Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/871 E. 2020/264 K. 28.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/871
KARAR NO : 2020/264

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2017
KARAR TARİHİ : 28/02/2020
KARAR YAZILMA TARİHİ : 16/03/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Bulgaristan’ın … şehrinde yerleşik olan ve mağazaları bulunan davacı ve davalı arasında sürekli deri ceket alımı yapıldığını, bu nedenle teslim alınmış olan ceketlerin bedellerinin bonolarla davalıya ödenmekte olduğunu, ancak dava konusu bononun, davacı tarafından alımdan vazgeçmesi sebebiyle iadesinin istendiğini, verilmediğinden ihtarname keşide edildiğini, davalı, vekili aracılığıyla noterden gönderdiği cevabi ihtarnamede dava konusu bononun uhdesinde olduğunu, taraflar arasında herhangi bir ticari anlaşma ve alışveriş bulunmadığını dolayısıyla senedi iade etmeyeceğini bildirdiğini, bononun keşidecisi davacı, lehdarının ise davalı olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu ve bono dolayısıyla davalının davacıdan alacaklı olmadığını, bononun iadesinin gerektiği davacı tarafından ispat edilebileceğini, yargılama sonucuna kadar dava konusu bononun protesto edilmemesini, icraya konu edilmemesini, ciro edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, 30.11.017 vade tarihli 5000.-USD bedelli senedin iptaliyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davaya konu senet üzerinde İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu açıkça yazılmak sureti ile düzenlendiğini, yetki yönünden dosyanın İstanbul mahkemelerine gönderilmesini, davaya konu senedin bizzat davacı tarafından doldurularak borcuna karşılık davalıya teslim edildiğini, bu nedenle bedelinin nakten ahzolunduğu hususu senette özellikle belirtildiğini, davacı yan senet borcunu ödemekten kaçınmak için kötü niyetli olarak sürekli dava konusu senedin ticari anlaşma gereği verildiği izlenimi yaratmaya çalıştığını, dava dilekçesine delil olarak gösterilen whatsapp yazışmasının da bu yönde yazıldığını, tek taraflı olarak yazıldığı iddia edilen gerçekte olup olmadığı dahi bilinmeyen bu yazışmanın taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davacının, davalının ikametgahının Bulgaristan’ın …. şehrinde olduğu yönündeki iddiasının da doğru olmadığını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, davacının haksız davasının reddi ile taraflarına kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacının, İİK’nın 72. Maddesi uyarınca 04/06/2017 düzenleme, 31/10/2017 vade tarihli tarihli, 5.000 USD bedelli, “nakden” kaydı bulunan bonodan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre;
Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile arasında bulunan ticari ilişkisi sebebiyle dava konusu 04/06/2017 düzenleme, 31/10/2017 vade tarihli tarihli, 5.000 USD bedelli, “nakden” kaydı bulunan bonoyu verdiğini, müvekkili tarafından alımdan vazgeçilmesi nedeniyle dava konusu bononun bedelsiz kaldığının iddia etmiş, davalı taraf ise ticari ilişkiyi kabul etmeyerek, bononun borca karşılık davalıya verildiğini savunmuştur. Yerleşik Yargıtay kararlarında ve öğretide de kabul edildiği üzere, bonolara özgü seçimlik unsurlardan biri de, temel borç ilişkisinden kaynaklanan borcun dayandığı nedenin gösterilmesine yönelik “bedel kaydı”dır. Bu kayıt keşidecinin (borçlunun), senedin lehdarından (alacaklıdan) karşı edayı aldığını ispata yarar. Temel borç ilişkisinin bir sözcükle senede yansıtılması şeklinde ortaya çıkan bedel kaydının varlığı ya da yokluğu senedin bono niteliğini etkilemez. Zira bono, bağımsız borç ikrarını içeren bir senettir. Bedel kayıtları daha çok keşideci ile lehdar arasındaki iç ilişki yönünden ve ispat konusunda önem taşır. Kişisel def’i nedenlerinin varlığının kanıtlanmasını kolaylaştırır. Sözü edilen kayıtlar özellikle ispat hukuku açısından ilgilileri bağlayıcı niteliktedir. Bu nedenle her ne kadar davacı dava konusu bononun mal karşılığı verildiğini ve bedelsiz kaldığını iddia etmiş ise de, bonoda nakden kaydının bulunduğu, davalının bononun borç karşılığı verildiğini savunduğu, 6100 sayılı HMK’nın 201. maddesine göre senede karşı ileri sürülen her türlü iddia ve def’inin yazılı delille kanıtlanması zorunlu olup, ispat külfeti kendisinde olan davacının senede karşı ileri sürdüğü iddiaları yazılı delille ispatlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine, davacı borçlu haksız çıkmış olmakla ve alacağın tamamı hakkında tedbir kararı uygulanmış olmakla, İİK 72/4 maddesine göre % 20 nispetinde hesaplanan kötü niyet tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-İİK 72/4 maddesi uyarınca 3.900 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3- Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 333,02 TL harcın mahsubuyla bakiye 278,62 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- AAÜT gereğince hesap edilen 3.400 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
7-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır