Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/854 E. 2020/699 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/854 Esas
KARAR NO : 2020/699

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 30/05/2016
KARAR TARİHİ : 15/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendi adına kurduğu işletmesinin bulunduğunu, bankacılık işlemleri yaparken bir kısım bonoların kendi adına sahte olarak düzenlendiğini öğrendiğini, protesto edilmiş bonolar nedeniyle müvekkilinin bankadan kredi alamadığını, sahte bonoların davalı şirket adına düzenlendiğini, senetlerin 3. Şahıslar tarafından yazılmak ve imzalanmak suretiyle işleme konulduğunu, davalı ile arasında hiçbir ticari faaliyetin söz konusu olmadığını, müvekkilinin daha fazla zarar görmemesi için bankacılık hizmetlerinden faydalanabilmesi için sahte senetlere dayanarak yapılan protesto kayıtlarının ilgili şubeler tarafından sistemden kaldırılması hususunda tedbir kararı verilerek davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkilinin müşterisi olup, davacıya fatura ile mal teslimi yapılıp, ödeme amaçlı verilen senetlerin davalı yetkilileri yanından imzalanmadığından senedin kim tarafından imzalandığının bilmelerinin mümkün olmadığını, dava konusu senetlerin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyasında bulunduğunu, imzanın davacıya ait çıkmaması durumunda müvekkilinin dolandırılmış olacağını, söz konusu senetlerin bir kısmının protesto edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosya İzmir…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyası üzerinden verilen yetkisizlik kararına istinaden mahkememize gönderilmiş olup, yetkisiz mahkemede yapılan araştırmada dava konusu senetlerden 25/06/2016, 25/07/2016 ve 25/06/2016 ödeme tarihli olan 3 adedine ulaşılmış olup, bunlar yetkisiz mahkemeden celbedilerek mahkememiz kasasına alınmıştır.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasında müştekinin dosyamız davacısı … tarafından, hakkında sahte senetler düzenlenerek tahsil için bankalara verildiği iddiasına dayalı olarak yapılan soruşturmada, şikayete konu senet asıllarına ulaşılamadığı için kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça bir kısım senet asıllarının davalıda olduğu beyan edilmekle, davalıya bu konuda çıkartılan muhtıra sonucu davalı tarafça 25/05/2016 ödeme tarihli iki adet senedin daha ibraz edildiği, ancak kalan iki adet senet yönünden ilgili yerlere yazılan müzekkerelere cevap verilmediği, davacı tarafça da ibraz edilmediği görülmüş olup, aslı ibraz edilen 5 adet senet yönünden imza incelemesi yaptırılmış olup, bilirkişiden alınan 05/06/2020 havale tarihli raporda, senetteki imzaların ….’ye ait olmadığının bildirildiği anlaşılmış olup, sahtecilik(imza inkarı) defi, senedin geçersizliğine ilişkin mutlak nitelikte bir defi olup, herkese karşı ileri sürülebilecek olmasına göre defter incelemesininde sonuca etkili olmayacağı anlaşılmakla bu konuda inceleme yapılmamış ve imza incelemesi sonucu senetlerin davacının el ürünü olmadığı anlaşıldığından bu senetler yönünden davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, ancak davalının keşideci imzasını teyit etmek gibi yasal bir zorunluluğu olmayıp, senetlerin imzalı bir şekilde kendisine getirildiğine ilişkin savunmasına itibar edilerek imzanın gerçekliğini bilme imkanı bulunmadığı kanaatine varılmakla davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden yapılan yargılama giderleri yapan üzerinde bırakılmış ve davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmemiştir. Senet aslı ele geçirilemediği için inceleme yapılamayan 25/02/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 3.000,00 TL bedelli, 25/04/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 6.000,00 TL bedelli senetler yönünden ise ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kısmen kabulü ile alacaklısının …. Elektronik Bilgisayar Cihazları Pzl. San. Ve Tic. Ltd. Şti., borçlusunun … Yapı – …. olduğu, 25/06/2016 vade, 04/03/2016 düzenleme tarihli, 5.705,00 TL bedelli, 25/06/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 6.000,00 TL bedelli, 25/05/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 6.000,00 TL bedelli, 25/05/2016 vade, 04/03/2016 düzenleme tarihli, 6.000,00 TL bedelli, 25/07/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 6.000,00 TL bedelli senetler yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
25/02/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 3.000,00 TL bedelli, 25/04/2016 vade, 16/10/2015 düzenleme tarihli, 6.000,00 TL bedelli senetler yönünden ispatlanamayan davanın reddine,
Alınması gerekli 2.029,14 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 660,99 TL harcın mahsubuyla bakiye 1.368,15 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 660,99 TL peşin harç olmak üzere toplam 690,19 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Yapılan yargılama giderlerinin yapan üzerinde bırakılmasına,
Taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Davalı tarafından yatırılan kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde istem halinde davalıya iadesine,
Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzünde açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/10/2020Katip …

Hakim …