Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/783 E. 2021/175 K. 12.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/783
KARAR NO : 2021/175

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/08/2018
KARAR TARİHİ : 12/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket yetkilisi …….’ın Üsküdar … adresinde ikametine 23/02/2018 tarihinde gece saat 21:30 sıralarında hırsız girdiğini, değerli birçok pırlanta ve altın malzeme ile birlikte şirket yetkilisine ait ruhsatlı silah ve kasanın içerisinde bulunan çok sayıda boş çek yaprağı ve müşteri senetlerinin çalındığını, müvekkilinin şikayeti akabinde … Anadolu CBS’nin …… soruşturma sayılı dosyası ile tahkikata başlanıldığını, müvekkili şirkete ait …… Bankası ……. Şubesi nezdindeki hesaptan keşideli ……. seri numaralı çekin ödemesinin yapılmaması için soruşturma dosyasınından ödeme yasağı kararı verildiğini, çek yapraklarının boş olması ve kimlerin elinde bulunduğunun bilinememesi sebebiyle hukuki bir tedbir alınamadığını, boş çek yaprağının davalılar tarafından doldurularak imzalanıp tedavüle sokulduğunu, 19.000,00 TL bedelli olarak keşide edilen çek yaprağının davalılardan ….. Faktoring A.Ş. tarafından takas merkezi aracılığı ile sunulduğunu, ödeme yasağı gerekçe gösterilerek ödeme talebinin reddedildiğini, dava konusu çek yaprağı üzerindeki yazı ve imzaların müvekkili şirket yetkilisi …….’a ait olmadığını beyanla, davalılar aleyhine açtıkları menfi tespit davasının kabulü ile, ……Bankası A.Ş. ……. Şubesi nezdindeki hesaptan keşideli, 15/08/2018 keşide tarihli, 19.000,00 TL meblağlı, ……. seri numaralı çekin bedelsiz olduğunun tespiti ile, çeke konu edilen tutar yönünden davalılara müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, çekin davalılardan alınarak müvekkiline iadesine , davalılar aleyhine % 20′ den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ……. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile …… Endüstriyel Makina ve Yapı Malzemeleri San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 23/03/2018 tarihinde faktoring sözleşmesi akdedildiğini, sözleşme gereği davalıya finansman sağlandığını ve dava konusu çekin 23/03/2018 tarihli 20.886,00 TL bedelli faturaya istinaden ciro ile teslim alındığını, müvekkili şirketin 6361 sayılı yasanın belirtmiş olduğu tüm yükümlülüklerin yerine getirmek suretiyle dava konusu çeki iktisap ettiğini, müvekkiline herhangi bir kusur isnadının mümkün olmadığını, kişisel defilerin müvekkili şirkete karşı ileri sürülemeyeceğini, çekin rızası dışında elinden çıkması halinde ispat yükünün bunu ileri süren davacıya ait olup davacının bu hususları ispatlayamadığını beyanda davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar … ve …… Endüstriyel Makina ve Yapı Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti. davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunmamış ve duruşmalara katılmamıştır.
… Anadolu CBS’nin …… soruşturma sayılı dosyasında mala zarar verme ve hırsızlık suçlarından daimi arama kararı verildiği anlaşılmıştır.

17/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu ….. Bankası ……. Şubesine ait keşidecisi …… Tek. Mak. San. Ve Tic. Ltd. Şti. , keşide yeri …, keşide tarihi 15/08/2018 olan 19.000,00 TL tutarlı ……. çek numaralı çekte, ……. Tekstil Mak. San ve Tic. Ltd. Şti. adına atılmış keşide imzaları ile ilgili şirket yetkilisi …….’a ait mevcut mukayese imzalar arasında terim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu keşide imzalarının mevcut mukayese imzalarına kıyasla …….’ın eli ürünü olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Dava; dava konusu çekteki keşideci imzasının sahte olduğu iddiası ile açılan menfi tespit ve çek iadesi davasıdır.
