki haricinde/dışında bahse konu çekin yetkili meşru hamili olmaları nedeniyle, başta yeni TTK’nun 687. 790 ve 792 m. hükmü ile yukarıda belirtilen yerleşik Yargıtay Kararları uyarınca çeki geri verme yükümlülüklerinin bulunmadığı kanaati edinildiği, davacı/keşideci ile diğer davalı lehtar ciranta (……. Yapı A.Ş.) arasında temel ilişki bulunduğu, öyleyse davacı/keşideci ile davalı lehtar ciranta arasındaki temel ilişki çerçevesinde, davacının sadece lehtar cirantaya (……. Yapı A.Ş) rücu edilebileceği, davacının dava konusu (1) adet 80.000,00 tl’lık çekten dolayı davalı bankaya karşı borçlu olduğu bildirilmiştir.
Benzer mahiyetteki dosyalarda verilen Ankara Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesi’nin …. esas, …… karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ……. Hukuk Dairesi’nin …. esas, …… karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ……. Hukuk Dairesi’nin …… esas, …… karar ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …… Hukuk Dairesi’nin …… esas, ……. karar sayılı ilamlarında da vurgulandığı üzere gerekli araştırmalar yapılarak dosya sonuçlandırılmıştır.
Dosyada toplanan delillere, incelenen çek fotokopisine göre davaya konu edilen çekin davacı tarafından aralarındaki sözleşme gereğince ilerde teslim edilecek mallar karşılığında davalı ……. Yapı San. A.Ş.’ne teslim edildiği, davalı tarafından bu çeklerin karşılığında herhangi bir mal veya hizmet ifasında bulunulmadığı, davaya konu çekin davacıya malın teslim edilmemesine rağmen diğer davalıya ciro edildiğinden iade edilemeyeceğinin bildirildiği, bu nedenle çekin sözleşmenin tarafları bakımından bedelsiz kaldığı, bedelsizlik def’inin şahsi def’ilerden olduğu, ancak taraflar arasında ileri sürülebileceği, davaya konu çekin davalı şirkete temlik cirosu ile ciro edildiği, bilahare bu şirket tarafından da kredi sözleşmesi kapsamında alınan kredinin tahsili amacı ile davalı bankaya temlik cirosu ile ciro edildiği, çek üzerinde rehin cirosu olduğuna dair kayıt bulunmadığı, mevcut delillere göre cironun temlik cirosu olarak kabul edilmesi gerektiği, bankanın çeklerin bedelsizliğini bilerek davacının zararına ve kötüniyetli olarak hareket ettiği konusunda herhangi bir delilin getirilmediği, davacının açıklanan şahsi def’ini davalı bankaya karşı ileri süremeyeceği anlaşılmakla davalı ……. banka A.Ş yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davalı …… banka Anonim Şirketi yönünden davanın reddine,
Davalı ……. Yapı Sanayi Ticaret Anonim Şirketi yönünden davanın kabulü ile davacının 126.640,00 TL alacağınının Bakırköy ……. İflas Dairesi’nin …… iflas sayılı dosyasında müflis ……. Yapı Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’ne ait iflas masasına davacı alacağı olarak kayıt ve kabulüne,
Alınması gerekli 59,30 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 1.366,63 TL peşin harç ve 796,06 TL ıslah harcının mahsubuyla fazla alınan 2.103,39 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 95,20 TL’nin davalı iflas dairesinden alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 2.770,00 TL yargılama giderinin davalı iflas dairesinden alınarak davacıya verilmesine,
Davalı ……. banka Anonim Şirketi tarafından posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1.164,45 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı ….. banka Anonim Şirketi’ne verilmesine,
Davacının, davalı …… banka Anonim Şirketi yönünden yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalı iflas dairesinden alınarak davacıya verilmesine,
Davalı ……. banka Anonim Şirketi yönünden reddedilen davada AAÜT üzerinden hesap edilen 11.203,25 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı …… banka Anonim Şirketi’ne verilmesine,
Davalı ……. banka Anonim Şirketi tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı ……. banka vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/12/2021
Katip ……

Hakim ……