… BAM …… H.D.’nin ….. E. – ….. K. Sayılı ilamında da belirtildiği gibi; senede karşı mutlak defiler senede hamil olan herkese karşı ileri sürülebilir. Senedin hükümsüzlüğünü gerektiren defiler senet ve eklentilerinden anlaşılsın anlaşılmasın bütün ya da bir kısım sorunları bakımından hükümsüz sayılmasını gerektiren defilerdir. Bu defilerin bir kısmı mutlak, bir kısmı nispi (kişisel) defi niteliğindedir. Hangisinin mutlak, hangisinin nisbi defi sayılacağı, ‘görünüşe itimat (güven)’, ‘iyiniyet’ ilkesiyle, ‘kambiyo senetlerine ilişkin işlemlerdeki emniyetin korunması’ ilkelerinden hangisine öncelik tanınacağı sorunuyla ilgilidir. Bu iki çıkarın karşılıklı olarak çatıştığı bazı durumları yasa yapıcı özel olarak ele alıp hangi çıkarın korunacağını kendisi (örneğin; TTK. mad. 659/II, 592, TBK. mad. 19/II, 605/II olduğu gibi) düzenlemiştir.
Kanunda öngörülüp açık bir hükümle düzenlenen bu durumların dışında gerek doktrinde ve gerekse de uygulamada “imzanın sahte olması”, “senet metninde sahtekarlık (tahrifat) yapılmış olması”, “borçlunun borçlanma ehliyetinin bulunmaması”, “senette zorunlu şekil koşullarının bulunmaması”, “imza sahibinin temsil yetkisinin bulunmaması”, “senedin zamanaşımına uğramış bulunması” vb. defiler senedin hükümsüzlüğüne yönelik olup her hamile (iyiniyetli olsa dahi) karşı ileri sürülebilen mutlak def’i olarak kabul edilmektedir. (Yargıtay HGK 2013/1746 esas ,2015/896 karar sayılı 4.3.2015 tarihli ilamı )
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacı vekili dava konusu çekin çalıntı olduğunu, çekteki keşideci imzasının müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını iddia etmiştir. …… ve banka kayıklarından davacı şirketin yetkilisinin ……. olduğunun tespit edildiği, 23/02/2018 tarihinde davacı şirketin yetkilisinin ikametgahında meydana gelen hırsızlık olayın da polis tutanağı ile tespit edildiği üzere şirkete ait çek koçanları, senetler ile araç ve değerli menkul eşyaların çalındığının tespit edildiği, … Anadolu CBS ‘nin …… soruşturma sayılı dosyasında müştekinin davacı şirket yetkilisinin oğlu olduğu ve faillerin yakalanamaması nedeniyle daimi arama kararı verildiği anlaşılmıştır.
Yargılamada yaptırılan imza incelemesi sonucu alınan rapora göre davacı şirket adına atılı bulunan keşideci imzasının davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığına ilişkin tespit karşısında, sahtecilik iddiasının herkese karşı ileri sürülebileceği dikkate alınarak menfi tespit davasının kabulüne karar verilmiştir. Davaya konu çekte davacının keşideci olduğu, davalılar ……. Tekstil / … ve …… Endüstriel… Ltd. Şti.’nin cirosunun bulunduğu, davalı … şirketinin çeki ciro yoluyla iktisap eden yetkili hamil olduğu, davalının çeki kötüniyetle iktisap ettiği veya iktisabında ağır kusurlu olduğunun ispat edilemediği, TTK. 792. maddede öngörülen şartlar oluşmadığı kanaatine varılmakla, çekin iadesi talebinin ve kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının menfi tespit davasının KABULÜ ile; …… Bankası A.Ş. ……. Şubesi nezdinde davacı şirkete ait …… numaralı hesaptan keşide edilen 15/08/208 keşide tarihli, ……. seri numaralı, 19.000 TL bedelli çekten dolayı davacının BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2- TTK. 792. maddede öngörülen şartlar oluşmadığından çekin iadesi talebinin REDDİNE,
3-Kötü niyet tazminatı talebinin yasal şartlarının oluşmaması nedeniyle reddine,
4-Alınması gerekli 1.297,89 TL harçtan davacı tarafça yatırılan 324,48 TL harcın mahsubuyla bakiye 973,41 TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı, 324,48 TL peşin harç olmak üzere toplam 360,38 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça posta / tebligat / bilirkişi gideri olarak yapılan (ayrıntısı uyapta kayıtlı) 1201,20 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-AAÜT gereğince hesap edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345. maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/02/2021
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır